"Gezi Parkı'nı yasa dışı eylem ve hedeflerine üst yapma arayışında olan illegal örgütlerin, marjinal odakların ve bölücü terör örgütü PKK'nın devlet-millet cepheleşmesini ve hukuk dışılığın yaygınlaşmasını çığırından çıkarmak maksadıyla uğraştığı gün gibi ortadadır"
-"Yurdumuzun dört bir yanında, demokratik hakkının peşinde olan kardeşlerimizin arasına sızarak duyguları ve heyecanları kışkırtmayı amaçlayan kabus senaryosunun karanlık faillerine izin vermemek çok önemlidir"
Bahçeli, partisinin Merkez Yönetim Kurulu (MYK) ve İl Başkanları Toplantısı'nın ardından yaptığı yazılı açıklamada, Türkiye'nin olağanüstü gelişmelerin yaşandığı ve belirsizliklerin aşırı ölçüde ivme kazandığı bir tarih aralığından geçtiğini öne sürerek, bu ortamda parti yönetiminin bir araya geldiğini, ülke ve dünya gündemindeki sıcak ve öne çıkan konu başlıklarını görüştüğünü bildirdi.
Türkiye'nin en önemli meselesi olarak, Taksim Gezi Parkı merkezli cereyan eden hadiselerin bugünkü süreçte ön plana çıktığını belirten Bahçeli, "Bu çerçevede kaygı, korku ve kutuplaşmaların iyice keskinleştiği ve yönetilmesi zor bir noktaya doğru sürüklendiği görülmektedir. Başbakan Erdoğan'ın itici, intikamcı, iğneleyici, ithamcı, idareimaslahatçı ve ikircikli beyanları çok tehlikeli bir ortama davetiye çıkarmıştır" iddiasında bulundu.
Taksim Gezi Parkı'ndaki ağaçların kesilmesine, buraya Topçu Kışlası ve AVM yapılmasına karşı sergilenen güçlü itirazların, birden bire yatak değiştirerek şiddet ve nefretle dolu bir yöne kaymasının Başbakan Recep Tayyip Erdoğan tarafından iyi okunması ve yorumlanması gerektiğini kaydeden Bahçeli, "Ne var ki Başbakan Erdoğan'ın bu şuur, olgunluk ve ferasetle yollarını kesiştirdiğine dair bir belirti veya işaret henüz alınmamıştır" ifadesini kullandı.
Bahçeli, özel hayatını, dokunulmaz haklarını ve en temel insani kazanımlarını tehdit altında gören vatandaşların, "müdahaleci ve mütecaviz" hükümet politikalarına karşı seslerini yükselttiklerini ve tepkilerini ortaya koyduklarını iddia ederek, "Çevre hassasiyetinin tetiklediği, yeşili ve doğayı koruma kararlılığının uyandırdığı kişisel özgürlük arayışları, kimlik ve kişilik izharları elbette değerli, elbette muteber bir insani tutumdur. Hükümetin baskı, eziyet ve zorbalıklarına; her şeyi belirleme ve tayin etme saplantılarına; kimseyi dinlemeyen, anlamayan ve aldırmayan antidemokratik sapmalarına Taksim Gezi Parkı'ndan iyi bir cevap verilmiştir" görüşünü savundu.
-"Kabus senaryosunun karanlık faillerine izin vermemek çok önemlidir"
Demokratik haklarını masumane vasıtalarla savunmak amacıyla meydanları dolduranlar, düşüncelerini bu yollarla duyuranların gerekli mesajları verdiğini belirten Bahçeli, şöyle devam etti:
"Gezi Parkı eksenli hadiselerin bundan sonra sürmesi halinde, Türkiye için öngörülmesi, üstesinden gelinmesi ve telafisi çok zor olay ve provokasyonlara zemin ve saha açacağı tartışma götürmez bir gerçekliktir. Gezi Parkı'nı yasa dışı eylem ve hedeflerine üst yapma arayışında olan illegal örgütlerin, marjinal odakların ve bölücü terör örgütü PKK'nın devlet-millet cepheleşmesini ve hukuk dışılığın yaygınlaşmasını çığırından çıkarmak maksadıyla uğraştığı gün gibi ortadadır. Taksim başta olmak üzere, birçok eylem ve gösterinin yapıldığı yeri bölücü terörün önümüzdeki süreçte muhtemel isyan ve başkaldırısı için bir prova ve ön hazırlık olarak gördüğünü sorumluluk bilinci içinde incelemek, takip etmek ve buna yönelik tedbir geliştirmek gerekmektedir. Yurdumuzun dört bir yanında, demokratik hakkının peşinde olan kardeşlerimizin arasına sızarak duyguları ve heyecanları kışkırtmayı amaçlayan kabus senaryosunun karanlık faillerine izin vermemek çok önemlidir."
Başbakan ve Hükümetinin uygulamalarını protesto ederken daha büyük bir yanlışın, yanılgının ve yenilginin içine düşmekten kaçınmanın, yerli ve yabancı mihrakların eline koz vermekten uzak durmanın ihmal edilemeyecek bir milli görev olduğu uyarısında bulunan Bahçeli, uluslarası toplum nezdinde Taksim'in gündeme yerleşmesi ve değişik ülkelerin görüş açıklamalarının, işbirlikçileri bulunan derin bir komplonun devrede olduğunu gösterdiğini belirtti.
-"Olayların içinde yer almama irademizi kararlılıkla muhafaza ediyoruz"
Demokrasilerde iktidarların seçimle değişeceğine işaret eden Bahçeli, şiddet ve toplumsal başkaldırıyla sorunların kalıcı şekilde çözülemeyeceğini ve meselelerin üstesinden gelinemeyeceğini vurguladı.
Bahçeli, "Başbakan Erdoğan hala gelişmeleri anlayamamış, tepkileri fark edememiş ve rest çekerek vaziyeti kurtarmaya yönelmiştir. Tunus'tan dönüşünde İstanbul Havalimanı'nda yaptığı konuşmada kullandığı üslup yine keskin, yine tehlikeli ve yine hoşgörüsüz olmuştur. Başbakan'ı karşılamaya giden kalabalıkların gece yarısı attığı sloganlar, yaptıkları tezahüratlar tam bir saflaşmanın ve düşman kamplarına ayrılmanın ürünüdür. Başbakan Erdoğan'ın küçümseyici dili, sırtını dayadığı faiz lobisine birden bire saldırması; tencere, tava çalan vatandaşlarımızı aşağılaması ve Taksim'deki projelerden vazgeçmeyeceğini diklenerek duyurması Türkiye'yi ucu açık ve tahmini mümkün olmayan boğuşmalara götürme riski taşımaktadır" iddiasında bulundu.
Erdoğan'ın itidalli ve yatıştırıcı bir üsluptan uzak durması halinde Türkiye'nin normale dönemeyeceğini savunan Bahçeli, "Erdoğan zafer kazanmış komutan edasıyla konuşmamalı" ifadesini kullandı.
Bahçeli, parti olarak meşruiyet sınırlarında kalan gösterilere ve tepkilere saygı duymakla birlikte çatışma ortamına çekilmemek için olayların içinde yer almama iradelerini kararlılıkla muhafaza ettiklerini kaydetti. - Ankara
Son Dakika › Politika › MHP Genel Başkanı Bahçeli Açıklaması - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?