Bakan Yıldırım 3. Köprüye İlişkin Soruları Yanıtladı

Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Binali Yıldırım, 3. köprünün inşa edilmesi sürecinde doğaya çok fazla tahribat vermemek adına büyük hassasiyet gösterdiklerini belirterek, "Kesilen ağaçların çok daha fazlası ya taşınacak ya da yerine dikim yapılacak. Zaten projenin bu kadar çok viyadükle yapılmasının sebebi de bu. Normal şartlarda bu kadar viyadük olmadan, yararak yolu yapabilirdik. Doğal yapıyı bozmamak için zor ve pahalı bir yöntem seçtik" dedi.

Temel atma töreni yarın gerçekleşecek 3. köprünün inşaat alanında incelemelerde bulunan Yıldırım, inceleme sonrası basın mensuplarının sorularını yanıtladı.

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın genelde temel atma törenlerine katılmadığını dile getiren Yıldırım, "Bu proje İstanbul için, Türkiye için, hatta dünya için büyük bir proje olduğundan temel atma törenine Başbakanımız da katılacak, sayın Cumhurbaşkanımız ve TBMM Başkanımız da katılacak" hatırlatmasını yaptı.

Köprünün hizmete girme tarihine ilişkin bir soru üzerine, Başbakan Erdoğan'ın yüklenici firmaya "daha erken bitir" çağrısında bulunabileceğine işaret eden Yıldırım, "Biz tarihi sözleşme şartlarına göre 3 yıl olarak belirledik. Yani işin başladığı tarihten itibaren 3 yıl. Ancak yarın temel atmada yükleniciye bir sürpriz yapılabilir. Öne çekme anlamında bir sürpriz olabilir" ifadelerini kullandı.

Diğer köprülerin bakımı

Boğaziçi köprüsünün bakım tarihleriyle ilgili bir soru üzerine Yıldırım, "Büyük bakıma yani askı kablolarının değiştirilmesi, ana taşıyıcıların elden geçirilmesine yönelik hazırlık çalışmalarımız büyük oranda tamamlandı. Arkadaşlarımız tüm hazırlıklarını yaptılar, ihalesini de yapacağız bu yıl içerisinde. Ancak işin fiilen başlaması Marmaray'ın devreye girmesinden sonra olacak.

Sebebi her ne kadar trafiği aksatmamak için iş planı hazırlanmış olsa da, kısmi etkilenme söz konusu olacağı için, orada Marmaray'dan sonra başlamayı uygun gördük. Yani 29 Ekim Marmaray'ın açılışıdır, ondan sonraki en uygun tarihte de birinci köprünün büyük bakım işini gerçekleştireceğiz" yanıtını verdi.

Harita üzerinden köprünün işleyiş biçimiyle ilgili bilgiler veren Yıldırım, Anadolu yakasında köprüden itibaren 5 kilometre sonra Riva kavşağı bulunduğunu belirterek, "Avrupa yakasında da ilk çıkış yine aşağı yukarı 5 kilometre sonra Uskumruköy'den. Ondan sonra Odayeri kavşağı var. Buradan Başakşehir'e mevcut havaalanına inen yol görünüyor. Yine bu kavşaktan Kemerburgaz, Hasdal kavşağına kadar devam eden bir çıkışımız var. Daha sonra ki Tunalı'ya kadar çıkışımız yok. Sultanbeyli'yi geçtikten sonra TEM'le 3. köprü otoyolunu bağlayan bir çıkışımız daha var. Daha sonra bir çıkışımız da Paşaköy'de var. Ondan önce de Alemdağ'da var" bilgilerini paylaştı.

3. Köprünün esas itibariyle şehrin iç trafiğinden ziyade transit trafiğini rahatlatma amacı bulunduğuna işaret eden Yıldırım, "Bu köprü, şehrin dış kenarlarını, söz gelimi 80 kilometrelik batı ve doğu bölgesindeki yoğunluğu alacak bir köprüdür. Ayrıca transit trafiği alacak bir köprüdür" dedi.

-HGS sayısı OGS sayısını geçti

Kartlı Geçiş Sistemi (KGS) kullanımında bir aracın turnikeden geçişi için minimum 21 saniye gerektiğini anımsatan Yıldırım, bunun trafik akışını ciddi anlamda sekteye uğrattığını anımsatarak, Hızlı Geçiş Sistemi (HGS) kullanıcı sayısının Otomatik Geçiş Sistemi (OGS) kullanıcısını aştığına dikkati çekti. Yıldırım, "4 milyon HGS abonesi var, 3 milyon OGS abonesi var. Demek ki sistem oturdu" ifadesini kullandı.

Yeni bir proje üzerinde çalıştıklarını aktaran Yıldırım, "Şu anda arkadaşlarımız yazılımı yapıyor. Her iki sistemi (OGS-HGS) birbiriyle konuşturacağız. Diyelim ki OGS yanlışlıkla HGS bölümünden geçti, o zaman onu tanıyacak. Şu anda tanımıyor. HGS kullanıyorsanız HGS şeridinden OGS ise OGS şeridinden gitmeniz lazım. Bu entegrasyon yazılımı bittiğinde bu sorun da ortadan kalkacak arabasında ister OGS ister HGS olsun herkes istediği yerden geçebilecek" diye konuştu.

Yeni sisteme geçiş sürecinde kimsenin bu geçişlerden dolayı ceza yemeyeceğini aktaran Yıldırım, "Bunu alışkanlık haline getirenlerin iyi niyet olmadığı ortaya çıkar. Onlara kaçak muamelesi yapılır" ikazında bulundu.

-Ağaç kesimi polemikleri

Ağaç kesimleriyle ilgili tartışmalara atıfta bulunulan bir soru üzerine Yıldırım, 3. köprünün demiryolu ve karayolu koridoru için toplam 33 bin dönüm kamulaştırma yapıldığını ifade ederek, bu arazinin 26 bin dönümünün orman arazisi diğerinin de özel mülkiyet olduğu bilgisini verdi.

Sadece yol için kullanılacak arazi miktarının 5 bin dönüm olduğunu anlatan Yıldırım, şöyle devam etti:

"5 bin dönümün 4 bin dönümünü proje bittikten sonra tekrar ağaçlandıracağız. Yani yolun yanları tekrar yeşillendirilecek, otoyol bandında bu yapıldıktan sonra kalan kısım 17 bin dönümdür. Buradaki ağaçlar kesilmiyor.

Kesilen ağaçların çok daha fazlası ya taşınacak ya da yerine dikim yapılacak. Zaten projenin bu kadar çok viyadükle yapılmasının sebebi de bu. Normal şartlarda bu kadar viyadük olmadan, yararak yolu yapabilirdik. Doğal yapıyı bozmamak için zor ve pahalı bir yöntem seçtik."

Köprünün ismi konusunda ipucu vermekten kaçınan Yıldırım, "Biz köprünün yapımıyla ilgileniyoruz. Siz yapın, isim koyan çıkar. İsimsiz kalmaz, merak etmeyin. Günü gelince en uygun şekilde en uygun ismi mutlaka bu köprüye veririz" diye konuştu.

-Geçiş ücretleri

Geçiş ücretleri konusunda çeşitli tavan ücretleri belirledikleri bilgisini veren Yıldırım, şunları kaydetti:

"Dingil sayısına göre değişiyor. Otomobil eş değeri olarak yolda kilometre başına doların onda birinden az bir miktar, köprü geçiş ücreti de 3 dolar karşılığı Türk parası olacak. Bunlar tavan ücretlerdir.

(İşletmeci) Trafik durumuna göre bu ücretleri aşamaz, ancak bu ücretlerin altında bir fiyat uygulamasına da bir mani yok. İşletmecinin kendi kararı… Trafiği artırıp sürümden kazanmak için tarifeyi belirlenen sınırların altında tutabilir." - İstanbul