İTO Meclis Toplantısı

İstanbul Ticaret Odası (İTO) Yönetim Kurulu Başkanı Şekib Avdagiç, imalat sanayisinde kapasite kullanım oranının yüzde 79,1 ile son yıllardaki en yüksek seviyede olduğunu belirterek, "Demek ki bizim 24 Haziran sonrası artacak iç ve dış talebi karşılayabilmek için hızla kapasite artırmamız, yatırım yapmamız gerek." dedi.

Avdagiç, İTO'nun mayıs ayı olağan meclis toplantısında yaptığı konuşmada, gündemin ilk sırasında seçimlerin olduğunu ifade ederek, Türk milletinin, 16 Nisan 2017 referandumunda sandıkta "evet" dediği sistemi, artık fiili olarak da görmek istediğini söyledi.

Hem toplumsal ihtiyaç hem de ekonomik beklentiler açısından Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'nin tam anlamıyla devreye girmesinin önemli bir eşik olduğunu belirten Avdagiç, "Seçimlerin öne alınması, iş dünyasını ziyadesiyle memnun etmiştir. Başkanlık ve milletvekili seçimlerinin 1,5 yıl önceden bitmesi, iş dünyası açısından belirsizliğin ortadan kalkması demektir. Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'nin bürokratik işlemleri hızlandıran yapısı, yatırım ve iş yapma kolaylığı açısından önemli bir açılım sağlayacaktır." şeklinde konuştu.

"İTO, günde 18 bin belge veriyor"

Şekib Avdagiç, İTO'nun 525 çalışanıyla kendisine kanunla yüklenen faaliyetleri yoğun biçimde yerine getirdiğini, İTO'nun yılda ortalama 4,5 milyon belge üreterek üyelerinin kullanımına sunduğunu bildirdi.

İTO'nun bir iş gününde ortalama 18 bin belge verdiğini belirten Avdagiç, belgeleri sadece İstanbul'un çeşitli noktalarındaki bankolardan değil, internet üzerinden de üyelerine ulaştırdıklarını söyledi. Avdagiç, geçen yıl 49 bin 923 firmanın kuruluş işlemini yaptıklarını, Türkiye'deki her 4 firmadan birinin İTO üyesi olduğunu kaydetti.

Yeni dönem için önemli kararlar aldıklarını ifade eden Avdagiç, konuşmasını şöyle sürdürdü:

"20. dönem yönetim kurulu olarak, odamızın ve bağlı iştiraklerin hiçbir ihalesine katılmama, hiçbir işine talip olmama kararı aldık. Son dönemde Türkiye'nin, yakın coğrafyasında demokrasiden ve barıştan yana aldığı inisiyatif, ekonomisinde ardı ardına yakaladığı dünya çapındaki büyüme rakamları, kendi enerji stratejisini ve milli sanayi hamlesini gerçekleştirmek üzere attığı adımlar tüm dünyada dikkatleri üzerimize çekti.

Bugün not kuruluşlarının ekonomik gerekçelerden uzaklaşarak verdikleri politik kararların ve döviz kurundaki nedensiz dalgalanmanın arkasında elbette bu yükselişin etkisi büyük... Türkiye'nin azmini yenmeye, yatırımcımızın cesaretini kırmaya çalışan faktörler devrede... Diğer yandan küresel arenada da sular durulmuyor. ABD Başkanı Trump'ın İran'la yaptığı nükleer anlaşmadan cayma kararı malumunuz... Bu gelişme, tüm dünyadaki risk algısını kuvvetlendiren bir faktör oldu. Ancak ne olursa olsun biz soğukkanlılıkla tüm bu senaryoların dışında kalmaya devam edeceğiz. Kur konusunda üyelerimize önerimiz; gelir ve giderlerini aynı para cinsinde buluşturmaları, kredilerini mümkün olduğunca TL bazında kullanmaları, borçlarını gelirlerinden daha uzun vadeye yaymaları ve kur riskinden korunma enstrümanlarını da aktif kullanmalarıdır. Zira dövizdeki oynaklığı bir kenara koyarsak değerli kur avantajını kullanıp ihracatımızda ve turizmde rekabet üstünlüğü sağlamak da bizim elimizde..."

"Artık ekonomide yeni başarı hikayesi için adımlarımızı sıklaştırma vakti"

İTO Yönetim Kurulu Başkanı Avdagiç, yatırımlara, dış pazarlara ve yüksek teknoloji üretimine yeterince odaklanılması halinde cari açık probleminin dış faktörlerden bağımsız şekilde gündemden silinmiş olacağını söyledi.

İmalat sanayisinde kapasite kullanım oranının yüzde 79,1 ile son yıllardaki en yüksek seviyede olduğunu vurgulayan Avdagiç, "Demek ki bizim 24 Haziran sonrası artacak iç ve dış talebi karşılayabilmek için hızla kapasite artırmamız, yatırım yapmamız gerek. Artık ekonomide yeni başarı hikayesi için adımlarımızı sıklaştırma vakti." dedi.

Yakında yerli otomobil projesinin detaylarının açıklanacağını bildiren Avdagiç, şunları kaydetti:

"Yerli tedarik sanayimiz zaten halihazırda bir otomobilin yüzde 80'ini tek başına üretebiliyor. Yakında tamamen kendi markamızla küresel pazarlarda yer alacağız. Bu ve benzeri projeler, ekonomimizdeki tüm algı operasyonlarına en güzel cevaptır. Döviz kurlarındaki oynaklığa, cari açığa en iyi ilaçtır. Nitekim İTO olarak, iş dünyamıza yatırımlar noktasında yeni bir soluk kazandıracak Nefes Kredisi'nde de kaynak aktarımını tamamladık. Bu hafta başı itibariyle oda olarak, 100 milyon liralık kaynağın tamamını anlaşmalı bankalarımıza aktardık."