Türkiye Barolar Birliği Başkanı Metin Feyzioğlu, "Atatürk'ü pek de anlamıyoruz. Atatürk'ün bütün bir mücadeleyi, milletle birlikte, halkın içinde, halkla beraber, yeri geldiğinde sandığı koyarak, karış karış Türkiye'yi gezerek, herkesi ikna için uğraşarak, mücadele ettiğini unutuyoruz" dedi.
Feyzioğlu, bu yıl 50'ncisi düzenlenen "Uluslararası Kiraz Festivali" kapsamında Sahil Dolu Alanı'nda kurulan Kültür Çadırı'ndaki söyleşiye katıldı.
Burada konuşan Feyzioğlu, bugün ihtiyaç olan şeyin nerede birleşebileceğinin hesabının yapılıp, kenetlendikten sonra farklılıkların zenginlik olarak kavrayabilmek olduğunu kaydetti.
Farklılardan yola çıkıldığı zaman dağılmaların olacağını, benzerliklerden yola çıkıldığında ise kenetlenmelerin meydana geleceğini anlatan Feyzioğlu, "Sonra farklı düşüncelerimizi, farklı geçmişlerimizi, farklı kültürlerimizi, dillerimizi, mezheplerimizi, dinlerimizi ya da etnik aidiyetlerimizi yan yana getirdiğimizde mozaik değil, mermer gibi sağlam oluruz. Bize lazım olan mozaik değil mermer" diye konuştu.
Feyzioğlu, her şeyi açıklıkla konuşmakta faydanın olduğunu, yakın tarihe bakıldığı zaman hep sıkıntılardan geçildiğini savunarak, şöyle devam etti:
"Hep hukuku, yargıyı, iktidarı elinde tutanlar, kendi iktidarlarını pekiştirmek için, maalesef bir araç kıldı. Açık söylüyorum. Dün, yanlıştı, bugün yanlış ama bugünün yanlışını dün de yanlıştı diye gerekçelendiremez. Bugünün yanlışına, dünü mazeret göstermek, yarını feda etmektir. Buna hakkımız yoktur. Yarını inşa etmek zorundayız. Yarını, geleceği feda etme hakkımız yok. Dün, eşi başörtülü diye insanlar terfi edemedi. Bugün eşinin başı açık diye terfi edemiyor. Dün eline içki bardağı almıyor diye, damgalandı. Bugün masasında içki bardağı var diye, damgalanıyor. O da yanlış, bu da yanlış."
"Bu memlekete Atatürk'ün adıyla darbe üstüne darbe yapılmıştır"
Kendilerini Atatürkçü ilan ettiklerini aktaran Feyzioğlu, şunları söyledi:
"Atatürk'ü pek de anlamıyoruz. Atatürk'ün bütün bir mücadeleyi, milletle birlikte, halkın içinde, halkla beraber, yeri geldiğinde sandığı koyarak, karış karış Türkiye'yi gezerek, herkesi ikna için uğraşarak, mücadele ettiğini unutuyoruz. Mustafa Kemal'in ilk devriminin üniformasını çıkartıp, bir sivil olarak milli mücadeleyi başlattığını pek anımsamıyoruz. Şimdi hatırlayalım isterseniz, Mustafa Kemal bağımsızlık mücadelesini ve ardından Atatürk olarak yürüttüğü çağdaşlaşma mücadelesini, başkomutanlığını da yaptığı orduyla birlikte değil, orduyu siyasetten ayırarak, milletiyle birlikte yapmıştır. Bunu atlamayalım. Komutanlarına ya üniformanı çıkartın meclise girin ya da meclise girmeyin doğru dürüst komutanlığımızı yapın diyen kişidir."
"Bu memlekette Atatürk'ün adıyla darbe üstüne darbe yapılmıştır" diyen Feyzioğlu, her bir darbenin diğerinin gerekçesi olduğunu ve bu durumun da toplumda feci travmalara yol açtığını ifade etti.
Feyzioğlu, şunları kaydetti:
"Yüksek adalet divanında yüzlerce kişinin yargılandığı, başbakanın, bakanların asıldığı... Övünülecek bir durum değildir. Ona cevaben 3 sizdendi, 3 bizdendi, 3 sizden denip Deniz'lerin (Gezmiş) asılması utancımızdır ama bugün de uydurma delillerle hala yüreğimizde kahramanlıkları tescillenmiş subaylarımız zindanda çürümeye terk edilmiştir. Karda mazotun parasını cebinden verip çıkan komutanımız zindandadır. Terör örgütünün elebaşını paketleyip getiren komutanımız sahte delillerle Engin Alan milli kahramanımız, sahte delillerle zindandadır. Yani işin özeti şu, bize ucu uzandığında sesimizi çıkartıyorsak geç kalıyoruz, başkalarına da uzandığında biz de çok da uzak olsa bile ses çıkarmayı başarıyorsak o zaman doğru düzgün dahil oluyoruz." - Tekirdağ
Son Dakika › Güncel › Türkiye Barolar Birliği Başkanı Feyzioğlu Açıklaması - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?