Foto gerçekçi akımın öncülerinden olan Mustafa Sekban, fotoğrafa emsal olacak bir teknikle ürettiği resimleriyle Türkiye’de hem çok tartışılan hem de büyük bir hayranlıkla izlenen sanatçıların başında geliyor. İzleyende fotoğraf mı resim mi ikilemi yaratan Sanatçının resmine konu edindiği unsurlar izleyenleri hem şaşkınlık hem de hayranlık içresinde bırakıyor. Mustafa Sekban, İstanbul’u konu ediyor eserlerinde… Balıkçıları, doğası, denizi, çiçekçi kızları, karlı havada bekleyen sandalları, ağ tamircileri, portreleriyle aynı zamanda İstanbul’u kayıt altına alarak geleceğe aktarıyor . Bugüne değin sayısız sergiye katılan ressam, yeni bir kişisel sergiyle adından söz ettiriyor. 12 Nisan’da Galeri İdil’de açılan sergi ‘Ben; Bizi unutmam’ adını taşıyor ve sanatçının hayatına dair özel bir anlam ifade ediyor. Mustafa Sekban yakın zamanda kaybettiği eşine itaf ettiği sergiye ilişkin şöyle konuşuyor: “Karışık teknikte guaj ve kurşunkalem çalışmaları da sergide yer alıyor. Çünkü Ufuk'la bunu planlamıştık. Onun için sergiye 'Ben; Bizi Unutmam’ başlığını koydum. Sergide eşimin hem portreleri yer alıyor; hem de resimlerin yanında ona itafen yazılmış sözler bulunuyor. İstedim ki bu sergide o da bizi izlesin. Veda edememiştim bu sergi ona veda olsun…” Mustafa Sekban, okul zamanında eşiyle projesini yaptıkları çalışmaların örneklerinin koşan atların zemininde görülebileceğini belirtiyor .
Baskı mı gerçek mi?
Resimleri uzun yıllar baskı mı gerçek mi diye tartışılan sanatçı bu izlenimi yok etmek için diğer sergilerde de yaptığı gibi, yine bazı örneklere yer veriyor. Mustafa Sekban, ‘Bu sergide yarım ve kurşunkalem çalışmaları yine birarada yer aldı. Aynı tabloda hem kurşunkalem hem yağlı boya insanlara sunuluyor. Başka sergilerde de yer alan bu uygulama bu sergide daha fazla örneklerle yer buluyor.’ diyor. Ben; Bizi Unutmam isimli sergi, sadece İstanbul’un dört mevsim halini, balıkçılarını anlatmıyor. Sergide yer alan bir çiçek natürmortu da ayrı bir hayranlıkla izleniyor. ” Ressam zaman zaman değişik konularda da deneme yapar” diyen sanatçı, natürmortun, bu tür bir deneme olduğunu anlatıyor. Çocukları çok seven ressam çocuk resimlerine de yer veriyor. Ve atlar… Sergide yer alan atlar ‘bütünüyle atlardan oluşacak bir serginin’ sinyallerini veriyor. Ünlü ressam, bu detaylarla serginin tamamen İstanbul ve deniz olmadığını anlatıyor. Sergiyi gezenler alışık olunmayan bir durumla da karşılaşıyor: Tamamlanmamış, yarım bırakılmış resimler ! Sanatçının atölyesindeki tamamlanmamış, kurşunkalem ve yağlıboya yarım resimler de yer alıyor sergide. Böylelikle sergiyi gezenler bir nevi sanatçının atölyesini gezmiş oluyor… Mustafa Sekban, yarım eserlerin daha sonra tamamlanacağını belirtiyor. Çok sayıda sanatseverin izlediği sergiye ressamların ilgisi de hayli büyük. Bunlardan bir olan İsmail Acar, görüşlerini “Aynı zamanda öğrencilerin görmesi gereken ders niteliğinde bir sergi oldu’ diyerek aktarıyor. Serginin ziyaretçilerinden biri olan Kadir İnanır, yoğun programına rağmen ilk fırsatta sergiyi gezmeye geldiğini belirtiyor. “ Resimlerine hayran olduğum Mustafa Sekban, bu tarz çalışma yapan sanatçılar (Hiperrealist) arasında en zirvede ” diyor…
Mustaf Sekban sergisi Roma’ya gidiyor
Mustafa Sekban sergisi, yurt dışında Art Basel Miami, Dubai Art Fair ve Roma Büyükelçiliğinin restore ettiği rönesans döneminden kalma tarihi bir binada 2013 Ekim ayından itibaren karma ve solo sergilerle İtalyan sanatseverlerle buluşacak. Sergi, Levent’te bulunan Galeri İdil’de 11 Mayıs tarihine kadar Pazar hariç hergün 11.00-18.00 saatleri arasında izlenebiliyor.
Son Dakika › Kültür Sanat › İstanbul'u Sevmezse Ressam Aşkı Ne Anlar! - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?