Dicle Üniversitesi Ziya Gökalp Eğitim Fakültesi tarafından 8 Mar Dünya Kadınlar Günü olması sebebiyle "Kadın ve Sanat Çalıştayı" düzenlendi. Bir haftaya yayılan etkinliğin ilki ve açılışı "Sanatta kadın Dokunuşları" adlı panel ile başladı.
Ziya Gökalp Eğitim Fakültesi konferans salonunda gerçekleşen panele öğrenciler ve akademisyenler ilgi gösterdi. Doç. Dr. Evren Daşdağ'ın sunumu ve moderatörlüğünde yapılan panelde Daşdağ, insanlığın doğuşu ile kadının var olduğunu, kadının üreten, büyüten olduğunu ve hayatın her alanında başarısını gösterdiğini söyledi. Daşdağ, sanat ile kadını bütünleştirdiklerini ve bir hafta boyunca çeşitli sanatsal çalışmalarla kadını anacaklarını söyledi.
Ziya Gökalp Eğitim Fakültesi Güzel Sanatlar Bölümü Başkanı Prof. Dr. Ali Osman Alakuş ta yaptığı konuşmada kadınlar günün kutlayarak, kadını bilmenin ve tanımanın önemine vurgu yaptı. Avrupa Birliği Kültürel Miras Ödülünü Alan Yrd. Doç. Dr. Meral Halifeoğlu ise kadınlar gününü kutlayarak, kadının istemesi dâhilinde her şeyi yapabilecek güce sahip olduğunu belirtti.
Açılış konuşmalarının sonuncusunu yapan Üniversitemiz Kadın Sorunlarını Araştırma ve Uygulama Merkezi Müdürü Prof. Dr. Nuriye Mete de 8 Mart Kadınlar Günü sebebiyle tüm kadınların bu anlamlı gününü kutlayarak, DÜKSAM olarak yaptıkları faaliyetlerden bahsetti.
Açılış konuşmalarının ardından "Sanatta Kadın Dokunuşları" paneli Yasemin Aslan Bakiri'nin "Ateşin Renkle Dansı" adlı sunumu ile başladı. Cam sanatı hakkında bilgi veren Bakiri, sanatı icra ederken dünyadan, evrenden özellikle Anadolu'dan çok etkilendiğini ve bu etkileşimin cama yansıdığını söyledi.
Cam sanatı yöntemlerinden bahseden Bakiri, cam sanatının İngiltere ve Amerika'da daha yaygın olduğunu söyleyerek, zor bir teknik olduğunu belirtti. Sıcak cam ve üflemeli cam ile yaptığı çalışmaları slaytlar ve fotoğraflar eşliğinde anlatan Bakiri, cam sanatının hazırlıklarının günlerce sürdüğünü ama 2 dakika içinde şekillendiğini söyledi. "Deneysel Malzemelere Deneysel Uygulamalar" adlı sunumu ile Ayfer Kalsın da farklı tekniklerle çalışmalar yaparak kendi sanatını icra ettiğini söyleyerek, eserlerinde tuval üzerine akrilik malzeme, akrilik üzerine de yağlı boya, boncuk, metal, keçe, porselen, kumaş gibi çeşitli malzemeler kullandığını anlattı.
Kalsın, kurumsal projelerde çalıştığını vurgulayarak, sergilerinde farklı temalar edindiğini, bez, porselen, kağıt, metal, ip gibi malzemelerle farklı çalışmalar yaptığını vurguladı. Öğretim Görevlisi Emine Dilek Yalçın ise "Güncel Sanatta Bir Gölge ustası: Kumi Yamashita" adlı bir sunum yaptı. Yalçın, Japon asıllı Kumi Yamashita'nın gölge sanatının öncülerinden olduğunu, kağıt, tahta ve bez gibi objeleri kullanarak gölge sanatını ortaya çıkardığını söyledi.
Son olarak bilgilerini paylaşan ve "Kadın Bedeni ve Performans Sanat İlişkisi" adlı bir sunum yapan Pınar Akdemir de performans sanatının, 1960'lı yıllarda ortaya çıkan, izleyicinin önünde canlı olarak icra edilen bir sanat biçimi olduğunu söyledi. Performans sanatının metinden bağımsız ve anlık olduğunu, tekrarı olmadığını söyleyen Akdemir, sanatta kadının rolünden büyük bir yeri olduğunu söyledi.
Son Dakika › Yerel › 'Sanatta Kadın Dokunuşları' Ele Alındı - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?