CHP'li Oran'dan Başbakan'a "Uludere" Soruları - Son Dakika
Güncel

CHP'li Oran'dan Başbakan'a "Uludere" Soruları

CHP\'li Oran\'dan Başbakan\'a "Uludere" Soruları

CHP Genel Başkan Yardımcısı Umut Oran, Genelkurmay İstihbarat Başkanlığı Elektronik Sistemler (GES) Komutanlığı'nın Milli İstihbarat Teşkilatı (MİT) Müsteşarlığı'na devri için protokol imzalanmasından 37 gün sonra ve devirin gerçekleşmesinden 3 gün önce Uludere olayının yaşanmasının rastlantı olmadığını belirterek, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'a, "MİT ve GES Komutanlığı arasındaki iletişimsizlik nedeniyle mi Uludere'de 34 vatandaşımız yaşamını yitirdi?

20.01.2014 14:44
Twitter'da Paylaş Facebook'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş

CHP Genel Başkan Yardımcısı Umut Oran, Genelkurmay İstihbarat Başkanlığı Elektronik Sistemler (GES) Komutanlığı'nın Milli İstihbarat Teşkilatı (MİT) Müsteşarlığı'na devri için protokol imzalanmasından 37 gün sonra ve devirin gerçekleşmesinden 3 gün önce Uludere olayının yaşanmasının rastlantı olmadığını belirterek, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'a, "MİT ve GES Komutanlığı arasındaki iletişimsizlik nedeniyle mi Uludere'de 34 vatandaşımız yaşamını yitirdi?" diye sordu.

Oran, Başbakan'ın yanıtlaması istemiyle TBMM Başkanlığına sunduğu soru önergesinde Uludere'de 34 yurttaşın yaşamını yitirmesine giden süreçte askeri taktik eksikliklerin yaşandığını iddia etti.

Oran, Genelkurmay İstihbarat Başkanlığı Elektronik Sistemler (GES) Komutanlığı'nın Milli İstihbarat Teşkilatı (MİT) Müsteşarlığı'na devri için protokol imzalanmasından 37 gün sonra ve devirin gerçekleşmesinden 3 gün önce Uludere olayının yaşanmasının rastlantı olmadığını belirterek şöyle dedi:

"7/8252 ve 7/10812 sayılı yazılı soru önergelerimle Genelkurmay İstihbarat Başkanlığı'na bağlı olarak kurulan Genelkurmay Elektronik Sistemler (GES) Komutanlığı'nın Milli İstihbarat Teşkilatı (MİT) Müsteşarlığı'na devrini irdeledim. Önergelerime verilen iki yanıtla, 21 Kasım 2011'de protokol imzalandığı ve GES Komutanlığı'nın MİT Müsteşarlığı'na 1 Ocak 2012'de devredilerek MİTGES adını aldığını, 15 Mayıs 2012'de ise birimin Sinyal İstihbarat Başkanlığı'na (SİB) dönüştürüldüğü bildirildi."

28 Aralık 2011 tarihinde Uludere'nin Ortasu Köyü'nden 34 vatandaşın terörist sanılarak hava harekâtı sonucunda öldürüldüğünü ifade eden Oran, "Genelkurmay Askeri Savcılığı'nın olaya dair verdiği "takipsizlik' kararında Komuta Kontrol Süreci harfiyen incelenirken basit bazı askeri taktik kural ve ilkeler ise sorgulanmamıştır" dedi.

-"SINIR BİRLİKLERİ MESAJ EMRİYLE UYARILDI MI?"-

"Askeri uzmanlarla yapılan görüşmeler sonucunda GES Komutanlığı'nın devriyle Uludere'deki istihbarat zafiyeti arasında bağlantı olduğu görülmektedir" diyen Oran'ın, Başbakan'a yönelttiği sorular şöyle:

"28 Aralık 2011 tarihinde saat 17.20 sıralarında 40 kişilik büyük bir grubun Türkiye sınırına doğru hareketinin görülmesi üzerine, en geç 21.00-22.00 sıralarında sınırda olabilecekleri öngörüsü karşısında sınırdaki keşif gözetleme ve dinleme postaları ile karakollarımız 'mesaj emriyle' uyarılmış mıdır? Bu bilgi hangi yöntemle saat kaçta hangi üst, ast, komşu harekât merkezlerine ve bölge karakollarına kimlere ulaştırıldı?

MİT'e devir protokolü imzalanmasının üzerinden 37 gün geçmiş olsa da görüntülerden elde edilen istihbaratın teyidi için GES Komutanlığı'na bağlı keşif gözetleme ve dinleme postaları ile bölgedeki elektronik dinleme kestirme timleri gibi diğer istihbarat vasıtaları marifetiyle söz konusu istihbarat vasıtalarına görevler verildi mi?

Böylesine ani gelişen olay karşısında tek kaynaktan (görüntü) gelen istihbarat teyit edilmeden hava harekâtına niçin başlanıldı?

Saat 17.20'da görüntüsü saptanan kaçakçı grubunun, topçu ateşi altında dahi Türkiye sınırına doğru topluca hareket etmesini niçin kimse sorgulamadı? PKK'lılar gece şartlarında benzeri bir topçu ateşi altında 4-5 kişilik gruplara ayrılarak sınıra doğru hareket etme refleksini göstermiyor mu?

PKK içindeki "tepeci' denilen grubun emniyetini sağlayan görevliler en azından Heron'ların yaklaştığını bildirerek zaman zaman PKK'lıların dağılarak Heron'lar geçtikten sonra grubun yeniden birleşmelerini sağlamıyor mu? Saldırıdan yaralı kurtulanların da anlattığı gibi uçuşunu görüp duydukları Heron'ların geçişi sırasında ilerlemelerini bozmadan kesintisiz biçimde sınıra yaklaşan grubun terörist değil kaçakçılık amacını taşıdığı niçin anlaşılamadı?

Uludere'de 34 yurttaşın yaşamını yitirmesine yol açan hava harekâtına giden sürecin hiçbir noktasında niçin GES Komutanlığı'nın bölgedeki dinleme kestirme timlerinden yararlanılmamıştır? Bunun nedeni 21 kasım 2011'de MİT'e devir protokolünün imzalanmış olması ve personelin bürokratik işlere yoğunlaşması, moral-motivasyon bozukluğu mudur?

MİT ve GES Komutanlığı arasındaki iletişimsizlik nedeniyle mi Uludere'de 34 vatandaşımız yaşamını yitirdi?

5 Ekim 2011 tarihli 1005 sayılı Tezkere nedeniyle Genelkurmay Başkanı'nın söz konusu hava harekâtı için bizzat Başbakan Sayın Recep Tayyip Erdoğan'dan onay alması gerekmiyor mu?

Söz konusu 1005 sayılı tezkere uyarınca Sınır ötesi harekât için kullanılacak TSK unsurlarının "hudut, şümul, miktar ve zamanının' hükümet tarafından belirlenmesi gerekmiyor mu?

Genelkurmay Başkanı 28 Aralık 2011 tarihinde 2. Hava Kuvveti Komutanlığı'nın düzenlediği söz konusu hava harekâtı için Başbakan'dan "onay' almadıysa bu "yetki devri yapıldığı" anlamına mı gelmektedir? Böyle bir yetki devri var ise anayasa aykırı davranılmış olmuyor mu?"

Kaynak: ANKA

Son Dakika Güncel CHP'li Oran'dan Başbakan'a 'Uludere' Soruları - Son Dakika

Sizin düşünceleriniz neler ?


Advertisement