Pet Şişeden Miğfer

Sivas'ta deri ciltlemesiyle uğraşan 47 yaşındaki Haldun Tunçer'e, Yunanistan'ın Mykonos adasında bulunan bir işletme 5 bin adet truva kaskı ve Yunan savaşçılarının miğferleri siparişi verdi. Yapılan ürünlere, Yunanistan bayrağı koyarak "Made in Greek" yazılması şartı koydu.

Kent merkezinde Taç Sitesi'ndeki 20 metrekarelik atölyesinde Türk Cilt Sanatını yaşatmaya çalışan evli ve 3 çocuk babası Haldun Tunçer, Kuşadası ve İzmir'de açtığı atölyeleri kapattıktan sonra Sivas'a geldi. Doğduğu yer olan İzmir'de 12 yıl önce Türk Cilt Sanatını uygulamaya başladığını ifade eden Tunçer, turizm sektörünün de yaptıkları çalışmalardan haberdar olmasıyla birlikte sanata olan ilginin arttığını ifade etti.

YUNANİSTAN'DAN SİPARİŞ

Deriyle profesyonelce çalışmalar yapmaya gayret ettiklerini belirten Haldun Tunçer, Avrupa'nın dört bir yanından da siparişler aldıklarını ifade etti. Tunçer, atölyesi Kuşadası'nda iken turist olarak gelen Yunanlıların restoranları için anı defteri istediklerini belirterek, "Yunanistan'ın Mykonos adasında bulunan restoran için istenen bu anı defterini büyük bir özenle yapıp deri ile kapladıktan sonra onlara gönderdim. Yaptığım bu ürünü beğenen ve hediyelik eşya ürünleri şirketi de bulunan restoranın ortaklarından birisi benden bir kaç örnek daha istedi. Bunun üzerine bende Osmanlı miğferlerinin bire bir aynısı yaparak masa aydınlatılmasında kullanılmak üzere numune olarak buraya yolladım. Bu ürünü beğenince benimle yeniden temasa geçerek truva kaskı ve Yunanistan savaşçıların kullandığı miğferleri yapmamızı istediler. İlk olarak 5 bin adet sipariş verdiler. Üçer ay arayla bu siparişin artarak süreceğini söylediler. Ürün siparişinden sonra bizi üzen bir konu oldu. Ürünlerin üzerine 'Made in Greek' yazması şartı getirdiler. Ayrıca üstünde Yunanistan bayrağı basılacak. Bu hoş bir durum değil ama maddi açıdan sıkıntım olduğu için kabul ettim. Bize bu siparişi veren firma Yunanistan'ın en büyük hediyelik eşya satan toptancısı. Bizim yaptığımız ürünleri bütün ülkeye dağıtacak. " dedi. İstenen ürünler için tanesi 75 liraya anlaşma yaptıklarını söyleyen Tunçer, atölyede günde 35 adet miğfer üretebildiklerini dile getirdi.

MİĞFERLERİ PET ŞİŞEDEN YAPIYOR

Derileri çeşitli eşyaların üzerine yapıştırarak bunlara hayat veren Haldun Tunçer miğfer yapımında ise pet şişe ve huniden yararlanıyor. Tunçer, "Ben uzun bir süre Selçuklu miğferlerini inceledim. Deriyi miğfere dönüştürmek için bir hafta uğraştım. Ama bir türlü olmadı. Sonra bir gün su içerken pet şişenin ağız kısmının bire bir miğfere benzediğini fark ettim. Makasla uç kısmını kestim ve ortaya miğferin ana şekli çıktı. Deriyi de üzerine büyük bir incelik ile yerleştirdim. Huniler ise miğferin tepe kısmını oluşturdu." dedi. İzmir'de işine son verdikten sonra eşi Zeynep Tunçer'in ailesini ziyaret etmek için Sivas'a geldiğini söyleyen Tunçer, gittiği bütün kentlerde Türk Cilt Sanatı ile ilgili müzelerde ve kütüphanelerde incelemelerde bulunduğunu, Sivas'taki Ziyabey Kütüphanesi gezdikten sonra ise Sivas'a yerleşmeye karar verdiğini söyledi. Haldun Tunçer, "Ziyabey Kütüphanesi'nde atalarımızın deri üzerine kitap kapaklarında mükemmel işçilikler uyguladıklarını gördüm. Bunlar eşsiz güzelliklerdi. Bu bana büyük bir heyecan verdi. Bunun üzerine atölyemi Sivas'ta kurdum ve buraya yerleştim." dedi.

SANATI YAŞATMAYA ÇALIŞIYORUM

Selçuklular döneminde deri üzerine yapılan işlemeleri görünce daha da heyecanlandığını ve atölyesinde bu işlemeleri yeniden canlandırmaya çalıştığını söyleyen Tunçer, "600-700 yıl önceki tekniklerle şimdi deriyi işlemeye başladık. Türk Cilt Sanatı bu topraklardan çıkmış bir kültür ve birebir yaşanması gerektiği konusunda ısrarlıyım. Çünkü dünyada eşi benzeri olmayan tekniklerimiz var. Yoksa hazır ve boyanmış bir deriyi alıp yapıştırıp, içine defter koyup, üzerine bir kilit, bir nazar boncuğu koyduğumuz zaman güzel bir şey çıkar ama bu kültürün güzelliğini taşımaz." dedi.

DERİ ELLERİMDE HAYAT BULUYOR

Türk Cilt Sanatı ile deriyi işlemenin yanı sıra deri fabrikalarının işine yaramayan parça derilerle çeşitli çalışmalar da yaptığını ifade eden Haldun Tuncer, derileri işleyerek kolye, bileklik, heykel, sandık, kalemlik, fotoğraf albümü yaptıklarını söyledi. Tuncer, "Deri uzun yıllar kullanımı mümkün olan bir ürün olduğu için vatandaşlarımız tarafından çok tercih ediliyor. Atölyemizde ayrıca vatandaşlarımızın isteğine göre çalışmaları da ele alıyoruz." diye konuştu.