Arka Alan Kalitesi Maçı Belirledi

Semih'ten örnek hareket

Maç öncesinde Galatasaray'ın tipik iç saha maç başlangıcı bekleniyordu. Beşiktaş'ın sorunlu, organizasyonu zayıf ve eksik arka dörtlüsüne yapılacak baskı, erken bir golle maçı ele almaya uygundu. Drogba'yla boğuşacak fizik kalitede stoperi olmayan Beşiktaş için yüksek toplar kabus olabilirdi ama Fildişili yıldız sanki ruhen sahada değildi ve Necip Uysal'ın sağ bek performansı soru işaretiydi.

Diğer yanda ise Beşiktaş'ın kırılgan oyuncularının psikolojisi ve hafta içi tek idmana çıkan Oğuzhan'ın durumu önemliydi. Pas - koşu oyunu ve kontra ataklar, Ceyhun'u derinde oynatıp bekleri ileri iten rakibe karşı iyi bir silah gibi görünüyordu. Ancak Beşiktaş, bazı oyuncularından beklediği katkıyı alamadı.

Savunma tandeminde yabancı oyuncu kullanmayan Roberto Mancini, Ceyhun'un epey savunmaya yakın oynadığı ve Almeida'yla ilk toplara çıktığı bir 4-3-3 kurgulamıştı. Bekler çok önde, oyun merkezden kuruluyordu. Slaven Bilic ise 4-2-3-1'le dizilen standart takım tertibinde tek bir değişikliğe gitmişti. Necip'i sağ beke çekip, ondan Sneijder'e yakın olmasını, ortaya yaklaşsa bile ona sıkı şekilde basma görevi vermişti. Bu görev, maçın 19. dakikasında Sneijder - Telles üzerinden bir hücum seti getirdi ev sahibine ancak o dakikada ve ondan sonra buradan bir aksiyon üretilemedi.

Bilic kaçan 3 puana üzüldü!

Beşiktaş erkenden iyi

Oysa Beşiktaş dersini iyi çalışmış görünüyordu. Orta sahada Veli ve Atiba ile Galatasaray'ın nispeten önde oynayan Melo - Selçuk ikilisine epey sıkı bastılar. Henüz 25. dakikada dördüncü kez faul yapan Veli kartın sınırından dönerken, Beşiktaş topla oynamada rakibinin gerisine düşmüyordu. Orta sahada top kazanma amaçlı planın ikinci adımı, bekleri oldukça ileri iten Galatasaray'ın kenarlarda bıraktığı alanlara ters toplar atmaktı. Kontra toplarda ilk seçenek derine Almeida'ya oynamak iken, biraz daha sete yaklaşıldığında bilhassa Gökhan'a çok sayıda çapraz top atıldı. Beşiktaş oyun kurduğunda ise sola doğru Almeida'ya yüksek oynadılar, nitekim dakika 30 olduğunda Galatasaray savunmasındaki Semih ile Hakan stoperdeki yerlerini değiştirdiler.

Taktik olarak başarılı görünen Beşiktaş, bilhassa bu maçlarda kritik işler yapan oyuncusu Olcay'dan katkı alamadı. Psikolojik olarak iyi görünmeyen 7 gollü forvet, iyi anlaştığı Oğuzhan ile yalnızca birkaç kez al - ver yapabildi. Fizik olarak iyi durumda olan Oğuzhan ise ilk yarım saatin ardından neredeyse oyundan koptu.

Veysel vs. Dany

Maçın değiştiren, Galatasaray'ın duran top destekli ve düşük yoğunluklu baskısında Veysel Sarı'nın aklı ile Dany'nin anlamsız hamlesi oldu. Kazanılan penaltıyı gole çeviren Selçuk, 37. dakikadan sonra ipleri Galatasaray'ın eline geçirdi. Bekler artık biraz geri geldi, Ceyhun iyiden iyiye kalabalık için süpürücülük yapmaya başladı. Bir süre sonra ona ihtiyaç kalmayınca oyuna giren Yekta ile dinamizm artısı sağlandı ve Galatasaray, ipleri daha da sıkıştırarak Beşiktaş'ın oyunu hızlandırmasını izin vermedi.

"Kazanmayı sonuna kadar hak ettik"

Yine de ikinci devre başında fahiş hata sonucu elde edilen pozisyonda Almeida'nın şutu, Beşiktaş'a istediği skor fırsatını getirmişti. Ancak bu aksiyondan sonra Galatasaray oyunu kilitledi. Fernandes hamlesi kar etmedi, son bölümde Bilic ayrıca Ömer Şişmanoğlu ile birlikte Motta'yı ileri yollayıp 3-5-2'ye dönse de Mancini oyuna ekstra stoperi sokup işi bitirdi. İkinci devre Tolga'nın yerine oyuna giren kaleci Cenk'in sakatlığı ile oyunun atmosferi iyiden iyiye dağıldı ve maç, iyi niyet içerisinde bitti.

Galatasaray avantajı geri aldı

Maç boyu düşük tempoda oynayan, yetenekli oyuncuların ritim bulmasının mümkün olmadığı bir maç oldu. Başarılı bir ilk yarı oynayan Beşiktaş'ın arka alanındaki kalite zafiyeti skoru belirledi, rakibinin iyi reaksiyonuna arka alanı daha güçlü şekilde organize eden Mancini maçtan istediği aldı. Hafta içi oynanacak Chelsea maçı öncesinde aşırı efor sarf etmeden kazanılmış bir 3 puan, kesinlikle ideal iş.

Seyir zevki adına bir şey vermeyen bu derbiden geriye Galatasaray'ın üç puanının yanı sıra son yılların en centilmen derbisi ve Semih Kaya'nın takdiri hak eden çarpıcı davranışı kaldı. Böylelikle Galatasaray, kaybettiği avantajı rakibinden geri aldı.