Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız, "Bir firma 2001 yılında yaklaşık 176 milyon dolarlık uluslararası yatırım gerçekleştirmek için Hazine garantisi istiyor ve Hazine garantisi alıyor. İki nükleer santralin değeri 44 milyar dolar ve bu da yaklaşık 100 milyar lira yapıyor. Biz 100 milyar liraya 100 liralık Hazine garantisi vermedik. Türkiye'nin neredeyse 100 yıllık projelerini dizayn ediyoruz" dedi.
Yıldız, körfez sermayesinin uluslararası yatırım fonları ve yatırımcılarının katıldığı "Uluslararası Yatırım Zirvesi"nde yaptığı konuşmada, Türkiye'de bu ülkenin iradesine irade koyan AK Parti hükümetinin 12 yıl önce Türkiye'nin büyümesine karar verdiğini belirterek, yurt içi tasarrufların Türkiye'nin büyüme hedeflerinin gerisinde kalındığının görüldüğünü, o zaman uluslararası sermaye ile özellikle körfez sermayesi ve ileriye dönük yatırımları teşvik edebilecek bir yapı kurmaya karar verdiklerini kaydetti.
Güvenilir, hukuku ve zemini sağlam, özel sektör karlılığını masanın diğer tarafına geçerek sürdürülebilir hale gelecek bir yapı kurguladıklarını ifade eden Yıldız, şunları söyledi:
"Türkiye'de ilk enerji santrali 1902 yılında kuruldu. 100 yılda yapılan toplam enerji santralin kurulu gücü 31 bin 800 megavat civarındaydı. Son 11 yılda bizim gerçekleştirdiğimiz kurulu güç ise 32 bin 500 megavat civarındadır. Bu çok önemli bir değişimdir. Türkiye gerek OECD ülkeleri arasında gerekse birçok sivil toplum örgütlerinin oluşturduğu yapı arasında en fazla ve hızlı büyüyen ülkeler arasına girdi. GSYH'yi 3 katına çıkardık. Artık bu büyüme rakamlarını yakalayan Türkiye 2023 hedeflerine odaklandı. 2023 hedeflerinde son 11 yılda yaşadığı bütün rakamları aynı şekilde iki katına çıkarma gayretimiz var. Bunu yapabileceğimize inanıyoruz. Türkiye'nin siyasi istikrarının sürdürülebilir olacağına inanç daha da arttı."
Yıldız, 17 Aralık sürecini anımsatarak, "Biz bu süreçte bir badire atlatıyoruz. Türkiye'nin siyasi istikrarının olmasını istemeyenler olabiliyor ama güçlü irademizle beraber 30 Mart seçimleri yapıldı. Bir yerel seçimdi ama genel seçim havasında gerçekleşti ve vatandaşımız tercihini yaptı, 'bu istikrar sürsün' dedi" diye konuştu.
"Bizden sonraki neslin mutlaka alacaklı hale gelmesi lazım"
Bakan Yıldız, hangi sektörde olunursa olunsun mutlaka ülkedeki siyasi istikrarın olmasına bakıldığını aktararak, "Askeri rejimlerle yönetilmeye çalışılan dünyada zengin petrol yataklarına sahip ülkeler var ama yatırımcı çekemiyorlar. Biz yatırımcıya güven veren ve samimi olarak ortaya koyabilen bir iktidarız. Biz geleceğimizin şu anki ortamdan daha iyi olması için çalışıyoruz. Vatandaşlarımızın hemen hemen hepsi borçlu olarak doğdular ama bizden sonraki neslin mutlaka alacaklı hale gelmesi lazım" şeklinde konuştu.
Türkiye'nin 2023 hedeflerine ulaşması için 118 milyar dolarlık yatırım yapmak durumda olduğunu belirten Yıldız, sektörü vergi dahil geçen yıl 95 milyar dolarlık bir hacim ile kapattıklarını, enerji sektörünün büyük ve önemli bir sektör olduğunu söyledi.
Yıldız, Türkiye'nin geçen yılki net ithalatının 52 milyar dolar civarında olduğunu ifade ederek, sözlerine şöyle devam etti:
"O yüzden hem ticaretini hem de üretimini enerji sektöründe ciddi rakamlarla yapmak durumdayız. Geçen yıl Türkiye'de 14,1 milyar lira yatırım yapıldı. Bizim her yıl ortalama 7,8 milyar dolardan daha fazla yatırım yapmamız gerekiyor ki ekonominin büyümesini karşılayabilir olalım. Bir firma 2001 yılında uluslararası bir yatırım gerçekleştiriyor. Yaklaşık 176 milyon dolarlık yatırım gerçekleştirmek istiyor ve Hazine garantisi istiyor ve Hazine garantisi alıyor. Bugün iki nükleer santralin değeri 44 milyar dolar ve bu da yaklaşık 100 milyar lira yapıyor. Biz 100 milyar liraya 100 liralık Hazine garantisi vermedik. Projenin kendisinin bunu garanti edebileceğini anlattık. Gerek Rusya gerek Japonya'ya 100 liralık Hazine garantisi vermedik. 60 yıllığına anlaşma yapıyoruz. Türkiye'nin neredeyse 100 yıllık projelerini dizayn ediyoruz."
"Liberal, serbestleşen ve özelleşen bir enerji sektörü oluşturuyoruz"
Yıldız, Türkiye'nin özel sektör ile beraber büyümeye karar verdiğini belirterek, 2002'deki elektrik üretimindeki kurulu gücün özel sektör payının yüzde 32'lerde olduğunu ve şu anda kamunun payının yüzde 32'lerde bulunduğunu kaydetti.
Liberal, serbestleşen ve özelleşen bir enerji sektörü oluşturduklarını ifade eden Yıldız, şunları kaydetti:
"Bunu oluştururken uluslararası sermayenin isteyeceği karı ve Türkiye'deki karı karşılaştırıyoruz. Sürdürülebilir yatırımın sürdürülebilir kardan geçtiğini gördük. Kamunun yararı ille sıfır karla özel sektöre iş yaptırmak değildir. Kamunun karı aynı zamanda özel sektörün sürekli kar edebileceği ama makul oranlarda kar edecebileceği modeli kurmaktır. Kamunun herhangi bir malını uluslararası bir yatırımcı ile paylaşırken çok fazla kar verip bir sermaye transferi mi, yapacak yoksa çok az kar verip özel sektörü sağlıksız hale mi getirecek? Bunun her ikisi de yanlış.
Biz uluslararası sermayeye ve yatırımcılara dürüst davranıp bunu 6-8 bazen 10 yılda amorti edecek sistemi kurgulamamız lazım. Bu kurguladığımız iş ile geçen yıl bir çok ülkenin kurulu gücünden daha fazla yatırımı 1 yılda tamamladık. 7 bin megavat civarında üretim santrali tamamlandı. Türkiye'ye büyüme rakamı olarak her yıl bir ülke daha ekliyorsunuz. İnşallah bu hızımız devam edecek. Özel sektörün sağlığından sıhhatinden mesul olduğumuzu belirtiyoruz. Öyle sistem kurmamız lazım ki özel sektör yatırımlarına devam edebilsin."
Yıldız, Türkiye'nin ilk 10 ekonomi arasına girme hedefini güçlendireceğini aktararak, çok fazla ülkeyle yapılabilecek işin olduğunu, herhangi bir ülke ile iş yapmanın diğer ülkelerden vazgeçmek anlamına gelmediğini söyledi. - İstanbul
Son Dakika › Ekonomi › Uluslararası Yatırım Zirvesi - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?