İhracatta Birim Kilogram Açıklaması

Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan, Türkiye'nin ihracatta birim kilogram fiyatının artırılmasına odaklanması gerektiğini belirterek, "2023'teki hedefi yakalamamızdaki en büyük etken budur. Miktar artacağı kadar artacak. Ama önemli olan ihracata esas olan konu birim kilogram fiyatının artmasıdır" dedi.

İstanbul Fuar Merkezi'nde düzenlenen İstanbul Mobilya Fuarı'nın açılışında konuşan Çağlayan, şunları ifade etti:

"İki sene evvel ilk defa Türkiye'nin ortalama ihracat kilogram birim fiyatlarını çıkarttık. Gördük ki Türkiye 2011'de 135 milyar dolarlık ihracat gerçekleştirirken, Türkiye'nin toplam ortama ihracatı 1 dolar 46 sente geldi. 2012 Cumhuriyet tarihimizin önemli bir rekoru, 152 milyar dolar bir ihracat rakamı. Ümit ediyoruz ki, inşallah bu hafta sonu açıklanacak rakamla beraber 152,5-153 milyar dolarlık bir mal ihracatını yakalayacağız. Bu açıdan baktığımız zaman ihracatın birim kilogram fiyatının 1 dolar 56 cente geldiğini görüyoruz. İhracat birim kilogram fiyatında artışımız var. Ama bugün dünya ekonomisinde rol oynayan, dünya ekonomisinden yer alan Almanya başta olmak üzere, bilhassa Japonya ve Güney Kore'nin ihracat kilogram fiyatları 3 ila 4 dolar mertebesindedir. Bizim de 2023'teki hedefi yakalamamızdaki en büyük etken budur. Miktar aratacağı kadar artacak. Ama önemli olan ihracata esas olan konu birim kilogram fiyatının artmasıdır."

Çağlayan, mobilya sektöründe 2011'de ihracat kilogram fiyatının 3,7 dolar olduğunu dile getirerek, "Sektörde Fransa'nın ihracat kilogram fiyatı 6,7 dolardır. İtalya'nın ihracat kilogram fiyatı 5,9 dolardır. Çin'in bile şu anda ihracat kilogram fiyatı bizim ihracat kilogram fiyatlarımıza yakındır. Mobilya sektöründen beklenen performans bakanlığımızın tasarım, marka, inovasyon konusunda vermiş olduğu destekleri en iyi şekilde ve layıkıyla kullanmasını sağlanmasıdır. 2023'e giden yolda ihracat kilogram fiyatlarımızı minimum 3 dolarlar seviyesine getirecek önemli çalışmaları yapıyoruz" şeklinde konuştu.

"Mobilya sektörü her geçen gün büyüyor. Şükürler olsun Türkiye ekonomisi her geçen gün büyüyor" diyen Bakan Çağlayan, Türkiye ekonomisinin her yıl bir önceki yıla nazaran çok daha büyük başarılarla yola devam ettiğini belirtti.

Küresel kriz başladığında Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın "krizin Türkiye'yi teğet geçeceğini" söylediğini anımsatan Çağlayan, "Türkiye evelallah krizin vız gelip tırıs geçtiği bir ülke oldu. Türkiye hükümeti ile siyasi iradesiyle ve ondan da önemlisi Türk özel sektörüyle tüm çalışanları ile bu başarıya imza attı. Dünyada böylesi bir küresel krizden başarıyla çıkmış, bunu bir başarıyla çevirmiş olan tek ülke olma özelliğini gösterdi" dedi.

Zafer Çağlayan, mobilya sektörünün sürekli gelişen bir sektör olduğunu vurgulayarak, şöyle devam etti:

"Önemli olan sektörün bizzat kendi oyuncularının, kendi üreticisinin, kendi ihracatçısının bu konuda olan inancı. Bunun yaparken, sektörün artık biraz yapısal değişikliğe ihtiyacı olduğunu belirtmek istiyorum. Dünkü üretimler Türkiye'yi düne getirdi. Ama bugünden sonra Türkiye'de gerek üretmenin gerek pazarlanın gerek ihracat yapmanın standart şartlarını uluslararası anlamda ortaya koymamız gerekiyor. Sektör bugün 9 milyar dolarlık önemli bir ticaret pastasının olduğu bir ekonomik büyüklük. 90 bin'e yakın insanın, direkt istihdam edildiği, ama dolaylı olarak 500 bin kişinin ekmek yediği bir sektör. Geçen yıl ihracatımız, 1 milyar 850 milyon dolara ulaştı. Ancak, 2023'te dünyada ilk 10 ekonomi içerisine girmeyi hedeflemiş olan bir Türkiye, geçen yıl tüm dünyada 150 milyar dolar toplam ithalatı olan mobilya sektöründe 1 milyar 850 milyon dolarla yetinemeyiz. Bu gösteriyor ki bizim gitmemiz gereken çok mesafe var. Bunu yaparken arkadaşlar bir tarafta miktar bazında yaparken; mutlak suretle tasarımda, kalitede, markada ve fiyatta büyümemiz gerekiyor" şeklinde konuştu.

Çağlayan, "Türkiye 76 milyona yakın bir nüfus yapısıyla şu anda ifade edildi. Bu arada Sayın Başbakanımızın da her fırsatta dile getirdiği üç çocuk ifadesi herhalde dün açıklanan rakamlarla bir kez daha bu işi teyit edecek rakamlarla karşı karşıya kaldık. Türkiye'nin gelecekte bilhassa yabancı sermaye açısından en büyük kozu genç nüfusu olacaktır. Geçen sene 29 olan nüfus ortalamamız, maalesef şimdi 30'un üzerine çıkmıştır. Buna rağmen, Türkiye her yıl 1 milyon 300 bin bebeğin hayata göz açtığı bir ülkedir. Türkiye her yıl 600 bin evliliğin yapıldığı bir ülkedir. Türkiye'de her yıl 36-37 bin şirket kuruluyor. Bu doğumlar, evlilikler ve şirket kurulumları, özellikle mobilya sektörünün pazar payını büyüten gelişmelerdir" dedi.