AK Parti 24. İstişare ve Değerlendirme Toplantısı

AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Ahmet Davutoğlu, " Türkiye'nin birlik ve bütünlüğüne her zamankinden daha fazla özen göstermemiz gereken dönemdeyiz. Daha önceki tehditler çeşitlenerek ülkemizi zaafa uğratmaya çalışıyorlar. Yeni zaaf alanları açarak Türkiye'nin tökezlemesini bekliyorlar. Milletimiz müsterih olsun, Allah'ın izniyle bu tuzakları bir bir bozarak, senaryoları boşa çıkaracağız" dedi.

Başbakan Davutoğlu, AK Parti 24. İstişare ve Değerlendirme Toplantısı'nın kapanış konuşmasını yaptı.

Davutoğlu, toplantının açılışını yaptıkları gün, parti olarak milletvekili çıkaramadıkları illerden Tunceli, Şırnak ve Hakkari'ye diğer illerden milletvekili görevlendireceklerini söylediğini anımsatarak, dünden beri herkesin heyecan ve merakla bu isimleri merak ettiğini belirtti. Bugün sabah, bu isimleri ikişer milletvekili olarak açıkladığında büyük mutluluk yaşandığını dile getiren Davutoğlu, şöyle konuştu:

"Ama çok daha sayıda kardeşimiz de gönüllülük ifade etti. Özellikle kadın milletvekillerimiz, her biri 'biz gönüllü olmak istiyoruz' dediler ve milletvekili temsil sayısını üçe çıkardık, bu üç vilayetimizde de ve buradan ayağa kalkarak 'biz oranın milletvekili olmak istiyoruz' diyen kadın milletvekillerimize şükranlarımı ifade etmek istiyorum. Çünkü en iyi onlar bilirler, kazılan çukurların nasıl felaketlere yol açtığını, çünkü en iyi onlar bilir evlat acısının ne anlama geldiğini. Çünkü o anne yüreği bilir ve anlar aç ve baskılar altında geçen terör zulmünün yaptığı yıkımları. Çünkü anneler anlar ve bilirler ki bu topraklardaki her çocuk, bir diğerinin kardeşidir. Bu topraklara ilk nefesini alarak bu bereketli topraklara gelen her bebek, bir diğerinin kardeşidir.

Düşünün şu anda da Türkiye'nin her yerinde bebeklerimiz dünyaya geliyor. Onlar 10 sene, 20 sene, biz isteriz ki ister doğulu olsun, ister batılı, ister Türk olsun, ister Kürt, ister Sünni, ister Alevi, isteriz ki doğan bebekler 20 sene sonra aynı fabrikada mühendis olarak ülkenin geleceğini hazırlasınlar, aynı üniversite salonlarında ders alsınlar, aynı mübarek gecede birbirlerine sarılıp 'biz kadim medeniyetin çocuğuyuz' desinler. Aynı dağ kamplarında tatil yapsınlar, aynı spor salonlarında spor yapsınlar. Biri diğerine bırakın silah çekmeyi, şiddet uygulamayı her biri diğerine sadece yüreğini açsın. Ben böylesi Türkiye'nin, kardeşliğin, birliğin, beraberliğin gerçekleşeceği, böylesi bir ortamın ancak ve ancak kadınlarımız eliyle gerçekleşeceğine inanıyorum ve kadın milletvekillerimizin üstlendikleri bu görevi de her zaman olduğu gibi merhametlice yapacaklarıma inancım sonsuz. Başta kadın milletvekillerimiz olmak üzere doğu ve batıdan milletvekillerimiz karşılıklı olarak görev almak istediler. İşte milletin harman olması bu. İşte yürek ve vicdan hareketi demek bu."

- "Kim bir nebze ayrımcılık yaparsa karşılarında AK Parti kadrolarını bulurlar"

Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgelerinden gelen teşkilat mensuplarıyla dün yaptıkları toplantıda, daha önce terör örgütü tarafından evi günlerce çevrilen AK Parti'nin Muş Varto İlçe Başkanının, "Kim ne yaparsa yapsın biz bu ülkenin çocukları, bu devletin eşit vatandaşlarıyız" dediğini belirterek, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Ben de onlara dönük olarak şunu söylüyorum; kim size bir nebze, bir milim dahi ayrımcılık yaparsa karşılarında dağ gibi AK Parti kadrolarını bulurlar. Kim size dönük olarak terör, şiddet uygularsa karşılarında dağ gibi AK Parti kadrolarını bulurlar. Biz bir yürek hareketi olarak milletimizin yüreklerini birleştirmeye kararlıyız. AK Parti, bütün Türkiye'nin partisidir, milletin partisidir, bizatihi milletin kendisidir. AK Parti, tüm Türkiye'yi kucaklayan partidir."

- "Ülkemizi zaafa uğratmaya çalışıyorlar"

"Türkiye'nin birlik ve bütünlüğüne her zamankinden daha fazla özen göstermemiz gereken dönemdeyiz" diyen Davutoğlu, şunları kaydetti:

"Daha önceki tehditler çeşitlenerek ülkemizi zaafa uğratmaya çalışıyorlar. Yeni zaaf alanları açarak Türkiye'nin tökezlemesini bekliyorlar. Milletimiz müsterih olsun, Allah'ın izniyle bu tuzakları bir bir bozarak, senaryoları boşa çıkaracağız. Kimse süre vererek, vade koyarak boşuna milletimiz üzerinde algı mühendisliğine tevessül etmesin. Bugün gazetelerde, dünkü bazı toplantılarımızda bir süre verildiğine dair haberler var, terörle mücadele bağlamında. Evet bir an önce operasyonların başarıyla tamamlanması için gece gündüz çalışıyoruz ancak herhangi bir süre söz konusu değildir. Süreyi zamanla değil de ulaşmamız gereken hedeflerle tayin ediyoruz. Dağlarımız, ovalarımız, şehirlerimiz bu canilerden temizleninceye kadar, şehirlerimizin ilçelerimizin, her bir sokağı emniyetle huzurla girilen, dolaşılan sokaklar oluncaya kadar terörle mücadelemizi büyük bir kararlılıkla sürdürmeye devam edeceğiz. Bir kez daha, bunu en kararlı şekilde ifade ediyoruz. Kimse başladığımız bu huzur ve demokrasi operasyonunun, çıktığımız bu yolun yarıda kesileceğini, başka istikametlere gideceğini düşünmesin. İnşallah milletimizle birlikte bölgedeki vatandaşlarımızla birlikte başladığımız işi tamamlayacağız."

- "Türk, Kürt, Sünni, Alevi ayrımı bize yasaktır"

"Bu ülkede şiddet ve terör son noktaya kadar bitirilinceye kadar yolumuza devam edeceğiz. Er ya da geç mutlaka muvaffak olacak, milletimizi tekrar huzur ve emniyete kavuşturacağız" diyen Davutoğlu, sözlerine şöyle devam etti:

"Felaket senaryosu yazanlar, insan canına kıyan çocukların eline silah veren cellatlar, vatandaşımız ile devletimiz arasına giremeyecek. Bizi demokrasiden, hukuktan, insan onurunu esas alan, her vatandaşımızı sahiplenen siyasetten de kimse geri çeviremeyecek. Bizim gözümüzde her vatandaşımızın hakkı, hukuku birdir, her vatandaşımızın hakkını korumak bize namus borcudur. Türk, Kürt, Sünni, Alevi ayrımı bize yasaktır, bize haramdır. Ayrımcılık yapan hiç kimseyle bir arada birlikte olmayız, olmayacağız. Bu AK Parti ailesi arasına ayrımcılık yapan, bu milletin herhangi bir ferdini zihninden, yüreğinden çıkaran kimse giremeyecek. AK Parti hareketi sadece birleştiren harekettir. Böyle düşündüğümüz için milletimizin her bir unsurunun, her bir kesiminin gönlüne giriyoruz.

Bu arızi günler geçicidir. Bu zor günler mutlaka büyük bir kolaylıkla neticelenecektir. Bu kirli sular, mutlaka durulacaktır. 'Fırat'ın ötesi, berisi Dicle'nin altı üstü' diyenler, barışın, çözümün imkansız olduğunu düşünenler mutlaka mahcup olacaklardır. Fırat'ın ve Dicle'nin her katre suyu bizim için azizdir. Fırat'ın, Dicle'nin aktığı her toprak parçası bizim için aziz vatan toprağıdır."

(Sürecek)