Ezgin: Hiçbir Ülkede Özgürlük ve Demokrasi Sınırsız Değil

Çözüm-Der Genel Başkanı Ercan Ezgin, demokrasi ve ifade hürriyetiyle ilgili açıklamalarda bulundu. Özellikle tüm dünyada olduğu gibi Türkiye'de de artan şiddet, çatışma ve terör olayları üzerine en çok tartışılan konuların başında güvenlik ve demokrasi yani özgürlük dengesi geldiğini söyleyen Ezgin, "Demokrasi ve güvenlik birbirinin zıddı kavramlar değil, birbirini tamamlayan ve işlevsel hale getiren kavramlardır. Demokrasilerde özgürlük vardır, şiddet korunmamaktadır. Demokrasilerde bugün geldiğimiz nokta, şiddete ve teröre başvurma, onları övmeyi bir hak arama yöntemi veya sorun çözme şekli olmaması gerektiği ön kabulünü şart koşar. Demokrasinin ve özgürlüğün olması, işlevsel bir hale gelmesi için güvenliğin yani Kamu düzeni, kamu güvenliği, vatandaşın can ve mal güvenliğinin olması lazım gelmektedir" dedi.

"Şok Edici Fikirlere Dahi Evet Ancak Şiddet ve Teröre Hayır"

"Modern hukuk devletlerinin hiçbirinde, hatta geri kalmış ülkelerin birçoğunda dahi demokrasi ve ifade hürriyeti diyerek, silahı, şiddeti ve terörü öven, koruyan, özgürlük diye teşvik eden hiçbir söz ve eylem korunmamakta, hukuki ve siyasi yaptırımlara bağlanmaktadır" diyen Ezgin, hiçbir hukuk devletinde özgürlük ve demokrasinin sınırsız olmadığını dile getirdi. Ezgin şöyle konuştu:

"Başkasının özgürlüğünün ve kişisel hakkının başladığı yerde bitmektedir. Makul ve kabul gören yaygın demokratik düzenlerde "şok edici, rahatsız edici ve hatta kurulu düzeni sorgulayıcı fikirlerin ifade edilmesi özgürlüğü korunmaktadır ancak şiddet ve teröre başvurulmadığı, ırkçı ve şiddeti kışkırtan, ayrımcı ve terör eylemlerini savunan sözlere dönüşmediği veya teşvik ve tahrik edilmediği sürece. Özgürlük ve demokrasinin beşiği ve ulaşılması gereken muhasır medeniyet olarak değerlendirilen ve örnek gösterilen ikiyüzlü batı dünyasında Terör eylemleri olduğunda; Ölenlerin daima bir anması, onurlu duruşu ve bir hayat hikâyesi olur, islam coğrafyasında olunca ölen insanların batı içinse sadece bir istatiksel değeri olur, terör eylemlerinin hesabını sormak için, sıkıyönetim, OHAL, yabancı düşmanlığı ile islamofobi kendileri için bir hak olur. Yayın ve görüntü yasağı derhal konar, radikal terör bahane edilerek camiler kapatılır, ırkçı ve sağcı siyasetler güç kazanır, Sınırlar kapatılıp mültecilerin alımları durdurulur, kendilerinden olmayanların yaşam alanı antidemokratik bir şekilde daraltılır,ölen batılı olunca bütün dünya teröre karşı kol kola girip yürüyüş yapar,hepsi Paris olur,hepsi Charlie olur ve bu çifte standartlı ve iki yüzlü uygulamaların hepsi onlar için HAK olur, Demokrasinin ve güvenliğin korunmasının yegane yolu olur."