Yaşayan Kültür Hazinesi: 7 Değirmenler Tabiat Parkı

GÜLTEKİN YETGİN - 7 Değirmenler Tabiat Parkı, köylülerin halen kullandığı 250-300 yıllık değirmenleri akarsuları, şelaleleri, anıt ağaçları, mağara ve obrukları ile ziyaretçilerine doğa ve kültür turizmini birlikte sunuyor.

Yörede mısır yetiştiren vatandaşların asırlar önce akarsu ve şelaleler üzerine inşa ettikleri değirmenler hala işlevini devam ettiriyor. Değirmenlerde öğütülen mısırlar tarihe tanıklık etme imkanı veriyor.

Orman ve Su İşleri Bakanlığı 12. Bölge Müdürlüğü Giresun Şube Müdürlüğünün çalışmalarıyla düzenlenen tabiat parkı, doğal güzellikleriyle de dikkati çekiyor.

Değirmenlerin üzerinden akan şelaleler, akarsular, yemyeşil çayırların üzerindeki asırlık anıt armut ağaçları doğal güzellikleri yaşatırken, dağlık alandaki obruklar ve mağaralar maceraperestleri kendine çekiyor.

Giresun Şube Müdürü Ertan Kuduban, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Akkaya olarak adlandırılan kayanın arka bölümündeki Çay Deresi'nin yer altı suyu oluşturduğunu söyledi.

Değirmenlerin tarihi 250-300 yıla yakın

Yer altı suyunun değirmenlerin olduğu bölgedeki bir mağaradan çıkarak 7 adet değirmeni çalıştırdığını anlatan Kuduban, değirmenlerin tarihinin 250-300 yıla yakın olduğunu belirtti. Kuduban, değirmenlerin bulunduğu bölgede 5 şelalenin olduğunu ifade ederek, aynı bölgede 3 de kemer köprü bulunduğunu anlattı.

Tabiat parkının Akkaya kısmında 350 yıllık anıt ağaçlar olduğunu dile getiren Kuduban, yine bu bölgenin dağlık kısmında 33 oluşumu devam eden 3 de oluşumu tamamlamış obruk bulunduğunu aktardı.

Kuduban, şelalelerin suyunun çok iyi olduğuna dikkati çekerek, şunları söyledi:

"Suyun en az olduğu zaman ağustos ve eylül ayı, ekim ve kasım ayında bu bölgede fazlalaşıyor ama en fazla olduğu dönem nisan, mayıs ve haziran ayları. Yer altı suyunun çıkmış olduğu mağara ayrı bir kaynak değeri, suyun fazlalaştığı zamanda mağaraya giriş yasak. Fakat hemen aynı bölgede küçük bir mağara var o mağarayı açtık insanlar ziyaret edebiliyor."

Parktaki 7 değirmenden 6'sının köylüler tarafından kullanıldığını belirten Kuduban, "Birini de geçen yıl tamir ettik ama alışkanlık olarak bu değirmen çok az kullanılıyor ama diğer değirmenler aktif olarak kullanılıyor." diye konuştu.

Kuduban, Gelavera Vadisi, Özlüce, Karadoğa ve Karadona derelerinin bulunduğu bölgede değirmenin bir kültür olduğunu anlatarak, "Bu bölge Çepni kültürü hakim olan bir bölge. Giresun'un en fazla mısır tarımının yapıldığı alanlarından biri. Mısır unu, mısır ekmeği ve hayvanlar için mısır kullanıyorlar." sözlerine yer verdi.

Türkiye'nin sayılı tabiat parklarından biri

Bölgenin ortalama 900 rakımda yer aldığını ifade eden Kuduban, "Şubat ayının ilk hafta ve son haftalarına doğru bir kar yağışı oluyor ama yılın 12 ayı neredeyse yolu tamamen açık. İnsanlar artık doğal güzellikleri gördükçe tabiat parkına ilgi gösteriyor, Türkiye'nin sayılı tabiat parklarından bir tanesi." değerlendirmesinde bulundu.

İl Kültür ve Turizm Müdürü Kemal Gürgenci de 7 Değirmenler Tabiat Parkı'nın Giresun'un önümüzdeki süreçte en önemli görünen yüzlerinden biri olacağına işaret etti. Bu yıl içerisinde parkı 7 bin 500 kişinin ziyaret ettiğini dile getiren Gürgenci, gelecek yıl bu sayının 15 bini bulmasını tahmin ettiklerini aktardı.

Parka işletmenin girmesi, tanınırlığının artması gibi etkenlerle 3 veya 4 yıl sonra yıllık 50 bin ziyaretçi kapasitesine ulaşılacağını düşündüklerini belirten Gürgenci, parkın gelecekte turistlerin gezmek isteyeceği bir yer haline geleceğini vurguladı.

Kemal Gürgenci, değirmenlerin çalışır durumda olmasının önemine dikkati çekerek, "En önemli dikkat çekici noktalardan biri kültürel miras hala canlı, hala işlevselliğini devam ettiriyor, geçmişten bugüne bağ kuruyor, o bölgenin ihtiyaçlarına cevap veriyor. Tüm bunları topladığınız zaman yaşayan bir turizm hazinesi. Bu da oranın farklı bir bakış açısının cazibesini artırıyor. Tek hat üzerine 7 değirmenin olması çok rastlanan bir unsur değil." sözlerine yer verdi.