Zil üretimi yapan ustalar madenciler gibi yıpranma payı verilmesini istiyor - Son Dakika
Ekonomi

Zil üretimi yapan ustalar madenciler gibi yıpranma payı verilmesini istiyor

Metallerden çıkan gaz, buhar ve toz nedeniyle bugüne kadar birçok ustanın cilt kanseri olduğu, akciğer rahatsızlığı yaşadığını kaydeden zil ustaları, madencilerden hiçbir farklarının olmadığını belirterek kendilerine de erken emekliliği için yıpranma payı verilmesini istedi.

30.09.2019 09:30  Güncelleme: 17:24
Twitter'da Paylaş Facebook'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş

Gümüşhane'nin Kürtün ilçesinde üretildikten sonra Türkiye'nin dört bir tarafına ulaştırılan zilin üretimi 70 farklı aşamayla gerçekleştiriliyor. Eski musluk ve bataryaları dönüşümle tekrar ekonomiye kazandıran ustalar ise madenciler gibi yıpranma payı istiyor.
Daha çok büyük ve küçük baş hayvanların boyunlarına asılan, ev ve iş yerlerinde dekor olarak da kullanılan zil üretimi uzun yıllardan beri Kürtün ilçesinde gerçekleştiriliyor. Ses ayarı yapılamaması nedeniyle fabrikasyon üretiminin başarısızlıkla sonuçlandığı zil üretimini Kürtün ilçesinde de yapan yalnızca 15 usta kaldı.

Zil üretimi yapan ustalar madenciler gibi yıpranma payı verilmesini istiyor

"EN FAZLA YAŞAYANIMIZ 55 YAŞINI GÖRÜYOR"

Bir zamanlar yüzlerce ustanın bulunduğu Kürtün'de "En fazla yaşayanımız 55 yaşını görüyor" değerlendirmesi nedeniyle çocuklarının bile bu işi yapmak istememesi ise bir el sanatının daha yok olacağının sinyallerini veriyor. Kum aşamasından kalıp aşamasına, dökümden silinme aşamasına kadar 70 farklı aşamadan geçen zil üretimi yapan zanaatkarların en büyük sıkıntısı ise yıpranma payı. Metallerden çıkan gaz, buhar ve toz nedeniyle bugüne kadar birçok ustanın cilt kanseri olduğu, akciğer rahatsızlığı yaşadığını kaydeden ustalar madencilerden hiçbir farklarının olmadığını belirterek kendilerinin de erken emekliliği için yıpranma payı verilmesini istedi.

Zil üretimi yapan ustalar madenciler gibi yıpranma payı verilmesini istiyor

BİRÇOK İŞLEMDEN GEÇİYOR

Türkiye'de yalnızca Kürtün'de ve buradan göç eden bir ustanın Samsun'da ürettiği "Kırkambar Sanayi Sarısı" rengindeki zilin üretimi için ilk olarak Harşit çayından sıfır numara kum alınıyor. Elenip çeşitli karışımlarla kumdan kalıbın hazırlanmasının ardından bu kez gazı alınmış ceviz kok kömüründe eritilen eski musluk, batarya ve diğer bazı metaller eritildikten sonra kalıba dökülüyor.

Zil üretimi yapan ustalar madenciler gibi yıpranma payı verilmesini istiyor

BİR ZİL 70 DEFA ELDEN GEÇİYOR

İlçede kendisi gibi 15 usta olduğunu ve geçimlerini buradan sağladıklarını kaydeden 25 yıllık usta Şeref Yöndemir, "Bir zilin ortaya çıkabilmesi için en az 70 defa elden geçmesi gerekiyor. Bunun kendine has aşamaları var. Kalıp hazırlama, döküm, işleme aşamaları var. Bu aşamaların ardından zil olarak satışa hazır hale getiriliyor. Kalıpta kullandığımız kum döküm kumunun en incesi diye geçiyor. Sanayi döküm kumu. Sıfır numara diye geçer. Bunun içerisinde tutulması için bazı katkı maddeleri katılıyor. Bu dökülen zillerin hammaddesi evlerde kullandığımız musluk, bataryalar. Bunları gazı alınmış ceviz kok kömürüyle körükte bir potanın içerisinde eriterek içerisine katkı maddelerini katıp eritip kalıplarımızı hazırladıktan sonra döküm aşamasına geçiyoruz. Bir günde ziline göre değişir. Sıfır numara denilen zilden 70 civarında büyükleri daha az üretiyoruz. Ortalama 40-50 adet arasında zil imal ediyoruz" dedi.

Zil üretimi yapan ustalar madenciler gibi yıpranma payı verilmesini istiyor

KOLAYLIK İSTİYORLAR

Yaklaşık 25 yıldır yaptığı işi bugün imkan bulsa bırakacağını anlatan Yöndemir, gerekçelerini ise şöyle sıraladı: "Benim elimde imkanım olsa bugün vazgeçerim. Ekonomik olarak çok fazla bir getirisi yok. Bir ay boyunca çalışsak sigorta giderlerinden sonra bize kalan para asgari ücret dolayında. Bu rakamlarla 2 öğrenci okutup 5 nüfus bakmak zorundayım. Sağlık açısından döküm yapanlar çok uzun süreli yaşayanlar değil. Ciğer rahatsızlığı, cilt kanseri veya pankreas kanseri gibi hastalıklardan 50-55 yaş civarında vefat ediyorlar. Devlet desteği şuana kadar olmadı. Devlet el sanatları yapan insanlara 50 bin liraya kadar hibe desteği yapmıştı. Bizde bu kapsama girmek istedik. Biz bu sanatı yapan 15 hane olduğumuz için hibe desteği veremeyeceklerini söylediler. Bu el sanatlarını öldürmemek lazım. Bizden sonra gelecek olan nesiller bu sanatın içerisine girmek istemiyor. Buna benim kendi evladım da dahil. Bu iş fabrikada yapılamaz. Burada aktif çalışan ustalara en azından bir ekonomik destek veya sigortası ödenmesi konusunda bir kolaylık gösterilmesini istiyoruz."

Zil üretimi yapan ustalar madenciler gibi yıpranma payı verilmesini istiyor

"SÜREKLİ GAZ VE DUMANA MARUZ KALIYORUZ"

Evinin kapısındaki atölyesinde metallerin eritildiği körük için özel bir baca sistemi yapmasına rağmen sürekli gaz ve dumana maruz kaldıklarını ifade eden Yöndemir, yer altında çalışan madencilerden farklarının olmadığını belirterek, "Madenciler erken emekli olabiliyorlar. Burada 15 kişiyiz, bizde bu emeklilik konusunda madencilerin dahil olduğu sistemden yararlanmak istiyoruz. Şuanda mevcut sistemle ben 65 yaşında emekli olacağım. Bu işi yapanlar en fazla 50-55 yaşına kadar yaşıyor. Ben ne zaman emekli olacağım veya nasıl emekli olacağız?" dedi.

Zil üretimi yapan ustalar madenciler gibi yıpranma payı verilmesini istiyor
Zil üretimi yapan ustalar madenciler gibi yıpranma payı verilmesini istiyor
Zil üretimi yapan ustalar madenciler gibi yıpranma payı verilmesini istiyor
Zil üretimi yapan ustalar madenciler gibi yıpranma payı verilmesini istiyor
Kaynak: İHA

Son Dakika Ekonomi Zil üretimi yapan ustalar madenciler gibi yıpranma payı verilmesini istiyor - Son Dakika

Sizin düşünceleriniz neler ?


Advertisement