2. Uluslararası Türk-Ermeni İlişkileri ve Büyük Güçler Sempozyumu"

Atatürk Üniversitesi tarafından düzenlenen "2. Uluslararası Türk-Ermeni İlişkileri ve Büyük Güçler Sempozyumu"nun sonuç bildirgesi açıklandı.

Atatürk Üniversitesi Türk-Ermeni İlişkileri Araştırma Merkezi Müdürü Prof. Dr. Erol Kürkçüoğlu, Yanıkdere Şehitliği'nde düzenlenen törendeki konuşmasında, Sevk ve İskan Kanunu'nun 100. yılında, 8 ülkeden 15 yabancı bilim adamı ve Türkiye'deki 40 üniversiteden 120 bilim adamı ile "2. Uluslararası Türk-Ermeni İlişkileri ve Büyük Güçler Sempozyumu"nu düzenlediklerini söyledi.

"Türk-Ermeni İlişkileri ve Büyük Güçler" konusunun tarihi, sosyal, siyasi, ekonomik ve kültürel çalışmalara ilişkin bildirilerin ele alındığı ifade edilen sempozyumda, 15'i yabancı olmak üzere 135 akademisyenin katılımıyla 25 oturum yapıldığı ve 105 bildiri sunulduğu belirtildi.

Sempozyumun sonuç bildirgesinde, Birinci Dünya Savaşı'nda işgale uğramış ve çok sayıda şehit vermiş olan Erzurum'un böyle bir sempozyuma evsahipliği yapmasının özel bir anlam taşıdığı vurgulandı.

Bugün Güney Kafkasya'da barış, istikrar ve iyi komşuluk ilişkileri kurulmasında Ermenistan'dan kaynaklanan engel ve huzursuzluğun değerlendirildiği, yalnız Türkiye ve Ermenistan için değil, Güney Kafkasya'da da barış, güvenlik ve istikrar ortamının yaratılmasına katkıda bulunmanın amaçlandığı ifade edilen sonuç bildirgesinde, şunlar kaydedildi:

"Tarihi olaylar siyasete alet edilmeden, objektif bir şekilde, bilimsel açıdan ele alınmıştır. Ermenistan, yüz yıldır sürdüregeldiği karalama ve kötüleme kampanyasını artık sona erdirmeye, tarihi gerçeklerle yüzleşmeye, ortak acıları paylaşmaya, tüm komşularıyla bütün bölgenin huzur ve istikrarı için iyi komşuluk ilişkileri geliştirmeye davet edilmiştir.

Ulusal hafızaların çeliştiği ortamlarda, güvenilir ve ortak araştırmalar çerçevesinde adil hafızaya ulaşmak hedeflenmektedir. Bu çerçevede, Türkiye'nin 2005 yılında Ermenistan'a resmen önerdiği tarihçiler ve diğer uzmanlardan oluşacak bir komisyonun, tarihi sorunların çözümünde önemli bir araç olabileceği hatırlatılmıştır. Sempozyumda katılımcılar, yakın zamanda Ermenistan da dahil olmak üzere Güney Kafkasya'daki ülkelerden ve dünyanın diğer ülkelerinden bilim adamları ile de bir araya gelme ortak arzusunu beyan etmiştir."