CHP Kurultayı-Chp Lideri: Bizim Devrimciliğimiz Kâğıttan Devrimcilik Değil

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, "CHP sağa kaydı? CHP Atatürk'ü dışladı" şeklindeki eleştirilere, "Bizim devrimciliğimiz kâğıttan devrimcilik değil, bizim devrimciliğimiz yürek ister yürek. CHP tarihi misyonun gereği olarak nereden duruyorsa aynı yerde durmaya ilerleyerek devam edecektir " sözleri ile cevap verdi.

CHP'nin 18. Olağanüstü Kurultayı Ankara Ticaret Odası (ATO) Kongre Merkezi'nde yapılıyor. Kurultayda konuşan CHP Lideri Kılıçdaroğlu, konuşmasının büyük bölümünde parti içi eleştirilere yanıt verdi.

Kılıçdaroğlu, Muharrem İnce'den sonra kürsüye geldi. Konuşmasına sözlerini kısa tutacağını söyleyerek başlayan Kılıçdaroğlu, "CHP sağa kaydı? CHP Atatürk'ü dışladı" eleştirilerine yanıt verdi.

CHP'nin çağdaş bir parti olduğunu kaydeden Kılıçdaroğlu, "Cumhuriyet Halk Partisi yiğit bir partidir. CHP'nin genlerinde Kuva-yi Milliye vardır. Bir ülkeyi yönetmenin kuralları vardır. Yönetirken ya ülkeyi ileriye taşırsınız ya da geriye götürürsünüz. İçinde yaşadığımız tablo Türkiye'nin çağdaş uygarlıktan kopuşudur. Bunu hepimizi bilmek zorunda, önlemimizi almak zorundayız" dedi.

-CHP'NİN 3 DEVRİMİ-

CHP'nin 3 büyük devrimin altında imzası olan parti olduğunu kaydeden Kılıçdaroğlu konuşmasına şöyle devam etti:

"Bir CHP Cumhuriyeti kuran partidir, iki 1946'da çok partili rejimi Türkiye'ye getiren partidir, üç 1970'ler CHP sosyal demokrasiyi getiren partidir. Şimdi ikinci devrime değil dördüncü devrime hazırlanıyoruz; "özgürlük ve demokrasi devrimi.'

Diyorlar ki "CHP sağa kaydı.' 12 Eylül darbe hukukuna açıkça karşı çıkan parti CHP'dir. Şimdi biz sağa mı kaydık? Yüzde 10 barajına karşı çıkan parti CHP'dir. Şimdi biz sağa mı kaydık? Siyasal partiler yasasının değişmesi ve lider cuntasının kaldırılması ile ilgili uğraşan parti CHP'dir. Şimdi biz sağa mı kaydık? Özel yetkili mahkemeleri benim kadar eleştiren başka bir lider olmamıştır. Silivri'den çıkarken, bu özel yetkili mahkemelerin sopası olduğunu, aydınları, gazetecileri, akademisyenleri, askerleri, avukatları hapse attıran parti Adalet ve Kalkınma Partisi'nin sopası diyen benim. Eleştiren kim? Benim. Ankara'ya gelmeden önce AKP'li savcılar fezlekemi gönderdiler. Çıkıp fezlekemin karşısında "dokunulmazlığımı kaldırmazsanız namertsiniz' diyen de benim.

-YEREL YÖNETİMLERE ÖZERKLİK SÖZÜ-

Diyorlar ki "Sen doğuda başka konuşuyorsun, batıda başka konuşuyorsun.' Nereye gittiysem aynı şeyi söyledim. Hakkâri "yerel yönetim özerkliğini getireceğiz' dedim. CHP Kurultayında söylüyorum; CHP iktidarında yerel yönetim özerklik şartını mutlaka getireceğim. Ortak hukuku Türkiye'de egemen kılmak zorundayız. Sadece ve sadece Cumhuriyet Halk Partili olduğu için kentsel dönüşüm kararnamesi 2,5 yıl bekledi. Ama yerel yönetim de özerklik olsaydı bunların hiçbir olmayacaktı. Biz Trabzon için de, Elazığ için de, Diyarbakır için de, aynı hukukun olmasını isteriz" dedi.

-"BİZİM DEVRİMCİLİĞİMİZ YÜREK İSTER"-

Diyorlar ki "demokrasiyi ve özgürlüğü yeteri kadar savunamadın' Batman'a gittim, belediye başkanları, hiç birisi CHP'li değil ellerine kelepçe vurulmuş, sıraya dizilmiş. Fotoğrafları çekiliyor medyaya servis ediliyor. O İnsanlar bizim insanlarımız bu ülkenin insanları. Doğru değil dedim yine doğru değil diyorum. Hiç kimse düşüncesinden ötürü suçlanmamalı. "CHP sağa kayıyor' diyorlar. Hangi CHP Genel Başkanı Deniz Gezmiş'in mezarını ziyaret etti. 3 fidana sahip çıktım ben. Onların mezarına gidip karanfil bıraktım ben. Bizim devrimciliğimiz kâğıttan devrimcilik değil, bizim devrimciliğimiz yürek ister yürek. Baskıcı devlete karşı çıktım her zaman karşı çıkacağım. Devlet vatandaşından hesap soran devlet değil, vatandaşına hesap veren devleti savunduk biz. Böyle söylüyoruz, hep böyle söyleyeceğiz. Çünkü biz sosyal demokratız. Çünkü bizim siyasetimizin odağında insan var. İnsan mutlu ise ben mutluyum. İnsan ekmek alıyorsa ben mutluyum, sofraya oturuyorsa ben mutluyum.

-"İNSAN ALLAH'IN YARATTIĞI EN DEĞERLİ VARLIKTIR"-

Taksimi kapatmışlardı. Bir diktatör bozuntusunun talimatı ile kapatılmıştı. Bizim Kadıköy'de mitingimiz vardı. O mitingi iptal ettik ve Taksim'e yürüdük. Eğer Taksim Meydanı gezicilere açıldıysa onu yapan CHP'lilerdir. Bizim demokrasi anlayışımızdır. Biz her kimliğe saygılıyız, her inanca saygılıyız. Bütün yurttaşlarıma söylüyorum; "kimliğe ve inanca sahip çıkmak, saygı göstermek' sağa kaymak değildir. Her kimliğe her inanca saygı duyacağız bu bizim görevimizdir. İnsan Allah'ın yarattığı en değerli varlıktır. İnancıyla, kimliğiyle benim başımın üstünde yeri vardır. Hiçbir zaman insanlar arasında ayrım yapmadım.

-"TÜRKİYE'NİN ÇIKARLARI VAR"-

Açıkça söylüyorum bütün dünya dinlesin; ben sağcı, solcu ayrımı yapmadan bütün insanlarımı seviyorum. Çünkü bizim anlayışımıza göre iktidar olduktan sonra sadece solculara hizmet etmeyeceğiz. Bu ülkenin bütün insanlarına hizmet edeceğiz. Sağ sol ayrımı yapmadan, benim için vatandaşın mutluluğu vatandaşın çıkarları var, ülkenin çıkarları, Türkiye'nin çıkarları var. Ben bunu savunuyorum benim anlayışım budur. Camide, kilisede, havrada, cem evinde nerede ibadet yaparsa yapsın onun ibadetine saygı göstereceğim.

-"BU ÜLKEDE YOKSULLUĞU TARİHE GÖMECEĞİZ"-

Bu ülkenin en temel sorunu yoksulluktur. Yoksullukla ilgili bir proje ürettik. Adına "aile sigortası' dedik. Sağ elin verdiğini sol el görmeyecek dedik. Yurttaşlarıma söylüyorum; komşusu açken tok yatan bizden değil dedik. Aile sigortasını bu temel üzerine kurduk. Yoksulluğu yenmek ne zamandan beri bizim hedeflerimizin dışına çıktı. Evet, bu ülkede yoksulluğu tarihe gömeceğiz. Defalarca söyledik. Türkiye'de hiçbir çocuk yatağa aç girmeyecek dedim. Şimdi be sağcı mı oldum? Cumhuriyet Halk Partisi sağa mı kaydı? Yok, böyle bir şey CHP tarihi misyonunun gereği olarak nerede duruyorsa aynı yerde durmaya devam edecektir ama ilerleyerek devam edecektir."