Ding Dang Donk - Son Dakika
Spor

Ding Dang Donk

3 hamlede nakavt etti Beşiktaş Kasımpaşa'yı. Geçen hafta Gaziantepspor'u yenen siyah beyazlılar 40 dakikasını 10 kişi oynadığı maçta üst düzey bir mücadele sergileyerek Şampiyonluk yarışına ortak oldu.

12.02.2014 00:26

İki tarafında vasat başladığı maçta Beşiktaş ilk yarıda karşılaşmayı zihinsel anlamda bitirdi. Rakibine pozisyon dahi vermeyen Kara Kartal'da savunmada Franco ile Ersan ikilisi sırıtmadı. Orta sahada Fernandes'in yerine Oğuzhan oynarken, genç oyuncuya Atiba ile Veli eşlik etti. Mücadele gücü yüksek bu iki oyuncunun yardımıyla Oğuzhan kendine daha fazla alan buldu. Beşiktaş'a geldiği günden beri özellikle geri dönüşlerde sıkıntı yaşayan oyuncunun bu zaafını iyi analiz eden Slaven Bilic'i kutlamak gerekir. Her ne kadar Oğuzhan ilk yarıda maça damgasını vuracak bir hareket yapmasa da, eminim ki ilerleyen haftalarda bu kurgu devam ederse kendini daha efektif kullanacaktır.

Maçı koparan isim Veli Kavlak oldu. İlk golde Olcay'a verdiği pas muhteşemdi. Kasımpaşa savunmasının sağında oynayan genç Erhan'ın yerini bir an kaybettiğini gören Veli, akıl dolu bir pasla Olcay'ı ceza sahasının içinde topla buluşturdu. Bu dakikaya kadar Erhan'ı bir kez dahi geçemeyen Olcay, ayağına gelen ilk fırsatı çok iyi değerlendirdi ve kendi tabiriyle "muhteşem sol ayağının" yardımıyla topu Almeida'ya bıraktı ve gol geldi.

Beşiktaş ilk yarıda bulduğu bütün fırsatları değerlendirdi ve adeta bir realizim dersi verdi.

Bir Serdar Kurtuluş klasiği

Bir oyuncuyu kesinlikle bir maç üzerinden değerlendirmedim bugüne kadar. Geldiği günden beri de aynı şeyi tekrar ediyorum, yine soracağım. Beşiktaş, hangi akıl mantık çerçevesinde Serdar Kurtuluş'u ikinci kez alma gibi bir hata yaptı? Hayır benim anlamadığım, ilk oynadığı dönemde ne gibi bir artısını gördünüz Serdar'ın da şimdi katkı yapmasını bekliyorsunuz?

Geçen sezonun açık ara en iyi sağ beki Hilbert'i bedelsiz gönderip, (ki aslında bek değil bunu hepimiz ezberledik artık değil mi arkadaşlar?) yerine Serdar Kurtuluş'u getirmek de neyin nesi? Hilbert şimdi Şampiyonlar Ligi ikinci turunda mücadele ediyor. Beşiktaş ise dön dolaş aynı oyuncuyu buluyor, sanki Dünya üzerinde yerli sağ bek kalmamış gibi. Birbirinden gereksiz iki sarı kartla attırdı kendini Serdar Kurtuluş. Bilic hala Malocca'yı isteye dursun, kimsenin alacağı yok sanırım Malocca'yı.

Serdar'ın atılmasının ardından Atiba'yı o bölgeye çeken Bilic doğru bir tercih yaptı fakat takım eksik kalınca ileride tamamen izole kalan Gökhan Töre'nin yerine alternatif bir oyuncu düşünülebilirdi. Örneğin bu gibi durumlarda Oğuzhan'ı lateral olarak kullanıp sağ kanada çekmek ve Velinin yanına Fernandes'i tercih etmek mantıklı olabilirdi. Oğuzhan Arsenal alt yapısında da zaman zaman 4-4-2'inin sağında oynamıştı. Bu tercih savunmayı biraz olsun rahatlatır, takım 40 dakika boyunca direnmek zorunda kalmazdı.

Almeida-Holosko değişikliği

On kişi kaldıktan sonra mantıken Almeida tipide bir forvet işlevini yitiriyordu Beşiktaş adına. Slaven Bilic seçenekleri arasında Gökhan'ı oyunda tutmayı tercih etti ve üçüncü bölgeyii tamamen açık alanları seven ve bu tip dengesiz savunmalara karşı etkili olan Holosko'ya bıraktı. Bu dakikadan sonra Olcay orta sahanın soluna biraz daha geriledi ve Motta'nın önünü kapatarak Kasımpaşa'nın o bölgeden ataklar geşiştirmesini engelledi. Kasımpaşa'nın sol kanadı o kadar etkisizdi ki, Gökhan Töre zaman zaman Holosko'nun yanına kaçarak hücum presine katkıda bile bulundu.

Bu taktiksel hamlelerle Beşiktaş Kasımpaşa'nın tehlikeli hücumlar organize etmesini engelledi ve çok güzel vakit geçirdi. Son on dakikaya girildiğinde yorulan Oğuzhan'ı çıkarıp Necip'i alan Hırvat teknik adam, kalan dakikalarda tavla tabiriyle bir kapı daha aldı ve Necip-Veli kilisiyle defansın önüne otobüsü çekti.

Beşiktaş sahada nerede durduğunu dahi unutan Kasımpaşalı oyuncuların zaaflarını iyi değerlendirerek çok önemli bir maç kazandı. Alınan galibiyet bir kenara dursun, takımın yaratıcılık anlamında Oğuzhan'ı geliştirip ona bir alternatif bulması şart. Oğuzhan ne yazık ki hala bütün bir sezon Siyah Beyazlıların hücumlarına yön verebilecek devamlılığa sahip değil.

Beşiktaş önemli bir üç puan kazandı ama genel anlamda futbolu istikbale matuf bir umut vermedi. Umarım sezon sonuna kadar bir iskelet oturtup gelecek sezon bunu zenginleştirirler.

Not: İlk maçın kahramanı Donk oynayacak durumdaysa ve sonradan oyuna girebiliyorsa, Şota neden Barış-Yalçın tandeminde ısrar etti çözemedim. Gekas'ın geçtiğimiz hafta sonu Hz. Mevlana gibi döne döne topu kurtarıp ikisinin arasından geçerek attığı gol geldi aklıma kadroları görünce. Uzun zamandır bu kadar sırıtan bir defans tandemi görmemiştim doğrusu. Sorunu o kadar uzakta aramamak lazım, bazen basit görünen tercihler bütün bir takımın aksamasına neden olur. Bu iki stoperin birbirinden kopuk olması bütün duran toplarda tehlike yarattı ve yaratmaya devam ediyor. Kasımpaşa baş aşağı kamikaze gibi çakılmaya doğru gidiyor.

Maçı izlerken aklıma geldi: Sizce Şota Trabzonla, Abdullah Avcı da Kasımpaşa'yla görüşüyor olabilir mi?

Kaynak: TotemSpor.Com

Sizin düşünceleriniz neler ?

    SonDakika.com'da yer alan yorumlar, kullanıcıların kişisel görüşlerini yansıtır ve sondakika.com'un editöryal politikası ile örtüşmeyebilir. Yorumların hukuki sorumluluğu tamamen yazarlarına aittir.

Advertisement