Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ), sel felaketinin yaşandığı Libya'nın doğusunda hastalıkların tespit edilmesi ve salgınların önlenmesine odaklanıldığını bildirdi.
DSÖ Sözcüsü Margaret Harris, Libya'daki sağlık durumuna ilişkin AA muhabirine değerlendirmelerde bulundu.
Selin vurduğu Libya'nın doğusunda sağlık açısından en önemli endişenin temiz suya ulaşım olduğunu belirten Harris, felaketzedelerin bulunduğu yerlerde temel sağlık hizmetine erişimin önemine işaret etti.
Harris, "Olası gıda ve su kaynaklı hastalıkları önlemek ve kontrol etmek için erken uyarı ve gözetim sistemlerinin güçlendirilmesi gerekiyor. Çünkü insanlar sel sonrası her türlü gıdayı tüketiyor ve bunların bulaşıcı hastalıkları yayma potansiyeli bulunuyor. Yapmamız gereken büyük iş, her şeyden önce insanların mümkün olduğu kadar güvenli yiyecek ve suya erişimini sağlamaktır. Ayrıca herhangi bir olası salgını mümkün olan en kısa sürede tespit etmemiz ve durdurmamız gerekiyor." dedi.
Felaketzedelere kullandıkları suyun kaynağını bilmeleri yönünde çağrıda bulunduklarını kaydeden Harris, bölgeye su arıtma tabletleri de gönderdiklerini ve sularda hala "kirlilik ve zehirli kimyasal madde" şüphesi olduğunu vurguladı.
"Hastalıkların tespit edilmesi ve olası salgınların önlenmesine odaklanıyoruz"
DSÖ'nün Libya'da selden etkilenen bölgelere 29 ton ilaç ve tıbbi ekipman ulaştırdığını bildiren Harris, "Şu anda hastalıkların tespit edilmesine ve olası salgınların önlenmesine odaklanıyoruz. Libya Ulusal Hastalık Kontrol Merkezi, çocuklar dahil 155 kişide ishal vakası rapor etti. Özellikle temiz su, hijyen ve sanitasyona erişim olmadığında durumun kötüleşme olasılığı daha da yüksek. Büyük bir salgın ve kayıp yaşamamak için başlangıçta bunların sağlanmasına odaklanmamız gerekiyor. Libya'da daha iyi bir sağlık sistemini yeniden inşa etmek için çalışmalıyız." şeklinde konuştu.
Felaketin etkilediği bölgelerde aşılamanın da göz ardı edilmemesi gerektiğini dile getiren Harris, özellikle çocukların kızamık ve difteri gibi ölümcül hastalıklardan korunması için aşının hayati önem taşıdığını anlattı.
Harris, büyük bir travma geçiren Libya'daki insanlara psikolojik destek sağlamanın da önemli olduğuna işaret etti.
"Felaketten önce de bölgede çok büyük insani ihtiyaçlar vardı"
Felaketten bölgedeki hastanelerin de etkilediğini belirten Harris, "Felaketten önce de bölgede çok büyük insani ihtiyaçlar vardı ve hastanelerin yarısı tam kapasite hizmet vermiyordu. Çünkü bu hastanelerin yeterli tıbbi malzemesi ve sağlık personeli yoktu. Şu anda bölgedeki hastanelerin ihtiyaçları daha da arttı ve çok sayıda hastane yıkıldı. Felaketzedelerin bulunduğu bölgelerin mümkün olduğunca yakınına sahra hastaneleri kuruyoruz ve acil sağlık ekiplerini görevlendiriyoruz." şeklinde bilgi verdi.
Bu gibi acil durumlarda ölü ve kayıp sayısının tespit edilmesinin zor olduğuna dikkati çeken Harris, bu nedenle Kızılhaç Kızılay Dernekleri Federasyonu (IFRC) yetkililerine ölen kişilerin kimliğinin belirlenmesi, onların güvenli ve onurlu bir şekilde defnedilmesi için uyarıda bulunduklarını kaydetti.
Harris, "Cesedi bulunan kişiler kimlik taşımıyor olabiliyor ve bu nedenle adını bilemeyebilirsiniz. Mümkün olduğu kadar bu kişilerle ilgili bilgi toplanmalı. Bazılarının DNA örneklerinin alındığını görüyoruz ve böylece kim oldukları hakkında fikir sahibi olabiliyorsunuz. Eninde sonunda (ölü sayısıyla ilgili) net rakamlara ulaşacağız ancak şu aşamada rakamların elde edilmesini beklemeliyiz." diye konuştu.
Son birkaç günde ulusal ve uluslararası ekipler tarafından 450 kişinin kurtarıldığı bilgisini paylaşan Harris, kayıpların bulunmaya devam ettiğini ve bunun önemli bir gelişme olduğunu söyledi.
"Ölü ve kayıp kişi sayısını elde etme konusunda sorun yaşamıyoruz"
Ölü ve kayıp kişi sayısının bildirilmesiyle ilgili sürecin yavaş işlediğini ifade eden Harris, Libyalı yetkililerinin de ölenlerin kimliklerinin teşhisi konusunda yoğun çaba harcadıklarını anlattı.
DSÖ Sözcüsü Harris, Libya'da ölü ve kayıp sayısının yerel makamlardan elde etme konusunda bir sorun yaşamadıklarını ve iş birliği içinde çalıştıklarını dile getirdi.
Harris, Libya'daki sel felaketiyle ilgili yerel ortaklarından aldıkları verilere göre, 3998 kişinin yaşamını yitirdiğini ve 9 binden fazla kişinin halen kayıp olduğunu bildirdi.
Libya'daki sel felaketi
Orta Akdeniz'de etkili olan ve 10 Eylül'de Libya'nın doğusunu vuran "Daniel" fırtınası, Bingazi, Beyda, Merc, Suse ve Derne kentlerinde sel felaketine neden olmuştu.
Ulusal Birlik Hükümeti Başbakanı Abdulhamid Dibeybe, sel felaketi nedeniyle 11 Eylül'de ülke genelinde 3 günlük yas ilan etmiş, Libya Başkanlık Konseyi de kardeş ülkelere ve uluslararası kurumlara sel felaketinden zarar gören bölgeler için yardım çağrısında bulunmuştu.
Son Dakika › Sağlık › DSÖ: Libya'da hastalıkların tespiti ve salgınların önlenmesine odaklanılıyor - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?