Türkiye Sualtı Sporları Federasyonundan "orfozun avlanma yasağı uzatılsın" talebi (2) - Son Dakika
Güncel

Türkiye Sualtı Sporları Federasyonundan "orfozun avlanma yasağı uzatılsın" talebi (2)

Türkiye Sualtı Sporları Federasyonu Çevre Kurulu Başkanı Tahsin Ceylan, 2016'da alınan kararla 31 Ağustos 2020'ye kadar avlanması yasaklanan orfozun av yasağının bitmemesi gerektiğini belirterek, "Türleri korumak için canlıların hayatta kalmalarına katkı sağlamamız lazım." dedi.

04.06.2020 13:46  Güncelleme: 13:53

Türkiye Sualtı Sporları Federasyonu Çevre Kurulu Başkanı Tahsin Ceylan, 2016'da alınan kararla 31 Ağustos 2020'ye kadar avlanması yasaklanan orfozun av yasağının bitmemesi gerektiğini belirterek, "Türleri korumak için canlıların hayatta kalmalarına katkı sağlamamız lazım." dedi.

Ceylan, AA muhabirine 5 Haziran Dünya Çevre Günü dolasıyla yaptığı açıklamada, doğanın insanlardan önce var olduğunu ve var olmaya devam edeceğini vurgulayarak insanların, kaynaklarını kullandıkları doğaya borçlu olduğunu söyledi.

Yeni tip koronavirüsün (Kovid-19), insanın doğayı yeniden fark etmesi açısından pozitif bir etki yarattığını dile getiren Ceylan, salgınla birlikte insanların doğayla ilgili yaşadığı geçici körlüğün kısmen ortadan kalktığına işaret etti.

Salgınla birlikte özellikle sokağa çıkma kısıtlamasının olduğu günlerde denizlerde yunusların görülmesine ilişkin Ceylan, "Yunusların daha çok görülmeye başlamasının nedeni, denizlerin temizlenmesi değil. Yunuslar gürültüden kaçıyorlar, üzerlerinde stres yaratıyor, gürültü az olduğu için de ortaya çıktılar." değerlendirmesini yaptı.

İnsanın soluduğu oksijenin yüzde 70'inin denizlerden geldiğine dikkati çeken Ceylan, "Oksijenimizin yüzde 30'unu da ormanlara borçluyuz. İnsanoğlunun artık doğa olmadan yaşamayacağını öğrenmesi lazım. Birlikte yaşadığımız türlerin yaşamını korursak doğaya olan vefa borcumuzu biraz da olsa ödemiş oluruz." ifadelerini kullandı.

İnsanların en zeki canlı olarak doğadan sorumlu olduğuna ve bu sorumluluğunu yerine getirmesi gerektiğini vurgulayan Ceylan, özellikle türlerin korunması için avlanmamalarının ve üremelerine izin verilmesinin önemine işaret etti.

İnsanların en büyük kaybının, türler ve çoğalmaları hakkında bilgi sahibi olmaması olduğunu aktaran Ceylan, şunları kaydetti:

" Akdeniz'de bulunan toplam 17 bin türden bizim kıyılarımızda sadece 6 bini yaşıyor. Mesela kaç kişi bunu biliyor, sorguluyor. 'Türkiye'nin üç tarafı denizlerle çevrili' diye övündüğümüz deniz bize çok artan nüfus ve insan baskısı nedeniyle büyük bir zenginlik sağlamıyor, denizin kendisini fakirleştirdik. Eskiden o kadar değildi, gitgide azala azala bu noktaya geldi. Denizlerimizde 462 tür balık yaşıyor, o balıkların da bir bölümünün nesli tehlike altına girdi. Doğadaki besin zinciri ve yaşamsal devinimi anlamaya çalışmamız lazım."

"Doğada bir tür azaldıysa bir başka tür o boşluğu mutlaka doldurur"

Denizlerde türlerin çoğalmasına müsaade edilmeden insanlar tarafından avlandığını söyleyen Ceylan, gündemde olan aslan balığının diğer türler üzerindeki baskıcı karakterinin artmasının nedeninin, onun avcılarının da avlanma nedeniyle azalması olduğunu dile getirdi.

Ceylan, "Aslan balığının çok görülmesinin nedeni onunla beslenen orfozun da dahil olduğu gruoper familyası türlerinin ve resif köpekbalıklarının kıyılarımızda az olması. Onları biz azalttık. Doğada bir tür azaldıysa bir başka tür o boşluğu mutlaka doldurur. Aslan balığını, orfoz yiyor. Aslan balığını yiyen türün nesli tehlike altında olduğu için de aslan balığı çoğalıyor. Aslan balığı habitattaki bütün yavru balıkları tüketiyor dolayısıyla orfozun avcılığı yasağının 2020'de bitmemesi gerekiyor. Türleri korumak için canlıların hayatta kalmalarına katkı sağlamamız lazım." değerlendirmesinde bulundu.

Orfoz balığının üreyebilmesi için 8 yaşına, boyunun da 35 santimetreye gelmesi gerektiğini kaydeden Ceylan, şunları kaydetti:

"8 yıl geçtiğinde eşeysel olgunluğa ulaşabiliyor. Bizim topluma bu bilgiyi vermemiz lazım. Biz canlılara yaşam hakkı vermiyoruz. Bir yaşını geçmeden çoğalamayan hamsi, 2 yaşına gelmeden istavrit üreyemiyor çünkü avlanma yaşına gelmeden avlıyoruz. Tarım Bakanlığının sirküleri çok net ama kurallara uyulmuyor maalesef. Canlıların üremelerine şans tanımalıyız. Kıyılarımızda üremeye çalışan kum köpekbalığı 12 aylık hamilelik süresi geçiriyor ve 3 yılda bir hamile kalabiliyor. Ekonomik değeri en yüksek tür olan kalkan balığı en uzun ömre sahip 25-30 yıl yaşayabiliyor, 6 yaşında üreme yeteneği kazanıyor. Bu bilinci yaymakla çevreyi koruyabiliriz.

Deniz kaplumbağaları mesela dünyanın manyetik kuzeyini kullanarak biliyorsunuz hep aynı sahillere geliyorlar. Doğduğu yere, tam noktasal olarak, dişi birey 15-20 yılda eşeysel olgunluğa ulaştığında gelip yumurta bırakıyor ama geldiğinde o kumsalı doğduğu halde bulamıyor. Yerinde insanlar güneşleniyor. İşte türlerin neslini biz bu şekilde yok ediyoruz. Akdeniz fokunun durumu aynı. Üremelerine fırsat tanımadığımız ve yaşam alanlarını yok ettiğimiz türleri geleceğe taşıma şansımız yok. Türkiye'nin en büyük sorunu çevre, doğa konusunda yeterli bilince toplumu ulaştıramamız."

Türkiye Sualtı Sporları Federasyonundan "orfozun avlanma yasağı uzatılsın" talebi (2)
Kaynak: AA

Son Dakika Güncel Türkiye Sualtı Sporları Federasyonundan 'orfozun avlanma yasağı uzatılsın' talebi (2) - Son Dakika

Sizin düşünceleriniz neler ?


Advertisement