28 Şubat Davasının Avukatları Esas Hakkındaki Mütalaayı Değerlendirdi

28 Şubat davasında mağdur avukatı olan Cüneyt Toroman, "Medya olmadan bu darbenin gerçekleşmesi mümkün değil. Savcının mütalaasını yeni operasyonların ayak sesleri olarak değerlendiriyorum" dedi.

28 Şubat darbesine ilişkin aralarında dönemin Genelkurmay Başkanı emekli Orgeneral İsmail Hakkı Karadayı, dönemin Genelkurmay İkinci Başkanı Çevik Bir, emekli Orgeneral Çetin Doğan'ın da bulunduğu 103 sanığın yargılandığı dava görüldü. Ankara 5. Ağır Ceza Mahkemesince görülen davaya sanıklar, taraf avukatları ve o dönemde mağdur olan çok sayıda vatandaş katıldı. Cumhuriyet Savcısı Mehmet Hanifi Yıldırım, davanın bugünkü celsesinde esas hakkındaki mütalaasını verdi. 28 Şubat darbesinin medya ayağına dikkat çeken Yıldırım, Genelkurmay tarafından organize edilen bilgilendirme toplantıları ve brifinglere medyadaki genel yayın yönetmenlerinin katıldığını, brifinglerinin amacının gazete ve dergilerin yayın politikasını etkilemeye yönelik olduğunu vurguladı. 60 sanığın ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırılmasını talep eden Yıldırım, sanıklar Teoman Koman, Eser Şahan, Salih Eryiğit ve Tevfik Özkılıç'ın vefat etmesinden dolayı haklarında açılan davanın düşürülmesini, 39 sanığın ise beraatine karar verilmesini istedi. Savcı mütalaasının ardından ara kararını açıklayan mahkeme heyeti, sanık ve avukatlarının esas hakkındaki mütalaaya karşı savunmaları hazırlaması için süre vererek duruşmayı 08 Ocak 2018'e erteledi.

"Bu daha bir başlangıç"

28 Şubat mağdurları ve avukatları, mahkemenin ara kararının ardından Ankara Adliyesi önünde davaya ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Mağdur avukatı Figen Şaştım, geçte olsa adaletin tecelli ettiğini söyledi. Esas hakkındaki mütalaanın tüm hukukçuları ve darbenin mağdurlarını sevindirdiğini belirten Şaştım, 60 sanık hakkında ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası istendiğini anımsatarak, mahkemenin de bu doğrultuda karar vermesini umut ettiklerini dile getirdi. Şaştım, 28 Şubat darbesinin yalnızca askerlerin gerçekleştirdiği bir darbe olmadığına dikkat çekerek, "Bu darbenin sivil ayağı halen yargılanmadı. Bu darbenin akademik ayağı, iş adamı ayağı, emniyet ayağı, yargı ayağı var. Onlara yönelik henüz açılmış bir dava yok. Bu daha bir başlangıç. Ben, 28 Şubat darbesinin yargılanmasına yeni başlıyor olarak bakıyorum. Henüz asker ayağı yargılanmış oldu. Dolayısıyla manşet atan, beşinci güç olarak kendini taktim eden medya ayağının, iş adamları, yargı, akademik ayağının da yargılanmasını bekliyoruz. İnşallah adaletin birinci raundunu kazanmış olacağız. Darbenin diğer ortakları hakkında da dava açılıp onlar da yargılandığında adaletin gerçek anlamında tecelli etmiş olacağını hissedeceğiz" diye konuştu.

"Savcının mütalaası yeni operasyonların ayak sesleri"

Bir başka mağdur avukatı Cüneyt Toroman, davanın askeriyenin içindeki küçük bir birim hakkında açıldığını kaydetti. Medya olmadan darbenin gerçekleşmesinin mümkün olmadığının altını çizen Toroman, "Savcının mütalaasını yeni operasyonların ayak sesleri olarak değerlendiriyorum. Medya ayağına, sermaye ayağına, siyasi ayağına operasyon bekliyorum" ifadelerini kullandı.

"Adalete olan inancımız biraz daha pekişti"

Memur-Sen Kadın Kolları Komisyonu Başkanı Habibe Öçal ise Memur-Sen olarak bu davayı önemsediklerini ve takip ettiklerini dile getirdi. Öçal, savcı mütalaasının adalete olan inançlarını biraz daha pekiştirdiğini belirterek, "O süreçte 3 bin 500 öğretmenimiz görevden alınmış, 11 bin öğretmenimiz istifa ettirilmiş, 33 bin öğretmenimizle ilgili de idari soruşturma açılmıştı. Artık bu toplum mühendisliğini hiç kimse aklından geçirmesin. Asla ve asla bu millet bu darbeci zihniyete prim vermeyecek" dedi. - ANKARA