Kalkınma Bakanı Cevdet Yılmaz, ekonomik ambargolar nedeniyle İran'ın son yıllarda önemli sıkıntılar yaşadığını belirterek, "Sağlanan bu gelişmelerin ekonomik rahatlamaya dönmesini temenni ediyorum. Bu hem İran'ın hem Türkiye'nin hem de tüm bölgenin lehine olacaktır" dedi.
Kalkınma Bakanı Cevdet Yılmaz, İran-Türkiye Parlamento Dostluk Grubu Başkanı Moayyed Hosseini Sadr ve beraberindeki heyeti, Bakanlıkta kabul etti.
Yılmaz, burada yaptığı konuşmada, Türkiye ile İran arasında çok köklü ilişkilerin olduğunu söyledi.
İki ülkenin nüfusları, kültürleri ve ekonomileriyle bölgelerinde çok ağırlığı olan, iki büyük güç olduğunu dile getiren Yılmaz, şunları kaydetti:
"Ülkelerimiz yüzyıllardır barış ve huzur içinde yaşıyor fakat bir konuda çok memnun değiliz. Türkiye ile İran'ın ekonomik ilişkileri, potansiyelin çok altında. İki ülkeyi bir arada düşündüğünüz zaman 150 milyonu aşan nüfusu, satın alma gücüne göre 2 trilyon doların üzerinde ekonomik büyüklüğü var fakat ticaret hacmine baktığınızda bu potansiyelin çok altında. İşte burada İran'la Türkiye arasındaki kapıları daha da geliştirmemiz gerekiyor.
Ticaret sistemimizde tercihli ticareti hatta giderek serbest ticareti hedeflememiz gerekiyor. Karşılıklı yatırımları, turizm hareketlerini geliştirmemiz gerekiyor. Her alanda yapacak çok fazla işimiz var."
Türkiye'nin doğu ve Karadeniz'deki illerinin İran'la yoğun ilişkileri olduğunu, aynı şekilde İran'ın şehirleriyle de Türkiye'nin ilişkilerinin bulunduğunu belirten Yılmaz, bu nedenle sınırda da önemli çalışmalar yürüttüklerini ve bundan sonra da bu çalışmalara devam edeceklerini ifade etti.
Hükümetler olarak bu çalışmaları yaparken, iki ülkenin parlamentolarının desteklerinin de çok önemli olduğunu vurgulayan yılmaz, şöyle devam etti:
"Türkiye'de de İran'da da halkın seçimiyle iş başına gelmiş yönetimler var. Bu ilişkileri daha da üst seviyelere taşıyacaksak, mutlaka değerli milletvekillerinin destekleriyle bu işleri yapacağız. Bu vesileyle, İran'ın son dönemde gerçekleştirdiği uluslararası atılımları da takdir ettiğimizi belirtmek istiyorum. Bu ekonomik ambargolar nedeniyle İran, son yıllarda önemli sıkıntılar yaşadı gerçekten. Sağlanan bu gelişmelerin ekonomik rahatlamaya dönmesini temenni ediyorum. Bu hem İran'ın hem Türkiye'nin hem de tüm bölgenin lehine olacaktır. Biz baştan beri hep şunu savunduk. Bölgemizde nükleer silahlara karşıyız ama herkesin de barışçıl şekilde nükleer teknolojiden yararlanmasına tarafız. Uluslararası alanda yapılan oylamalarda Brezilya ile birlikte Türkiye, uluslararası baskılara rağmen red oyu kullandı. Diğer tüm ortamlarda da Türkiye, İranlı kardeşleriyle birlikte hareket etti ve konuşarak çözüm bulunmasını istedi. İnşallah bu sorunların aşılmasıyla birlikte bölgemizde refahın, ticaretin, yatırımların arttığını hep birlikte göreceğiz."
"Türkiye'nin bu yeni süreçte, İran'ın birinci ticari ortağı olmasını bekliyoruz"
Moayyed Hosseini Sadr da iki ülkenin kalkınmasının birbirine bağlı olduğunu ifade etti.
"Ekonomik ilişkiler öyle birbirine bağlı ki sanki bu ülkeler iki ayrı ülke değilmiş gibi" diyen Sadr, iki ülke arasında uzun yıllara dayanan dostluğun, ortak kültürün ve ortak inancın olduğunu söyledi.
Bakan Yılmaz'ın dile getirdiği her şeye katıldığını belirten Sadr, "Bence ekonomik ilişkilerimiz 2015 yılına kadar en az 35 milyar dolara çıkmalı, hatta 50 milyar dolar hedefi de büyük bir hedef değil. Türkiye, yaptırım döneminde İran'ın güvenilir bir dostu niteliğini taşıdı. Çok fazla destek oldu ve dolayısıyla Türkiye'nin bu yeni süreçte, İran'ın birinci ticari ortağı olmasını bekliyoruz" diye konuştu. - Ankara
Son Dakika › Ekonomi › Kalkınma Bakanı Yılmaz'ın Kabulü - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?