Şatilla Mülteci Kampı'ndaki "Filistin Hatıraları Müzesi" tarihe ışık tutuyor - Son Dakika
Güncel

Şatilla Mülteci Kampı'ndaki "Filistin Hatıraları Müzesi" tarihe ışık tutuyor

Lübnan'ın başkenti Beyrut'taki Şatilla Mülteci Kampı'nda tamamen bireysel çabalarla kurulan "Filistin Hatıraları Müzesi", İsrail'in onlarca yıldır işgalle unutturmaya çalıştığı Filistin tarihi ve kültürüne ışık tutuyor.

05.07.2019 12:00

MAHMUT GELDİ - Lübnan'ın başkenti Beyrut'taki Şatilla Mülteci Kampı'nda tamamen bireysel çabalarla kurulan "Filistin Hatıraları Müzesi", İsrail'in onlarca yıldır işgalle unutturmaya çalıştığı Filistin tarihi ve kültürüne ışık tutuyor.

Beyrut'un batı kesiminde, İsrail'in tarihi Filistin topraklarında bağımsızlığını ilan ettiği 1948'den bu yana Filistinlilerin mesken edindiği Şatilla Mülteci Kampı'nın dar sokaklarından birinde kurulan küçük müze, yerlerinden edilen Filistin halkının tarihine sessiz bir şekilde tanıklık etmeyi sürdürüyor.

İşgal öncesi Filistin'den yaklaşık bin esere ev sahipliği yapan "Filistin Hatıraları Müzesi", vatanlarından uzak topraklarda doğup büyüyen Filistinlilerin yanı sıra kampı ziyaret eden Lübnanlılar ve yabancıların da uğrak yerlerinden biri.

Ziyaretçilerini, dış kapısında yer alan, "Müzedeki her bir eserin ayrı hikayesi var. Bu hikayeler, hala umutsuzluğa kapılmadan Filistin'e dönmeyi hayal eden bir halkın tarih, kültür ve geleneklerini anlatıyor." yazısıyla karşılayan müze, Filistinlilerin 70 yılı aşkın süredir uzak kaldıkları vatanlarının zihinlerinde canlı kalmasını sağlıyor.

"İsrail, topraklarımızdan sonra kültürümüzü de çalmaya başladı"

Müzenin kurucularından Muhammed el-Hatib, AA muhabirine yaptığı açıklamada, işgal altındaki Filistin'in kuzeyinde yer alan Safad bölgesi kırsalından Nekbe döneminde henüz 1 yaşına gelmeden ailesiyle Lübnan'a göç etmek zorunda kaldıklarını anlattı.

Müzede sergilenen eşyaların Filistin'deki hayat modelini yeni nesle aktarmasının yanı sıra vatanlarından uzak hayat mücadelesi veren Filistinli mülteciler ile mirasları arasında bir bağ kurduğuna işaret eden Hatib, şunları söyledi:

"Düşman İsrail'in güç kullanarak topraklarımızı çalmasının ardından şu anda da yalan ve iftiralarla kültür ve tarihimizi çalmaya başladığını görünce bu adımı attık. İşgalci, halihazırda Filistin'e ait mirası çalmaya kalkışmasıyla kendisinin bir miras veya medeniyete sahip olmadığını kanıtlamış oluyor. İsrail'e, Filistin topraklarına ait bir halk ve medeniyetin var olduğunu göstermek için 2005 yılında bu müzeyi kurmaya başladık."

Bireysel çabalarla bu küçük mekanda oluşturduğu müzedeki eserler sayesinde topraklarına kavuşamayan Filistinli mültecilerin kültürlerinden uzaklaşmalarının önüne geçtiklerini aktaran Hatib, burada çiftçi ve zanaatkarın yanı sıra ev eşyaları gibi Filistinlilerin işgal öncesi kullandıkları malzeme ve ekipmanları bir araya getirdiklerini ifade etti.

Filistinlilerin tarihten gelen yaşam ve geleneklerini anlatan bazı kitaplara müzelerinde yer veren Hatib, bazı eserleri Filistin'den getirttiğini, bu hizmet için kendi gücüne göre ciddi masraflar yaptıklarını dile getirdi.

Eserlerin korunması için desteğe ihtiyaç var

Müze, kamptaki sokakların dar olması ve yeterince güneş görmemesi nedeniyle ciddi rutubet sorunuyla karşı karşıya.

Yüksek rutubetten ötürü 300'den fazla eserin yok olmasından endişe eden Hatib, müzelerinde bir araya getirdikleri eserlerin korunması için birçok yere çağrıda bulunduklarını ancak henüz olumlu bir cevap almadıklarını belirtti.

Gençlerin her geçen gün tarih ve kültüründen uzaklaşmasına da değinen Filistinli mülteci Hatib, Filistin mirasını gençlerin zihinlerinde canlandırmak için sürekli olarak diyalog panelleri düzenlemeye çalıştıklarını söyledi.

Amaç atalarının mirasını sonraki nesillere taşımak

"Filistin Hatıraları Müzesi"ne katkı verenlerden Filistinli üniversite öğrencisi Muhammed Bedeviye, işgal öncesi Filistin'deki hayatın burada gözler önüne serildiğini vurguladı.

Bu müzeyle kimliklerinden vazgeçmedikleri yönünde bir mesaj verdiklerini dile getiren Bedeviye, bu doğrultuda bazı arkadaşlarıyla bir araya gelerek vatanları ve atalarına ait miras ve kültürü koruma girişimi başlattıklarına işaret etti.

Kısıtlı imkanlarla oluşturdukları mütevazı "Filistin Hatıraları Müzesi"nin tanıtımı için sosyal medyayı da kullanmaya çalıştıklarını aktaran Bedeviye, bu müzeyle tarihleri ve atalarından miras kalan eserleri sonraki nesillere taşımak istediklerine dikkati çekti.

Şatilla Mülteci Kampı'ndaki katliam

Müzenin bulunduğu Şatilla Mülteci Kampı, tarihin en acı olaylarından birinin tanığı olarak Filistinlilerin hafızasından silinmeyecek bir yere sahip.

Lübnan iç savaşına 1978'de dahil olan ve 1982'de başkent Beyrut'a kadar giren İsrail, iç savaş sırasında Filistinlilere karşı Beşir Cemayel liderliğindeki Hristiyan Falanjist milisleri destekledi.

Hristiyan Ketaib Partisi lideri Beşir Cemayel'in devlet başkanı seçilmesinden kısa süre sonra suikast sonucu öldürülmesini gerekçe gösteren Hristiyan Falanjist milisler, 16 Eylül 1982'de İsrail ordusunun gözetiminde Sabra ve Şatilla mülteci kamplarına saldırı başlattı.

Dönemin İsrail Savunma Bakanı Ariel Şaron'un yönettiği saldırı 3 gün sürdü ve 3 binden fazla savunmasız Filistinli mülteci katledildi.

Kaynak: AA

Son Dakika Güncel Şatilla Mülteci Kampı'ndaki 'Filistin Hatıraları Müzesi' tarihe ışık tutuyor - Son Dakika

Sizin düşünceleriniz neler ?


Advertisement