Seyirci Bizi Dünyada Üç Ülkeden Biri Yaptı"

Bu yıl 4'üncüsü düzenlenen "Uluslararası Kayseri Altın Çınar Film Festivali" kapsamında Senarist ve Yönetmen Müfit Can Saçıntı, sinema ve dizi sektöründe seyirci faktörünü ele alan bir söyleşi gerçekleştirdi.

Forum Kayseri Sinema Salonunda düzenlenen söyleşide konuşan Yönetmen Müfit Can Saçıntı, "Gerçek patron seyircidir. Kanalın, yapımcının muhakkak bir beklentisi vardır. Ama seyirci bir şeyi sevmezse o yapım patlar." dedi.

" Türkiye, Hindistan ve Fransa Amerikan filmlerine boyun eğmeyen üç ülke"

Seyirci faktörünün çoğu zaman yapımcıdan daha kıymetli olduğunu aktaran Seksenler dizisinin yönetmeni Saçıntı, şunları söyledi:

"Avrupa'da en çok Amerikan filmleri izleniyor. Ama Türkiye, Hindistan ve Fransa, Amerikan filmlerine boyun eğmeyen üç ülke. Türkiye kendi yerli filmlerini seyretmede Avrupa'da birinci sırada yer alıyor. Fakat yapımcılar sinemasına sahip çıkan seyirciyi küstürmek üzere. Seyirci yapımcıların ucuzculuk kafasından bıkmış durumda. Seyirciye teşekkür borçluyuz. Bu seyirci bizi dünyada üç ülkeden biri yaptı, Avrupa'da birinci ülke yaptı. ve hepimiz bu seyirciye layık olmamız lazım, küstürmememiz lazım."

"Dizinin tutması için illa vurdu kırdı, cinsellik gerekmez"

Saçıntı, Seksenler dizisinin ilk yerli sitcom olduğunu dile getirerek, "Dizinin tutması için illa vurdu kırdı, cinsellik gerekmez. Biz bu unsurları kullanmadan Seksenler dizisini yaptık ve izleyici tarafından sevildi. Birtakım değerlerimizin altını çizerek, birlik, dostluk, dayanışma, komşuluk, Anadolulu olmak gibi halkın değerlerini ele alarak 193 bölüm dizi çektik." dedi.

Sinema ile ilgilenen gençlerin para ve şöhreti öncelememeleri gerektiğini vurgulayan Saçıntı, "Para ve şöhret amaç değil, sonuç olması lazım. Yaptığımız işte başarılı olursak para ve şöhret zaten gelir. Mevzu meşhur olmaksa Çengelköy hıyarı da meşhur. Bu sektörde hıyar gibi meşhur olmaktansa olmamak daha iyidir. Herkes sevdiği işi yapsın. Sevmediğiniz işi yapmak size anca cehennem olur." ifadelerini kullandı.

Sinemacılık sektöründeki dağıtım sorununa da işaret eden Yönetmen Saçıntı, pek çok filmin vizyona giremediğini vurgulayarak, belediyelerin ellerindeki salonları ucuz biletle sinemaseverlere açma çağrısı yaptı: "Sinema zincirleri gösterim başı filmlerden 650 dolar alıyor. Bütün belediyelerin salonu var. Hangi partiden olursa olsun bütün belediyeler, bizi ona buna muhtaç ediyor. Hem halkına sinema seyrettir daha ucuz bilete, hem de sinemacılara katkın olsun. Anadolu'da zincirin dışında kalan sinemacılar var. Onlar neden bir araya gelemiyor."

"İlham beklemek yalan"

Saçıntı, senaryo yazmak için ilham beklemenin lüks olduğuna değinerek, sözlerine şöyle devam etti:

"İlham size gelmez siz ilhama gideceksiniz. Boş bir kağıda sabaha kadar bakarsan 'biz bunu çok beklettik' diye ilham gelir. Ama özellikle televizyon sektöründe her hafta iş yetiştirmek ilhamla olacak şey değil. İlham beklemek yalan, çok severseniz başarırsanız. Herşeyin özü dramatik çatışmadır. Bunun için de iki karakterin birbirleriyle çatışması lazım. ya da bir karakterin önüne çıkan engeller şeklinde vuku bulması lazım. Senaryoda o çatışmayı kuramadıysan sabaha kadar ilham beklesen de gelmez."

Sanat yapmak isteyen kişinin öncelikle kendisi olması gerektiğini belirten Saçıntı,"Sanatın kıstaslarından biri biricik olmaktır. Hem ustalara saygıyı elden bırakmayacaksın ama onları da bir şekilde nazikçe reddedip, kendin olacaksın. Bu dünyada en zor şey insanın kendisi olabilmesidir." diye konuştu.

Yönetmenliğini yaptığı Mandıra Filozofu filminde başrol oynayan Müfit Can Saçıntı, sahnelere dönmek için tek kişilik gösteriye hazırlandığını dile getirdi.

Festival, 21 Mayıs'ta Erciyes Üniversitesi Sabancı Kültür Merkezindeki gala ve ödül töreniyle sona erecek.