İnsani Gelişmişlik Endeksinde Eğitim Etkisi - Son Dakika
Güncel

İnsani Gelişmişlik Endeksinde Eğitim Etkisi

Arife Yıldız Ünal - Kalkınma Bakanlığı Uzmanı Sırma Demir Şeker, Türkiye için İnsani Gelişme Endeksi'nde (İGE) en fazla artış sağlayabilecek değişkenlerin eğitime ilişkin değişkenler olduğunu ifade ederek, beklenen okullaşma yılındaki artışların da İGE'yi doğumda beklenen ortalama ömürdeki veya milli gelirdeki artışlardan daha fazla etkilediğini bildirdi.

16.11.2011 13:37

Arife Yıldız Ünal - Kalkınma Bakanlığı Uzmanı Sırma Demir Şeker, Türkiye için İnsani Gelişme Endeksi'nde (İGE) en fazla artış sağlayabilecek değişkenlerin eğitime ilişkin değişkenler olduğunu ifade ederek, beklenen okullaşma yılındaki artışların da İGE'yi doğumda beklenen ortalama ömürdeki veya milli gelirdeki artışlardan daha fazla etkilediğini bildirdi.

Kişi başı gelirdeki artışların İGE'yi diğer değişkenlere göre çok daha az etkilediğine dikkati çeken Şeker, ortalama okullaşma yılı verisinde yaşanacak 1 yıllık değişimin İGE'yi, doğumda beklenen ortalama ömürdeki 3 yıllık artıştan veya milli gelirdeki 4 bin dolarlık artıştan daha fazla etkilediğini kaydetti.

Şeker'in "Türkiye'nin İnsani Gelişme Endeksi ve Endeks Sıralamasındaki Analizi" başlıklı çalışmasında, eğitim ve sağlık göstergelerindeki iyileşmeyle özellikle de gelir de yaşanan büyümeye rağmen İGE sıralamasında buna paralel bir artış yaşanmadığını ifade etti.

İGE hesaplama yönteminin değiştiğine dikkati çeken Şeker, çalışmasında şu bilgilere yer verdi:

"Özellikle, ekonomik gelişmişliğin endeksteki etkisini azaltmayı amaçlayan, gelir endeksinin logaritma fonksiyonu ile hesaplanması önemli bir değişikliktir. Bunun yanı sıra, 2010 yılında yapılan değişiklikler de Türkiye'yi oldukça etkiledi. Türkiye'nin İGE değeri 2010 yılında 0,679 olmuş ve bunun sonucunda da 169 ülke arasında 83. sıraya yerleşmiştir. 2010 yılında yapılan hesaplama yöntemi ve veri değişiklikleri nedeniyle 2010 yılı sonuçları 2009 yılı ile karşılaştırılabilir değildir."

İGE sıralamasını etkileyen en önemli hususların hesaplama yöntemi, kullanılan veriler ve diğer ülkelerin performansları olduğuna dikkati çeken Şeker, Türkiye İGE'deki gelir bileşeni bakımından görece daha iyi durumdayken, sağlık ve eğitim göstergelerinde aynı performansı gösteremediğini ifade etti.

Gelir alt endeksinin hesaplanmasında logaritma fonksiyonunun kullanılıyor olması da gelirdeki artışın endekse katkısını gittikçe azalttığını vurgulayan Şeker, Sağlık alt endeksinde İGE ortalamasına yakın bir performans göstermesine rağmen, eğitim göstergelerinin Türkiye'nin endekste en geride olduğu göstergeler olduğunu kaydetti.

-Bileşenlerin birbirlerinin yerini tutma olasılığı zayıfladı-

Türkiye'nin gelire göre 169 ülke arasında 57. sırada iken, beklenen okullaşma yılına göre 96., ortalama okullaşma yılına göre ise 112. sırada yer aldığını hatırlatan Şeker, 2010 yılında alt endekslerin İGE'ye dönüştürülmesinde aritmetik ortalama yerine geometrik ortalama kullanılmaya başlanması ile İGE değerinin, düşük olan endeks bileşenlerinden daha fazla etkilenmeye başladığını, endeksteki bileşenlerin birbirlerinin yerini tutma olasılıklarının zayıfladığını bildirdi. Bu nedenle Türkiye'nin eğitim göstergelerinin görece düşük oluşunun İGE'yi daha fazla etkilediğini ifade eden Şeker, çalışmasında şunları kaydetti:

"2010 yılında ayrıca okullaşma ve okur-yazarlık oranı yerine ortalama okullaşma yılı ve beklenen okullaşma yılı verilerinin kullanılmaya başlanması da Türkiye gibi, bu değişkenlerde son yıllarda gelişme kaydeden ama göreceli halen düşük değerlere sahip ülkelerin aleyhine olmuştur. Ortalama okullaşma yılı verisinin stok bir değişken olduğu ve yıllar itibarıyla çok fazla değiştirilemeyeceği dikkate alınırsa, ülkelerin bu gösterge bakımından mevcut durumu son yıllarda kaydettiği gelişmelerden daha önemli olmaktadır.

Türkiye İGE değerinde çok önemli artışlar yapsa bile, sıralamasını çok değiştirmeyebilecek önemli bir faktör de diğer ülkelerin performanslarıdır. İGE hesaplamasına söz konusu göstergeler bakımından daha iyi durumda olan ülkelerin katılımı ve/veya diğer ülkelerin bu göstergeler bakımından daha fazla gelişme göstermeleri, Türkiye'nin İGE sıralamasını etkilemektedir."

Sıralamayı etkileyen diğer önemli bir hususun da, hesaplamada kullanılan veriler olduğuna dikkati çeken Şeker, İGE hesaplamasında Birleşmiş Milletler'in, gelir dışında, bağlı kuruluşlarının verilerini esas aldığını, ancak, kullanılan verilerin güncellikten uzak kalabildiğini, özellikle nüfus verisinde ADNKS yerine 2000 yılı nüfus sayımı sonuçlarının ve 2008 yılı TNSA yerine 2003 yılı sonuçlarının kullanılmasının, Türkiye'nin doğumda beklenen ortalama ömür verisinin olduğundan daha düşük çıkmasına neden olduğunu ifade etti.

-BM verileri ile ulusal veriler arasında uyumsuzluklar var-

Birleşmiş Milletlerin kullandığı veriler ile ulusal veriler arasında uyumsuzlukların bulunduğunu vurgulayan Şeker, "Ülkemizde mevcut durumda İGE hesaplamasında kullanılan verilerin dışında daha güncel verilerin olduğu göz önüne alındığında, İnsani Gelişme Raporlarında bu verilerin kullanılması yönünde Türkiye tarafından girişimde bulunulmasının önemli olduğu düşünülmektedir. Bu kapsamda, TÜİK'in gerekli birimlerle irtibata geçip, göndermiş olduğu güncel verilerin neden ilgili raporlarda yer almadığı hususunu takip etmesi önem arz etmektedir" ifadesini kullandı.

- ANKARA

Kaynak: AA

Son Dakika Güncel İnsani Gelişmişlik Endeksinde Eğitim Etkisi - Son Dakika

Sizin düşünceleriniz neler ?


Advertisement