TÜYAP'TA Kent Yönetimlerine Soldan Bakıldı

Prof.Dr. Adnan Akyarlı'nın yönettiği söyleşiye konuşmacı olarak Dikili Belediye Başkanı Osman Özgüven, Urla eski Belediye Başkanı Bülent Baratalı, Aliağa eski Belediye Başkanı Hakkı Ülkü ve Konak Kent Konseyi Başkanı Metin Ertan katıldı.

Baratalı; "Terzi Fikri'nin ailesi müdahil olmalı"

Prof.Dr. Adnan Akyarlı'nın ilk olarak söz verdiği Bülent Baratalı kent yönetimlerinde denetlenmekten korkmayan bir belediye anlayışı, halkın denetimini daha çok ön planda tutan, halkın denetimine açık bir belediye anlayışı olması gerektiğini söyledi. Baratalı sözlerinin sonunda 12 Eylül döneminde Fatsa'nın unutulmaz belediye başkanı Fikri Sönmez'in çok acı çektiğini ve ailesinin 12 Eylül davasında müdahil olması gerektiğini söyledi.

Baratalı'nın ardından söz alan Hakkı Ülkü ise İletişim Fakültesi 3.sınıf öğrencisi olduğunu ve sınıf arkadaşlarının kendisini izlemeye geldiğini belirterek başladığı konuşmasında; "Daha önce yapmış olduğumuz eylemler, yapmış olduğumuz işler bugün ya yasalaştı, ya da başka belediyeler tarafından yapılar işler haline geldi. Bu işlerde örnek olmaktan gurur duyuyorum" dedi. Ülkü sözlerini; "Havagazı fabrikasının bugünkü durumunu ortaya çıkaranlar soldan bakanlardır. Ama hava gazı fabrikasının yerine New York'taki gökdelenler gibi binalar yapmak isteyenler ise sağdan bakanlardır" dedi.

Sosyal Belediyecilikte 10 şart!

Dikili Belediye Başkanı Osman Özgüven ise sosyal devlet olmayınca sosyal belediyeciliğin de uygulanmasın zor olduğunu belirttiği konuşmasında; "Emek ile demokrasi ile barış ile temiz yaşanabilir çevre ile ilgisi yoksa yerel yönetimlerden bahsetmek asla mümkün olamaz. Belediyeler ticarethane olarak ta görülmemelidir. Belediyeler yaptığı işten kasasına kar koyup ta o karla yatırımlar yapamaz. Yapmamalıdırlar da. Örneğin 'suyu neden bedava veriyorsun, 5 liradan, 10 liradan satıp yatırımlar yap' diyorlar. Bunu demeye de devam edecekler. Çünkü dünyanın en büyük tür üsleri su satıcıları oldu dünyamızda" dedi. Bizim Belediyecilikte 10 şartımız olmalı diyen Özgüven; "Amaç insandır, insan merkeze oturtulmalıdır. Yoksul ve ezilen kesimler öncelikli olmalıdır. Emeğe sosyal adalete saygı esas olmalıdır. Beslenme, su, barınma, eğitim, sağlık, kolektif ulaşım insan hakkı olmalıdır. Herkese eşit hizmet ve farklılıklarımızla barış içinde bir arada yaşama ortamına katkı sağlamakta hedefimiz olmalıdır. Çocuklar, gençler, kadınlar her alanda olumlu ayrımcılığa tabii olmalıdır. Engellilerimizi sosyal yaşama katmak insanlık görevi olmalıdır" dedi ve şartları sıraladı.

Özgüven; "İzmir'in havası zehirleniyor"

Termik santralle ilgili mücadelenin alabildiğine devam ettiğini belirten Özgüven; "Sadece Aliağa'da değil, Foça'da değil, menemen'de değil, o rafinerinin zehiri yavaş yavaş İzmir'de de akmaya başladı. İzmir'in havası da orada ki zehirle kirlenmeye başladı. Bununla sonuna kadar mücadele etmeliyiz, Halkın içinde olmadığı, halkın katılım sağlamadığı hiçbir şey başarıya ulaşamaz. Örgütlü güç, güçtür. Biz de örgütlenelim. Termik santrallere hep birlikte karşı koyalım. Siyanürlü altına hep birlikte karşı koyalım" dedi. Özgüven; "Kent konseyi birliğinin ruhsat verilmesiyle ilgili yaptığı 'Zaten hükümet ruhsat verecekti, biz de onun için verdik' şeklinde yaptığı açıklamaya atıfta bulunarak; "Kardeşim biz belediyeyiz, hükümet yasa çıkardıysa bırakın o versin. Bizi de karşısında bulsun, halkı da karşısında bulsun. Niye beni kendi belediye başkanımızla karşı karşıya bırakıyor" dedi. Konferansa katılın bazı vatandaşlar ise dinlemeye 'Aliağa'da Termik Santral istemiyoruz' yazılı tişörtlerle katıldılar.

Konferans sonrası Sevinç ve Erdal İnönü vakfı tarafından gerçekleştirilen karikatür sergisinde Bedri Koraman, Tan Oral, Erdoğan Başol, Nehar Tübek, Can Kıraç gibi karikatüristlerin kaleminden Erdal İnönü çizimlerinin yer aldığı "Çizgilerle Erdal İnönü Karikatür Sergisi'ni dolaşan Osman Özgüven, Hakkı Ülkü ve Metin Ertan burada Cihat Hazardağlı'nın hazırladığı Erdal İnönü mini karikatürize heykeliyle hatıra fotoğrafı çekildiler.