Sağlık Bakanı Müezzinoğlu, Gazetecilerle Bir Araya Geldi

Sağlık Bakanı Mehmet Müezzinoğlu, "Sağlıkta hizmete ulaşımın bu kadar kolaylaştığı bir süreçte, sağlıkta şiddetin de gündeme gelmesi açıkçası bizi yoruyor, üzüyor ve yer yer rencide de oluyoruz" dedi.

Müezzinoğlu, İstanbul Ticaret Odası'nda basın mensuplarıyla bir araya gelerek, gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu.

AK Parti iktidarları dönemine bakıldığında sağlıkta dönüşüm projesiyle önemli bir mesafe katedildiğini belirten Müezzinoğlu, bu konuda dünyada örnek gösterildiklerini söyledi.

Müezzinoğlu, 75 milyon vatandaşın sağlığa hakkaniyetli ulaşması adına önemli mesafeler alındığına vurgu yaparak, sağlık alanındaki yeni dinamik gelişmeleri, vatandaşın hizmetine sunmak için yakından takip ettiklerini ifade etti.

Zaman zaman sıkıntılar ve zorluklarla da karşılaştıklarını anlatan Müezzinoğlu, şunları kaydetti:

"Özellikle bizi en çok üzen ve yaralayan sağlıkta hizmete ulaşımın bu kadar kolaylaştığı bir süreçte sağlıkta şiddetin de gündeme gelmesi açıkçası bizi yoruyor, üzüyor ve yer yer rencide de oluyoruz. Bu anlamda özellikle 75 milyon ülke insanımızdan en zor anında kendi can sağlığını eşinin çocuklarının sağlığını teslim ettikleri hekimlerimize ve sağlık çalışanlarına sahip çıkmaları adına toplumsal bir bilince, duyarlılığa ihtiyacımız var."

Bakan Müezzinoğlu, vatandaşların şiddet ortamına bakışlarıyla bile bir duruş sergilemeleri durumunda, bu yöndeki olayların önünde bariyer oluşturulabileceğini dile getirdi.

Yasal düzenlemelerin bu çerçevede torba kanun içerisinde olduğunu ve Adalet Bakanı ile daha farklı neler yapılabileceği noktasında görüşmeler yaptıklarını anımsatan Müezzinoğlu, "İnanıyorum ki hekime ve sağlık çalışanına şiddeti normal bir sokak kavgası gibi algılamak değil bir can sağlığına, halk sağlığına hizmet veren ve buradaki bir aksamanın bedelini onlarca yüzlerce vatandaşımızın bedel olarak çektiği bir değerlendirme olarak görüp, hukuki süreçlerin de hem daha çok caydırıcı hem de daha dinamik olmasını sağlamak için gayret göstereceğiz" diye konuştu.

-Aile hekimliği

Müezzinoğlu, geride bıraktığı süreçteki önemli gelişmelerden birinin ise aile hekimliğinin kurulması olduğunu kaydetti.

Aile hekimliği ve koruyucu halk sağlığını, önümüzdeki süreçte çok daha güçlü hale getirebilmek için çalışacaklarını vurgulayan Müezzinoğlu, şöyle devam etti:

"Biz hastalandıktan sonra en ideal tedavileri mutlaka toplumun istifadesine sunmalıyız. Ama birinci önceliğimiz de hastalanmayan veya sağlıklı bir toplumu gerek bilinçlendirme, gerekse o anlamda ona destek verme adına aile hekimliği kurumumuzu daha da güçlendirerek, ailenin sağlıkla ilgili tüm bilinçlendirmelerinde tüm danışmanlık hizmetlerinde çok daha dinamik, aktif değerlendirmeyi düşünüyoruz."

Bakan Müezzinoğlu, akılcı ilaç uygulamasını da başlattıklarını anımsatarak, önümüzdeki dönemde bu konunun çok daha verimli hale geleceğine inandığını söyledi.

Müezzinoğlu, şunları kaydetti:

"O nedenle hastalarımızı, özellikle anneleri çocuklarının sağlık sorunlarında bilinçli ilaç kullanma hele hele ateş düşürücü, ağrı kesici ve antibiyotiklerdeki duyarlılığımızı çok daha iyi noktaya, bilinçli noktaya getirmeyi hedefliyoruz. Çünkü 'bir antibiyotik bile yazmadı' cümlesi yerine 'ya doktor bey antibiyotik gerekli mi', 'bir ateş düşürücü bile yazmadı' yerine, 'ateş düşürücüyü hangi koşullarda kullanabilmeliyim ne zamana kadar durabilmeliyim' bilinçlenmesini sağlamazsak… Dolayısıyla koruyucu halk sağlığında,hekimden ve ilaçtan istifadenin daha bilinçli hale taşınması adına önümüzdeki dönemde yoğun çalışmalar yapacağız."

-Şehir hastaneleri

Müezzinoğlu, 12 Eylül'de saat 14.00'te Haliç Kongre Merkezi'ndeki törende, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın da katılımıyla kamu özel işbirliği çerçevesinde, 22 bin yatak kapasiteli 16 büyükşehir hastanesi sözleşmelerinin imzalanacağını dile getirdi.

Bu hastanelerden bir kısmının temelinin atıldığını anlatan Müezzinoğlu, bu yıl sonu itibarıyla 16 şehir hastanesinin temelinin atılması çalışmalarını tamamlamayı planladıklarını kaydetti.

Müezzinoğlu, şehir hastanelerinin Türkiye'nin sağlığını çok daha farklı bir noktaya taşıyacağına inandığını belirterek, konuşmasını şöyle sürdürdü:

"Anadolu yakasında Sancaktepe'deki şehir hastane projesi de bunların çok daha ötesinde. Uluslararası araştırmaların laboratuvarı, Ar-Ge merkezinin olduğu dünyada marka değeri olacak bir proje üzerinde çalışıyoruz. Sancaktepe'deki projemiz çok daha farklı bir merkez olacak onun proje çalışmaları henüz tamamlanmadı. Hastalarımızı tedavi etmede idealin peşinde koşarken, toplumumuzun hastalanmaması veya sağlıklı yaşamıyla ilgili önemli bir alanı çok daha güçlü bir sürede götürmeyi hedefliyoruz."

Türkiye'nin ilaç sanayinde ve tıbbi teknolojide artık kendi marka değerini oluşturabilen ve bölgeye ihracat yapabilecek noktaya gelmesi gerektiğini dile getiren Müezzinoğlu, önümüzdeki dönemin en önemli alanlarından birinin de bu alan alacağını belirtti.

Bu konuda stratejik destek vereceklerini vurgulayan Müezzinoğlu, "Yalnız 75 milyon olarak zaten bu anlamda ciddi düzeyde ithalatımız var. Bir ürünümüzü toplumumuzun istifadesine sunuyoruz. Dolayısıyla da burada üreten noktada da olmalıyız. Marka değeri oluşturabilen bir noktada olmalıyız. Biz bölgemizde Türkiye'yi sağlık alanı ve sağlık ürünleri alanlarında öncü noktaya taşıyabilelim. Bunun stratejik çalışmalarını yapıyoruz. İnşallah önümüzdeki dönemde bunun stratejik planlamalarını kamuoyuyla veya muhataplarımızla karar aşamasına veya uygulama aşamasına geçireceğiz" ifadelerini kullandı.

Müezzinoğlu, ülkenin sağlık turizminde şu anda gelinmesi gereken noktanın çok daha gerisinde olunduğunu belirterek, sağlıkta serbest bölge ve sağlık turizminden alınması gereken pay konusunda da önemli atılımlar yapılması gerektiğine inandığını dile getirdi.

- İstanbul