Reyting Ölçüm ve Yapım Şirketlerine Yönelik Dava

Bazı televizyon kanallarının izlenme oranlarının belirlenmesinde usulsüzlük yapıldığı iddiasıyla 14 sanığın yargılanmasına devam edildi. İstanbul Anadolu 5. Ağır Ceza Mahkemesinde görülen duruşmaya, Selçuk Çobanoğlu ve Ferit Çobanoğlu'nun da aralarında bulunduğu 10 tutuksuz sanık ile taraf avukatları katıldı. Söz alan sanık Selçuk Çobanoğlu'nun avukatı Ömer Yeşilyurt, duruşmada heyet değişikliği nedeniyle sanık savunmalarına geçilmemesini, duruşmanın ertelenmesini istedi. Üye hakim Haluk Azkın da "Hakim öldü diyelim, ne yapacağız?" dedi. Mahkeme Başkanı Melda Şahin de "Tartışmaya girmeyelim, duruşma görülecek" şeklinde cevap verdi. Savunması alınan tutuksuz sanık Selçuk Çobanoğlu, Ocak 2009'da Çağla Reklam Limited Şirketi'nin yetkilisi olarak çalıştığını, TRT ile dizi yapma konusunda sözleşme imzalandığını ifade ederek, "Sözleşmeye göre, dizi 2 reytingin üzerinde olursa TRT 350 bin lira ödeyecekti. Eğer reyting oranı 2'nin altında olursa yarısını ödeyecekti. Dizi çekilmezse TRT tarafından yapımcı şirkete ödenen para geri alınabilecekti. Şubat 2009'da babamı kaybedince şirketten ayrılma ve diziyi çekmeme kararı aldım. Teminat olduğu için hissemi dizi başlamadan Bülent Erdinç'e devrettim" diye konuştu. Çobanoğlu, bu durumların resmi belgelerle sabit olduğunu, dizinin yapımındaki para tahsilatıyla ilgili hiçbir eylemi olmadığını, sonradan dizinin 2 reyting oranını hiç geçemediğini öğrendiğini söyledi. Dizinin yapımcısı yurt dışında olduğu için vekaletle birkaç kez TRT'ye gidip bazı tebliğleri imzalamış olabileceğini dile getiren Çobanoğlu, şöyle devam etti:

"Ancak dizinin çekimlerine katılmadım. Çekimle ilgili herhangi bir dahlim olmamıştır. Bu dizinin çekimi ve medyayla ilgili hiçbir eylemim yoktur. Söz konusu dizinin ismi 'Ayrılık'tır. İddiada bu dizinin kalitesiz olduğu söylenmiş ise de medyadan öğrendiğim kadarıyla bu iddia doğru değildir. Suçlamaları kabul etmiyorum. Beraatıma karar verilsin. Dizi, cumhurbaşkanı, başbakan ve dışişleri bakanınca da beğenilmiştir. Gerekirse bu isimler de tanık olarak dinlenilsin."

Sanık Dursun Güleryüz de savunmasında, 2011'den beri TİAK A.Ş'nin genel müdürlüğünü yaptığını, şirketin televizyonların reyting ölçümlerini yapmak için kurulduğunu, şirkette bütün kararların yönetim kurulu tarafından alındığını, yetki tanımında herhangi bir karar verme, sözleşmeye imza atma ya da sözleşme değiştirme gibi bir görevi olmadığını ifade ederek, hakkındaki suçlamaları reddetti. Duruşmada söz alan müşteki TRT'nin avukatı Osman Pala, davaya müdahil olmak istediklerini söyledi. Mahkeme heyeti, TRT'nin davaya katılma talebini kabul etti. Savunmaları alınan sanıkların duruşmalardan vareste tutulmasına hükmeden heyet, duruşmayı erteledi.

-İddianameden- Üsküdar Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan iddianamede, soruşturmanın İstanbul Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğüne 24 Ağustos 2011'de gelen bir ihbarla başladığı, ihbar mektubunda, yapımcı Selçuk Çobanoğlu'nun da aralarında bulunduğu bazı şüphelilerin, reyting ölçüm cihazı bulunan denek listesini elde ederek, usulsüz kazanç sağladığının iddia edildiği kaydediliyor. İlk bölümlerde istenilen reyting oranına ulaşmadığı için, şüpheli Selçuk Çobanoğlu ve suç ortaklarının deneklere müdahale yoluyla reyting hilesi yaparak istenilen reytinge ulaşmış gibi gösterdiği, "Ayrılık" dizisinin tutulacağı yönünde TRT'yi kandırmak suretiyle sözleşmenin devamını sağladıkları öne sürülen iddianamede, "Şüpheli Selçuk Çobanoğlu, daha sözleşmeyi imzaladığı 16.01.2009 tarihi öncesinden itibaren ilgi çekmeyecek niteliksiz dizinin devam şartı olarak reyting oranını sözleşme içine koymak ve bu yönde başlangıçtan beri planlı ve hileli hareketleriyle TRT kurumunu 5 milyon 875 bin lira dolandırmıştır" deniliyor. Şüpheli Selçuk Çobanoğlu'nun, "dolandırıcılık", "özel belgede sahtecilik" ve "kişisel verileri kaydetmek" suçlarından 3,5 yıldan 13 yıla kadar hapisle cezalandırılması istenen iddianamede, diğer 13 şüphelinin ise "dolandırıcılık", "edimin ifasına fesat karıştırma", "kişisel verileri hukuka aykırı olarak ele geçirmek veya yaymak" ve "özel belgede sahtecilik" suçlarından 1 yıldan 14 yıla kadar değişen hapis cezalarına çarptırılması talep ediliyor. - İstanbul