Bakan Yazıcı'dan İslam Ülkelerine Birlik Çağrısı

Gümrük ve Ticaret Bakanı Hayati Yazıcı,  küresel adalet ve barış ortamı için ortak hareket edilmesi gerektiğini belirterek, "Tüm İslam ülkelerini dünyada barış ve adalet için birlik olmaya davet ediyorum" dedi.

Yazıcı, İslam İşbirliği Teşkilatı (İİT) Üyesi Ülkeler Ticaret ve Sicil Teşkilatları Arasında İşbirliği ve Tecrübe Paylaşımı Çalıştayı'nda yaptığı konuşmada, dünyaya karşı bir takım sorumlulukları olduklarını vurguladı.

"İslam ülkelerinde kan ve gözyaşı akarken, nasıl oluyor da her birimiz yüzümüzü başka bir tarafa çevirebiliyoruz?" diyen Bakan Yazıcı, "Bu coğrafyanın kaderi, tek tek ülkelerimizin kaderimizden ayrı düşünülemez. Bu coğrafyanın huzuru, ülkelerimizin ve dünyanın huzuru demektir. Bugün İslam ülkeleri olarak, kendi coğrafyamıza ve dünyaya en büyük borcumuz adalettir" ifadelerini kullandı.

Adalet ve barış için "gönül birliğiyle" ortak hareket edilmesi gerektiğini belirten Yazıcı, "Gün, ihtilafları, ayrılıkları çoğaltmanın değil, ittifakları güçlendirmenin günüdür. Bizim inancımıza göre bir insanı öldürmek tüm insanlığı öldürmek gibidir. Savaş zamanlarında dahi, savaşın bir ahlakı, kuralları, ilkeleri ve hukuku vardır. Bugün Suriye'de, Mısır'da yaşananlar insanlık adına hiçbir hukuk kuralına uygun değildir" değerlendirmesinde bulundu.

İslam İşbirliği Teşkilatı ile olan ilişkilerinin her alanda devam ettiğini ifade eden Yazıcı,  söz konusu işbirliğinin toplantılarda hatırlanan bir ortaklık olarak kalmaması gerektiğine işaret etti.

İslam ülkelerinin dünya ekonomisindeki yeri hakkında da değerlendirmelerde bulunan Yazıcı, şöyle devam etti:

"İslam ülkelerinin 2002 başında 1,7 trilyon dolar olan milli geliri, 2012'ye kadar yaklaşık 4 kat artarak 6,2 trilyon dolara yükseldi. İslam ülkeleri 1,6 milyar ile dünya nüfusunun yüzde 22'sini oluştururken, dünya hasılasının sadece yüzde 8,8'ini alıyor. Yani İslam İşbirliği Teşkilatı üyesi 57 ülkenin dünya üretimi içindeki payı, yaklaşık tek başına Japonya'nın, ya da Almanya ile Fransa'nın toplamı kadar.

Bunlar, İslam ülkelerinin ekonomik açıdan, maalesef arzu ettiğimiz pozisyonda olmadığını gösteren rakamlar. Bu nedenle ülkelerimiz arasındaki dayanışmayı geliştirmemiz ve yoksullukla mücadele etmek üzere yakın işbirliği yapmamız, daha büyük önem taşıyor."

İnsanların yaşam hakkına saldırılmasının "utanç verici" olduğunu ifade eden Yazıcı, dünyanın insanlık ve barış adına büyük bir sınavdan geçtiğini söyledi.

Türkiye ile İslam İşbirliği Teşkilatı arasında ticari ilişkilere de değinen Bakan Yazıcı, "Türkiye olarak 2012 yılında ihracatımızın yüzde 36'sını, toplam dış ticaretimizin ise yüzde 23'ünü İslam ülkeleri ile gerçekleştirdik. Biz, ülke olarak İslam İşbirliği Teşkilatı üyesi ülkelerle ticaret hacmimizi artırarak devam ettirmek yönünde kararlıyız" şeklinde konuştu.

"Ürün çeşitliliği sağlanmalı"

Ticaret hacminin neden istedikleri noktada olmadığı konusunda araştırma yapılması gerektiğini belirten Yazıcı, bu hususta teknoloji sahipliğinin ve imalat endüstrisinin gelişmemesinden kaynaklanan ürün çeşitliliğinin sınırlı olması ve İslam ülkelerinin benzer malların ticaretini gerçekleştirmesinin etkili olduğunu söyledi.

Teşkilat üyesi ülkeler olarak, birbirleriyle daha fazla ticari faaliyette bulunmanın yollarını açmaları gerektiğine işaret eden Yazıcı, üretimdeki ürün çeşitliliği ve karşılıklı ticareti artıracak ürün yelpazesini oluşturmaları gerektiğini vurguladı.

Bakan Yazıcı, konuşmasının sonunda tüm İslam ülkelerini dünyada barış ve adalet için birlik olmaya davet etti.

Gümrük ve Ticaret Bakanlığı İç Ticaret Genel Müdürü Dursun Coşkunçelebi de, katılımcılara bakanlıklarının faaliyetleri hakkında bilgi verdi.

"TİKA'nın yardımları artarak devam ediyor"

Çalıştayda konuşan Türk İşbirliği ve Koordinasyon Ajansı (TİKA) Dış İlişkiler ve Ortaklıklar Dairesi Başkanı Mehmet Yılmaz da Ticari Sicil Teşkilatları arasında yapılacak işbirliğinin yoksulluğun azalmasına ve önemli sorunların ele alınmasına imkan sağlayacağını ifade etti.

TİKA'nın 120 ülkeden fazla yerde faaliyet gösterdiğini hatırlatan Yılmaz, Orta Asya ülkelerinde başlayan kalkınma yardımlarının Orta Doğu ve Afrika'da artarak devam ettiğini belirtti.

Yılmaz, ayrıca, Türkiye'nin OECD ülkeleri içinde resmi kalkınma yardımlarını en fazla artıran ülkelerden biri olduğunu kaydetti. - Ankara