Türk Girişim ve İş Dünyası Konfederasyonunun (TÜRKONFED) Diyarbakır Organize Sanayi İşadamları Derneği (DOSİAD) ev sahipliğinde düzenlediği '14. Girişim ve İş Dünyası Zirvesi'nin açılışında konuşan Tarkan Kadooğlu, federasyona bağlı 21 dernek içinde yer alan firmaların yıllık 2 milyar dolar civarında ihracat yapıp 10 binin üzerinde istihdam sağlayarak, bölge için önemli bir katma değer sağladığını kaydetti.
Bölgenin teşvik ve artan ticaret hacmiyle zaman zaman gündeme geldiğini, ancak ekonomik göstergelere bakıldığında durumun hiç de sanıldığı gibi olmadığını dile getiren Kadooğlu, 'Türkiye'de en küçük kişi başı katma değer bu bölgede. Diyarbakır- Şanlıurfa bölgesinde işgücüne katılım oranı sadece yüzde 34 iken, işsizlik oranı yüzde 19'dur. Bu oran genç nüfusta yüzde 25'e yakındır. Bu tabloya bakınca gelecek için de kaygı duyuyoruz' dedi.
Kadooğlu, bölgede ilköğretim seviyesinde 7-14 yaş grubunda 3 milyon çocuğun bundan 7 yıl sonra işsiz birer gence dönüşerek, sosyal ve ekonomik olarak kendini ifade edemeyen bireyler haline geleceğini ve toplumsal fayda sağlayamayacaklarını bilmenin uykularını kaçırdığını dile getirdi.
Tarkan Kadooğlu, 'Bugün kalkınma barış, demokrasi konularında atacağımız her bir adım geleceğin gençlerini, yetişkinlerini, dolayısıyla geleceğimizi etkileyecektir. Bunun farkına varmalıyız. Meselemiz sadece günü kurtarma kaygısı değildir, olmamalıdır. Kısa vadeli iktidar hesaplarıyla güç odaklarının hesaplaşmalarıyla kaybedecek zamanımız yoktur. Bu nedenle iktidarıyla muhalefetiyle sivil toplum kuruluşlarıyla, demokratik kitle örgütleriyle ve kanaat önderleriyle tüm kesimleri bölgemizi iyi analiz etmeye ve gelecekteki çocuklarımıza kaygıyı miras bırakmayacak şekilde sağduyulu davranmaya davet ediyoruz' diye konuştu.
Bölgenin yeraltı ve üstü zenginliklerini harekete geçirmek için büyük yatırımcıların korkmadan, çekinmeden bölgede yatırım yapmalarını beklediklerini ifade eden Kadooğlu, şöyle devam etti:
'Sermaye ürkektir, para korkaktır, güvenlik sorunu önemlidir. Ancak bu sorunları el birliğiyle aşmaktan başka çaremiz yok. Bu toplantıların bu sorunları aşmada önemli kilometre taşı olmasını ümit ediyorum. Herkesin şapkasını önüne koymasını ve bu minvalde düşünmesini bekliyoruz. Zira artık bizim bekleyecek bir günümüz bile yoktur. Bu konuyu bir sosyal sorumluluk projesi gibi görmek lazım. Batılı iş adamlarının yanı sıra Batıya göç etmiş ya da orada yatırım yapan Güneydoğulu büyük iş adamlarının ellerini taşın altına koyup, bu meseleyi bir sosyal sorumluluk projesi olarak görmelerini ve yatırımlarının yüzde 10'unu bu bölgede yatırım yapmak için ayırmalarını bekliyoruz.'
Kadooğlu, bölgenin ve Türkiye'nin en önemli sorununun Kürt sorunu olduğunu, hükümetin başlattığı demokratik açılım hamlesinin doğrudan Doğuyu ilgilendiriyor gibi görünse de Türkiye'nin geleceği için tarihi öneme sahip adımları beraberinde getirdiğini kaydetti.
Bunun farkında olduklarını ve bu çabayı desteklediklerini ifade eden Kadooğlu, şunları ifade etti:
'Açılım süreci maalesef yerelden kopuk bir şekilde ve toplumun kılcal damarlarına inmeden ilerlemektedir. Yerel dinamikleri, bölgenin sivil toplum örgütlerini ve kanaat önderlerini de sürecin içine katmadan yapılan çalışmalar korkarım ki tam anlamıyla sonuç getirmeyecektir yada sonucu geciktirecektir. Bizler bu açılım hamlesinin başarılı olmasını yürekten isteyen insanlar olarak sürece her kesimin dahil edilmesinin bu hamleyi daha da güçlü kılacağına inanıyoruz. Açılım süreci içerisinde elbette ki olumlu adımlar atılmıştır. Ancak bizce yapılması gereken çok şey, alınması gereken çok yol var. Yapılacak şeylerin en başında eşit yurttaşlık ilkesinin bu topraklarda artık hissedilir olmasını sağlamak geliyor. Eşit yurttaşlık yeni anayasa ile çağdaş demokrasilerde olduğu gibi güvence altına alınmalı, bu minvalde yeni ve sivil bir anayasa süratle hazırlanmalıdır. Seçim bu konunun gecikmesi için bahane olmamalıdır.'
Kadooğlu, birlikte yaşamanın en temel kuralının karşılıklı empati, barış, demokrasi ve huzur ortamı olduğunu kaydederek, kendilerinin barışı ve huzuru bozacak her türlü eylem ve söyleme karşı olduklarını, aksi yönden gelecek kışkırtmalara kimden ve nereden gelirse gelsin kapılmayacaklarını söyledi.
'Çatışmaların durmasını ve silahların susmasını her kim söylerse söylesin, bizler onların yanındayız' diyen Kadooğlu, bu toprakların insanlarının hep birlikte ama eşit olarak yaşamak için inatla çaba sarf ettiklerini, kendilerinin bu çabanın önemi ve değerini anlamak zorunda olduklarını dile getirdi.
Tarkan Kadooğlu, 'Gelin hep birlikte bu zamanın çabuk gelmesi için elimizden geleni yapalım. Kimimiz istihdam yaratalım, kimimiz eğitime katkıda bulunalım, kimimiz hastane, kimimiz okul yapalım, kimimiz de fikirlerimizle destekleyelim. Şiddetin olmadığı bir Mezopotamya, tarihte oynadığı önemli rolü bugünün dünyasında da mutlaka oynayacaktır' dedi.
KADOOĞLU konuşmasını "Hun ser çava ser sera hatin. Hun xer hatin. Spasiya hemuya dikem." Sözleriyle noktaladı.
Son Dakika › Güncel › Türkonfed 14. Girişim Ve İş Dünyası Zirvesi Diyarbakır'da - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?