Beşiktaş'ın sezon sonu sözleşmesi bitecek olan Cenk Tosun'u kadrosuna katması, bir diğer ezeli rakip Galatasaray'ın ise tıpkı Cenk gibi sezon sonu kontratı bitecek olan Veysel Sarı'yı bonservis bedelinin çok altında bir miktara transfer etmesi transferin son günlerinde tüm gözleri Fenerbahçe'ye çevirmişti.
Emenike ve Webo'nun sakatlıkları, Semih'in Antalyaspor'a satılması ve Yobo'nun kiralanmasının ardından boşalan yabancı kontenjanı sarı lacivertli taraftarları transfer beklentisine sokarken, Fenerbahçe uzun bir aradan sonra ilk kez ara transfer dönemini boş geçti.
Eskişehirspor'un Tarık ve Veysel'i kadro dışı bırakmasının ardından Cenk'in Beşiktaş'a transferiyle gündeme gelen bonservisi elinde olan oyuncuların transferi, Fenerbahçe'nin karnesinin pek de iyi olduğu bir alan değil.
Sözleşmesi biten oyuncu havuzundan, sezon başında Samuel Holmen ile anlaşan Fenerbahçe İsveçli oyuncudan sezonun geri kalanında istediği verimi alamadı. Geçen sezon başında Beşiktaş'tan ayrılan Egemen'i transfer eden Fenerbahçe, bu sezon sergilediği performansla takımın en önemli oyuncularından biri haline dönüşen tecrübeli stoperi kadrosuna herhangi bir bonservis bedeli ödemeden katmıştı.
Bonservisi elinde oyunculardan bu sezon Holmen'e, geçen sezonsa Egemen'e imza attıran Fenerbahçe, 2011-2012 sezonunda Trabzonspor ile sözleşmesi biten Selçuk İnan'ı ezeli rakibi Galatasaray'a kaptırmıştı. Selçuk'un Galatasaray'a henüz ilk sezonunda yaptığı 13 gol 15 asistliklik katkı Fenerbahçe'nin belki de iki şampiyonluğu kaybetmesine neden olmuştu.
2007 yılındaki Roberto Carlos transferinden bu yana yurt dışından bonservisi elinde oyuncu transferi yapmıyor Fenerbahçe. Bu süreçte Süper Lig'de tek 90 dakikası olmayan Krasic'e 7 milyon Euro bonservis bedeli ödenşrken, ezeli rakip Galatasaray önce Johan Elmander'i ardından da Didier Drogba'yı bonservis bedeli olmadan transfer etti.
Şampiyonlar Ligi'nden gelen men sonrası ekonomik olarak zor bir dönem geçiren sarı lacivertli takımın, önümüzdeki sezon hayata geçecek olan 5+0+3 kuralı da göz önünde bulundurulunca Cenk Tosun transferini gerçekleştirememesi büyük bir kayıp. Gurbetçi futbolcunun futbol gibi, başarının bir çok değişkene bağlı olduğu bir oyunda yeni takımında başarı garantisi elbette yok ama herhangi bir bedel ödenmeden kadroya katılması başarısızlık riskini minimuma indiren bir faktör.
Euro'nun 3 liraya dayandığı günlerde 7 milyon Euro bonservis, 2.3 milyon Euro yıllık ücret ödenen Krasic'in maliyeti yeni parayla 49 milyon, benim gibi yeni para birimimize hala alışamayanlar içinse tam 49 trilyonu bulmuş durumda. Fenerbahçe için ekonomik anlamda durum buyken, alınıp oynarsa katkı verecek oynamazsa herhangi bir kayıp yaşatmayacak ya tutarsa transferlerine yönelmek kulübün geleceği açısından daha ferah günler yaratabilir.
2007 yılında Arthur Zico tercihini anlatırken, " Capello'ya yıllık 5 milyon Euro verir getiririz ama işler iyi gitmezse tazminatın altından kalkamayız" diyerek bu konularda ne kadar hassas olduğunu ifade eden Aziz Yıldırım'ın bu konularda ne kadar hassas olduğu az çok tahmin edilebilir bir durum. Hal böyleyken sarı lacivertli takımın sözleşmesi biten oyuncuların transferinde daha hassas olmasını beklemek de taraftarlar açısından son derece normal.
Son Dakika › Spor › Cenk, Carlos ve Fenerbahçe'nin Transfer Politikası - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?