Und Yönetim Kurulu Başkanı Çetin Nuhoğlu Açıklaması

Uluslararası Nakliyeciler Derneği (UND) Yönetim Kurulu Başkanı Çetin Nuhoğlu, Bulgaristan ile yaşanan transit geçiş sorunuyla ilgili, "İki kapıdan günde ortalama 500 yüz araç geçerdi. 500 araç bugün itibari ile geçemiyor. Bu demektir ki 500 araçlık ihracatımızı gerçekleştiremiyoruz" dedi.

Bulgaristan ile yaşanan transit geçiş sorunu nedeniyle UND Yönetim Kurulu Başkanı Çetin Nuhoğlu, Ulaştırma Komisyonu, AB Uyum Komisyonu, Dışişleri Komisyonu ve AB- Türkiye Parlamentolar Arası Dostluk Gruplarının üyesi olan milletvekilleri ile Rixos Otel'de bir araya geldi.

Bulgaristan'da mevcut olan iki sınır kapısı Kapıkule ve Hamzabey'in kapalı durumda olduğunu belirten Nuhoğlu, "Sadece Türkler mallarını ihraç edememekte engel değil, Bulgarlarda mallarını Türkiye'ye getiremiyor. Ama daha da kötüsü Almanlarda mallarını Türkiye'ye getiremiyor. Romanlarda getiremiyor. Yani Avrupa ile Türkiye arasındaki ticaret tamamen durmuş durumda Bulgaristan üzerinden yapılan ticaretten bahsediyorum. O iki kapıdan günde ortalama 500 yüz araç geçerdi, 500 araç bugün itibari ile geçemiyor bu demektir ki 500 araçlık ihracatımızı gerçekleştiremiyoruz. Baktığınız zaman tamamen iki ülkenin 2012'de bakanların imzaladığı bir anlaşmanın sonucunda karşı tarafın buna uymamasının sonucudur. Karşı taraf buna uymamıştır. ve bu konuda da görüşme konusunda her şeye hazırız. Karşılıklı işbirliğimizi geliştirme konusunda ama temel olarak baktığımızda sadece Bulgaristan konusu değildir" diye konuştu.

Malların serbest dolaşım hakkını 1996 yılında aldıklarını ve bu haksız uygulamanın sonucu olduğunu belirten Nuhoğlu, "Bugün Bulgaristan ile oldu yarın Romanya ile olabilir, Macaristan ile olabilir temel şey şudur, eğer siz malların serbest dolaşım antlaşmasını imzalıyorsanız doğal olarak bu malların Almanya'ya gidebilmesi için bir araç ile gitmesi lazım, mallar kendi başına gidemeyeceği için TIR'larla gitmek konusunda trenle gitme konusunda veya uçakla gitme konusunda rekabete göre maliyete göre bir seçim yapar ihracatçı ve ithalatçı bunların içinde bunların içerisine en avantajlı karayolu ile gidilecek mal ise TIR'larla o malı taşır. Malların serbest dolaşımını kabul ediyorsunuz ama malları getirecek olan TIR'lara yasak koyuyorsanız o zaman malların serbest dolaşımını konuşmanız mümkün değildir. Demek ki mallar gidemeyecek mallar tek başına gidemeyeceği için turistik amaçla gitmeyeceği için üstünde mal olduğu için buna eş etkili tedbir denir miktar kısıtlaması nedir aslında imzaladığımız Avrupa Birliği ülkesi ile imzaladığımız anlaşmanın yerine getirilmemesi demektir bu" şeklinde konuştu.

Sadece Avrupa Birliği ile malları serbest dolaşımı anlaşmasındaki bir hakkı konuşulmadığını ifade eden Nuhoğlu, "Bizim en büyük partnerimiz Almanya en fazla ihracat yaptığımız ülke Almanya, Almanya'ya mal gönderiyorsam, Bulgaristan'dan Macaristan'dan, Romanya'dan ve Avusturya'dan da miktar kısıtlaması olmadan hiçbir vergi ödemeden geçmem lazım hem Dünya Ticaret Örgütü'nün üyesiyiz hem de Avrupa Birliği malların serbest dolaşımı ile ilgili de üyeyiz. Bunları yapmadığınız zaman uluslararası anlaşmaları uymuyoruz" dedi.

Nuhoğlu, "Türkiye kalkınmasını ihracata dayalı bir model seçti. Onun içinde önümüzdeki dönemlerde Avrupa Birliği'nde ekonomi daha iyi olacak tüm göstergeler onu gösteriyor. O halde bizde şuanda ihracatımızı Avrupa taşırken, oraya malları götürürken önünde bir engel olmaması için sahada sektör olarak yaşadığımız problemleri sayın milletvekillerimize arz ettik. Onlarda birinci elden dinlemek istediler böyle vesile ile meclisimizdeki bütün gruplar buradaydılar çok mutluyuz tabi konumuzu anlatabildik" diye konuştu.

Çözüm için hükümetin yapacağı önemli şeyler olduğunun altını çizen Nuhoğlu, şöyle devam etti:

"İçinde bulunduğumuz durumun bilinmesi, içinde bulunduğumuz durumu karşılıklı anlatılması böyle bir haksızlığın nasıl gidereceğimizi, nasıl iki ülkenin ticaretini beraber geliştirebileceğimizi konuştuk. Çözüm için iki tarafında neler yapabileceğini konuştuk."

Türkiye'nin Avrupa'ya yaptığı taşımaların yüzde 55'inin karayolu ile yapıldığını belirten Nuhoğlu, "Denizyolu ile biz TIR'larımızı taşıyoruz. 500 TIR'ımızı her gün deniz yolu ile götürüyoruz. Ama Bin TIR'a ihtiyacımız var. Her gün bin TIR'ımız çıkıyor. Böyle baktığınız zaman demek ki 100 TIR'ımız İpsala Yunanistan üzerinden gidiyor. Bizim Bulgaristan ile her gün 400 TIR'ımız geçmesi lazım. Bu anlamada tek başına deniz alternatif olamıyor, tek başına bunu karşılamıyor" diye ifade etti.

Gümrük ve Ticaret Bakanlığının sorumluluk biz de değil Ulaştırma Bakanlığında açıklamalarına ilişkin Nuhoğlu şunları söyledi:

"Sayın Bakanımız bu konuda ki problemleri gayet iyi biliyor. Muhakkak ki öncelikle problem Ulaştırma Bakanlığımız da ama artık ulaştırmanın ötesine geçti bu olay yani direk ekonomimizi etkiliyor, ticaretimizi etkiliyor. Sayın Bakanımız onu daha sonra söyledi yani TIR'ların problemi ulaştırmanın değil ticaretin ekonomi bakanlığının problemidir. Türkiye'nin ekonomisinin problemidir. Bu sadece Türk mallarının problemi değil yaklaşık 5 bin 700 tane Alman firması Türkiye'de yatırım yaptı. Türkiye'den Avrupa'ya satılan malların yüzde 29'unu Alman sermayedar şirketler üretiyor siz bugün o kapıyı kapadığın zaman Türk mallarının önüne engel koymuyorsunuz ki Türkiye'de üretilen Alman mallarını da, Türklerin ürettiği Almanlarında mallarını gönderemiyorsunuz veya Almanya'dan Türkiye'ye gelecek olan malları da engelliyorsunuz. Bulgaristan, Macaristan, Romanya fark etmiyor temel şey iki ülkeler arasındaki ticarete engel olmak."

Nuhoğlu, "2018 diyoruz ki 10'uncu kalkınma planında da bu çok net altı çizildi. 288 milyar dolar ihracat yapacağız. Bunun yarısını Avrupa'ya yapacağımıza göre 144 milyar dolar Avrupa'ya mal satacağız. 5 sene sonra 144 milyar dolar malı nasıl satacağız. Uzun vadeli stratejiler ile önümüzdeki engelleri kaldırmamız gerekir" ifadesini kullandı. - ANKARA