1940 yılında Tahran'da doğan ve Tahran Üniversitesi'nde resim eğitimi alan Kiarostami, grafik tasarımcı olarak çalışmaya başladı, İran televizyonları için onlarca reklam filmi çekti. İran sinemasında 1960'ların sonunda başlayan 'Yeni Dalga' akımın yönetmenlerinden olan Kiarostami özellikle 'Köker Üçlemesi', 'Kirazın Tadı' ve 'Rüzgar Bizi Sürükleyecek' filmleriyle dikkat çekti. 'Kirazın Tadı' filmiyle 1997'de Cannes'da Altın Palmiye ödülünü kazanan Kiarostami, bu ödüle layık görülen tek İran vatandaşı oldu. İran'ın yurttaşlık ve dini tutumlarını işleyen ve minimalist bir film olan 'Kirazın Tadı', intihar ettikten sonra kendisini toprağa verecek birini arayan orta yaşlı bir adamın öyküsünü aktarıyordu. Kiarostami, 1999'da da İranlı şair Füruğ Ferruhzad'ın bir şiirinden alıntı yaptığı 'Rüzgar Bizi Sürükleyecek' adlı filmiyle de Venedik Film Festivali'nde Jüri Özel Ödülü'nü aldı. İranlı yönetmenin, bir arabaya monte edilen iki dijital kamerayla çektiği 'On' adlı film de Cannes'da Altın Palmiye'ye aday gösterildi.
ÜLKESİNİ TERK ETMEDİ
İran İslam Devrimi'nden sonra birçok sanatçının aksine ülkeyi terk etmeyen Kiarostami, bu kararı için "Ağacın kökü yerindedir. Eğer bir yerden başka bir yere taşırsanız meyve vermez. Eğer ülkemi terk etseydim, ben de aynı o ağaç gibi olurdum" demişti.
Son Dakika › Dünya › Rüzgâr Onu da Sonsuzluğa Sürükledi - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?