Yeni adı ile Tekden Denizlispor Türk futbol tarihinin son dönemlerde en fazla "olağanüstü kongre" yapan kulübü olarak dikkatimizi çekmekte. Ara transfer dönemi öncesi serbest kalabilmek adına federasyona başvuran futbolcular, o esnada yönetimi yeni devralmış ve futbolcunun serbest kalmasına saatler kala bankaya alacağını yatıran yeni başkan, kamp yapılan otelde saatler süren pazarlıklar ve sözler... Tekden Denizlispor'u kısaca bu şekilde özetleyebiliriz.
İşler bu karmaşık düzende yürüyünce haliyle futbol meselesi de tam anlamı ile çözülebilmiş değil. 2013-2014 sezonuna başlarken transfer edilen 18 oyuncunun yanı sıra kiralık olarak gidenler hariç takımdan ayrılan 20 futbolcu. Kaldı ki bu rakamlar hemen hemen her sene bu seviyede... Haliyle bu sistemsizlik içerisinde puantaj ve sistem olarak Tekden Denizlispor'dan ligi domine edecek bir kurgu beklemek de olası değil.
Oysa geçen sezon devre arası Çaykur Rizespor ve Kasımpaşa'ya gönderdiği Erhan Kartal ve Oğuzhan Berber ile ümit ışığı belirtmişti. Bir öncesinde transfer gündemini meşgul eden Recep Niyaz'ı da hatırlıyoruz ama anlaşılan Denizli'de yaşayan ve Denizlispor'u yönetmeye talip olanlar bu alt yapı hadisesine vakıf değiller. Akilane ve ortak (yönetim ve teknik adam) yürütülen bir planlama ile Denizlispor bu lige hükümran olan bir yapıya orta vadede kavuşabilir. Ahmet Cebe, Emin Aladağ, Güray Vural, Çağlar Birinci, Erhan Kartal yakın geçmiş dönemde Denizlispor'da oynayıp şu an halen süper ligde olan oyuncular. Ufukhan Bayraktar'dan başlayıp İsmail Şahmalı'na kadar olan upuzun bir liste ise PTT 1. lig ile ikinci ve üçüncü lig kategorilerini beslemekte.
Bu bilgiler eşliğinde neler yapılabileceğini irdeleyebiliriz. Doğan görünümlü Şahin misali Ümit Turmuş görünümlü Yusuf Şimşek yönetimindeki Tekden Denizlispor öncelikle iç saha karnesini pekiyi olmasa bile iyi seviyesine getirmeli. Yusuf Şimşek döneminde dış sahada 12 puan toplayan Denizlispor iç sahada ise sadece 2 puan toplayabildi. Bu işte terslik oyun yapıları kadar maç içi değişken senaryolarla da açıklanabilir. Deplasmanda alınan galibiyetlerde Denizlispor'un oyun planı kadar rakip kadro kalitesi ve anlık savurganlıklar da pay sahibi.
Gelecek planı yapılmadan kısa vadede başarılı olmak zorunda kalınan sistemde teknik direktörlerde haliyle kendilerini başarılı kılabilecek kurguyu arıyorlar. Denizlispor'un zaafları da işte bu noktada ortaya çıkmakta. Denizlispor'un yaşam pınarı tandemi ve tandemde en önemli oyuncusu da şu an Mehmet Cansın Çiçek. Geçen sezon Fenerbahçe'den kiralık olarak gelen Berkay Can Değirmencioğlu katkısıylada hayata tutunan ekip bu sene de Mehmet Cansın Çiçek ile aynı tutunmayı sağlamak zorunda. Mehmet Cansın Saşa ve Simaç ile eşleştirilebilir lakin Saşa-Simaç ikilisinin oynadığı her maçta dikine pas atabilen ekiplere karşı son maçta düştükleri duruma düşerler. Ekibin bir diğer gereksinimi de ekibi maçta tutmaya çalışan Kahe'ye bazen bir futbolcunun eklenmesi. Denizlispor saha içi moral direnci de yüksek olan veya anında direnci düşmeyen oyuncularla oynamak zorunda. Ahmet Arı, Gaziantepspor'da oynadığı zaman dilimini uzun zamandır aratmakta. Son maçın 34 veya 35.dakikasında yaptığı laubali vuruş Ahmet'in müsabakalara olan yaklaşımını da ortaya çıkarmakta. Burada bu örneği esasında Ahmet'in de direnç sağlayan oyuncu olması gerektiğini ve isterse bu işi yapabileceğini belirtmek için yazıyorum.
Eğer takım içinde ağabeyler ipleri eline alır ise işte o zaman bizler de Denizlispor'un genç elemanlarını daha dikkatle izleyip konuşmaya, gerekir ise sorgulamaya (eleştiri değil sorgulama betimlemesini tercih ediyorum) başlayabiliriz. 2012-2013 sezonu öncesi Ege Tsyd turnuvası kapsamında izlemeye başladığımız ve aşırı özgüveni hariç yeteneklerinden hiç şüphe etmediğim kaleci Ozan Evrim Özenç, Fenerbahçe'de yetişip Giresunspor'da süre aldıktan sonra Denizlispor'da formayı bırakmayan Ömer Kandemir, Bursaspor'dan gelen Barış Örücü, Eskişehirspor'dan kiralanan Serdar Dursun (geçen sene Şanlıurfa macerası tatsız geçmişti ) ve henüz süre alamayan oyuncular bu takımın nüvesini oluşturabilecek kalitedeler.
Yusuf Şimşek'in öncelikli tercihi iç saha-dış saha ayrımı yapmadan belirli bir şablonu ekibine oturtması olmalı. Evet, saha içine bakıldığı zaman rakamsal ifadelerle " 4-2-3-1 ve sair" etiketini yapıştırabilirsiniz ama tercih edilen oyuncuya göre de o kurgu bambaşka oyun içi durumları da beraberinde getirir. Bu sebepten 9 kişilik ana kadro üstünde belki bazı oynamalar müsabakaya göre yapılabilir. Yaklaşık 6 ila 8 maç önceki denemelerin sonlandırılması veya ısrar edilmesi ile zemin sağlama alınabilir. Üçlü defans ve bu defans yerleşimine göre planlanan kurgularla da fazla sayılabilecek şekilde oyuncu denemeleri olmuş ve ortaya analı-kızlı çorba görüntüsü çıkmıştı.
Müsabaka oynanmadan geçirilen bu haftada Yusuf Şimşek ve ekibi öncelikli olarak bu kurgu üzerinde kafa yoracaklardır. Kafaları kurcalayan esas konu devre arası transfer dönemi. Yusuf Şimşek'in "menajer-futbolcu" Turgutluspor dönemi transfer olarak parlak lakin sıralama olarak hayli hayal kırıklığı yaratmıştı. Umarım eldeki kadro çerçevesinde planlama yapılır.
Son Dakika › Spor › Denizli'de Ev Problemi - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?