Başbakan Yardımcısı Emrullah İşler, Mısır'daki idamlara ilişkin, "Biz zulüm neredeyse oraya her zaman sesimizi yükselttik, bundan sonra da yükseltmeye devam edeceğiz. Bu idamları da onaylamıyoruz. Bu idamlara karşı da mücadelemizi sürdüreceğiz" dedi.
Başbakan Yardımcısı Emrullah İşler, Meclis Genel Kurulu'nda yaptığı konuşmada, Mısır'daki idamlara ilişkin, "3 Temmuz 2013 tarihinde Mısır'da bir darbe oldu. Bu darbe olduğunda dünyada tek sesi çıkan ülke Türkiye oldu. Güçlü bir şekilde darbeyi kınadık, darbecilere karşı bir mücadele başlattık ve uluslararası toplumu bu darbeye karşı çıkmaya, sesini yükseltmeye çağırdık. Ancak o zaman gördük ki uluslararası toplumdan, başta Avrupa Birliği olmak üzere Amerika Birleşik Devletleri'nden güçlü bir ses çıkmadı. Darbe, belki dil ucuyla işte kınanarak geçiştirildi maalesef. Hatta, o zamanlar şunlar da yazılıp çizildi. Afrika Birliği bile Mısır'ın üyeliğini askıya aldı. Dolayısıyla Avrupa Birliği, Afrika'nın da darbe konusunda maalesef gerisinde kaldı" ifadelerini kullandı.
"Bütün dünya sessiz kalırken o darbeye, dünyada tek bir güçlü ses çıktı, o da Türkiye'den çıktı ve darbeyi şiddetle kınadık" diyen İşler, "Sayın Başbakanımız yapmış oldukları konuşmalarda ve o zamanki bakanlarımız ve milletvekillerimiz her platformda bu darbeyi şiddetle kınadılar. Darbeyi kınarken de ilkesel davrandık, yapmış olduğumuz konuşmalarda şunun altını çizdik; dedik ki, 'Biz Türkiye olarak darbelerden çok çekmiş bir milletiz. Darbelerin acısını görmüş ve her bir darbenin Türkiye'yi 10 sene, 20 sene geriye götürdüğünü yaşayarak öğrenmiş bir milletiz. Bundan dolayı, ilkesel olarak darbelere karşı çıktık ve kendimiz için istemediğimiz bir şeyi Mısırlı kardeşlerimiz için de istememiz söz konusu değil.' Ondan dolayı o gün o onurlu duruşu sergiledik ve bugüne kadar da bu tavrımızı devam ettirdik Fakat, o gün sessiz kalan medeni dünyadan destek alan, cesaret alan darbeciler maalesef geri adım atacakları yerde sürekli ileri adım attılar ve Rabia ve El Nahta meydanlarında binlerce insanı dünyanın gözü önünde katlettiler. O zaman da yine kimsenin sesi çıkmadı. Yine en gür ses, en gür seda bizden çıktı, Türkiye'den çıktı, AK Parti hükümetinden çıktı, Sayın Başbakanımızdan çıktı" şeklinde konuştu.
Darbecilerin sadece öldürmekle yetinmediğini, ardından tutuklamalara başladığını anlatan İşler, "Darbeye maruz kalan Hürriyet ve Adalet Partisi ve Müslüman Kardeşler teşkilatının mensupları sorgusuz sualsiz tutuklandılar ve zindanlara atıldılar. Başta devrik Cumhurbaşkanı olmak üzere üst düzey yöneticilerin hepsi zindanlara atıldı ve göstermelik mahkemelerle, özellikle de yarım saat içerisinde otomatiğe bağlanmış olarak 529 idamın çıkmış olduğu o yargılamayı yine bütün dünya seyretti ama maalesef yine bütün dünya bu idam kararlarına da sessiz kaldı. Yine o zaman da idam kararlarını eleştiren yegane ses Türkiye'den çıktı, bizden çıktı" dedi.
"BU İDAMLARA KARŞI MÜCADELEMİZİ SÜRDÜRECEĞİZ"
Başbakan Erdoğan'ın 24 Mart 2014 tarihinde Keçiören'de yapmış olduğu mitingde yaptığı konuşmayı hatırlatan İşler, "Batı dünyasına şöyle seslenmişti, 'Bak, 529 idam kararı. Ey Batı, neredesin, sesin niye çıkmıyor? Hani Avrupa Birliği'nde idam kalkmıştı, niye sesin çıkmıyor? 529 idam, kimi öldürdü bunlar, silahlı mı yakaladın bunları? Diyorum ki, zalimler için yaşasın cehennem' şeklinde Sayın Başbakanımızın eleştirileri olmuştu. Mısır'da bütün dünyanın gözü önünde televizyonlarda canlı yayında katliamlar yaşandı. Bu katliamlara yegane ses çıkaran biziz. O zaman sizler bizi eleştirdiniz. 'Rabia işaretini yaptınız' diye bizi meydanlarda eleştirdiler. Hatta 'Mısır'da bir genç kız öldü diye ağlıyor' diye Sayın Başbakanımızı eleştirdiler. Dolayısıyla biz zulüm neredeyse oraya her zaman sesimizi yükselttik, bundan sonra da yükseltmeye devam edeceğiz. Bu idamları da onaylamıyoruz. Bu idamlara karşı da mücadelemizi sürdüreceğiz arkadaşlar" diye konuştu.
İşler, konuşmasında şunları kaydetti:
"Güzel bir gelişme olarak Mısır-Türkiye Parlamentolararası Dostluk Grubu Başkanımız ve Grup Başkan Vekilimiz Sayın Mahir Ünal bir çalışma başlattı, grup başkan vekilleriyle de görüşüyorlar. Bu konuda Mısır'daki idam kararlarını eleştiren, kınayan bir ortak deklarasyon için çaba başlattılar. Umarım, inşallah bu çaba sonuçlanır ve bu konuda ortak bir deklarasyon yayınlanır. Bu da şu anlama gelecektir: Geçmişte darbelerden çok çekmiş, birkaç kez darbeye maruz kalmış, darbe dolayısıyla kapısına kilit vurulmuş Parlamentonun sesinin gür çıkması, ortak bir sesle bütün dünyaya seslenmesi ve bu haksız idam kararlarını kınaması, doğrusu, parlamentomuz için, Türkiye Cumhuriyeti için, demokrasimiz için bir onur kaynağı, bir şeref kaynağı, bir gurur kaynağı olacaktır diyorum." - ANKARA
Son Dakika › Politika › Hükümetten Mısır'daki İdam Kararlarına Sert Tepki - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?