2012 yılında 'Duvar İktidarı' sergisiyle Art ON İstanbul'daki ilk kişisel sergisini gerçekleştiren sanatçı konularını mekanlara bağlı kalarak şekillendiriyor.
Resim sanatının tarihinden bugüne kadar olan süreçteki yaklaşımları, karakteristik sanatsal tavrıyla sentezleyerek kullanan Perçin, resme yenilikçi bir bakış açısıyla yaklaşıyor. Güçlü anlatımı ve yapıtlarında form, renk, estetik ve konu arasında denge kurmayı gözeten sanatçı, yeni serisi "Dağların Sahibi Yoktur" ile izleyicinin karşısına çıkıyor.
"Dağların Sahibi Yoktur" başlığı altında yeni bir seri meydana getiren Burcu Perçin, bu projesinde bakışını doğaya ve doğanın sermaye tarafından tüketiliş biçimine yönlendiriyor. Perçin'in endüstriyel, terkedilmiş mekanlarla kurduğu resimsel ilişki, yapıtlarında küreselleşmenin doğaya, insana ve mekana etkilerini görselleştirdiği formlar olarak izleyicinin karşısına çıkıyor. Sanatçının küreselleşen sermaye piyasalarının kamusal alanları kullanma ve tüketme biçimlerine eğilimi, bu serisinde dağlara yapılan tahribatlar üzerinden resimleştiriliyor. Perçin'in dağcıların benimseyip kullandığı 'Dağların sahibi yoktur!" deyişi bu vesileyle serginin adına dönüşüyor.
Sanatçının çalışmalarında daha önce de izlerine rastladığımız dış mekan ve peyzaj görüntüleri bu seride başlı başına konunun kendisi haline dönüşüyor. Türkiye'de son yıllarda artan ve hemen hemen her bölgeye yayılan dağların taş ve maden ocaklarına dönüştürülerek kazılması, bu şantiyelerde çalışan işçilerin çalışma koşulları, kamusal alan olan dağların yabancı ortaklı sermaye güçleri tarafından acımasızca yok edilişi, sanatçının duyduğu kaygının bir dışa vurumu olarak yapıtlarına yansıyor. Perçin'in bu serisinde, ideolojik yaklaşımının yanı sıra meydana gelen imgelerle sanatsal olarak kurduğu bağı da görmek mümkün.
Sanatçı yeni serisi "Dağların Sahibi Yoktur"u şu cümlelerle ifade ediyor; "Dağların tüm canlılar için bir yaşam alanı ve kaynağı olmaktan çıkartılıp sermayenin hizmetinde bir rant aracına dönüşmesini konu ediniyorum bu seride. İnsan müdahaleleri sonucunda coğrafyanın değişmesiyle ilgili izlenimlerimi kendi resimsel üslubumla tekrar dışa vurmaya çalıştığım bu seride başlıca imge olarak kazılmış dağlar; taş ve mermer ocakları yer alıyor. Doğaya umarsızca yapılan, geri dönüşü olmayan müdahaleler sonrasında, doğanın buna karşı müdahalesi ne olur sorusu bu sergiyi hazırlama sürecinde sık sık aklıma gelen sorulardan biri oldu… Konunun ideolojik boyutunun yanı sıra oluşan manzarada görsel bir zenginlik söz konusu… Bu imajlar beni resimsel olarak da konuya çekiyor; ortaya çıkan form, renk ve dokular teknik arayışlarıma cevap veren bir niteliğe sahip. Bu bağlamda konunun beraberinde getirdiği görsellik, resimlerime geometrik ve heykelsi formlar ekleyerek farklı bir biçimsel arayışa götürdü. "
Sanatçının önceki dönem işlerinde de, bu serinin ipuçlarına rastladığımız "Dağların Sahibi Yoktur" adlı serisinde Perçin'in konu olarak dış mekana yöneldiğini ve resimsel olarak da doku ve rengin ön plana çıktığı görülüyor. Yeni serisini oluşturan yapıtlar için Perçin uzun soluklu bir proje yürüttü. Proje sürecinde farklı zaman ve mekanlarda bir çok fotoğraf çekip araştırmalarda bulunan sanatçı, sergide tuvallerinin yanı sıra fotoğraf üzerine yağlı boya uyguladığı işlerine de yer veriyor. Burcu Perçin'in "Dağların Sahibi Yoktur" adlı yeni sergisi 15 Nisan – 24 Mayıs tarihleri arasında artON İstanbul'da görülebilir.
Son Dakika › Kültür Sanat › Burcu Perçin'in Yeni Serisi 'Dağların Sahibi Yoktur' - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?