8 Mart Dünya Kadınlar Günü

CHP Genel Başkan Yardımcısı Yasemin Öney Cankurtaran, "Kadının fıtratında yok etmek yoktur, var etmek, çoğaltmak vardır. Kadının bu doğasını yok etmeye çalışanlara karşı CHP olarak her zaman mücadelemizi devam ettireceğiz" dedi.

CHP Kadın Kolları üyeleri, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü dolayısıyla Kayseri'de Cumhuriyet Meydanı'nda buluştu. Türkiye'nin farklı kentlerinden gelen CHP'li kadınlar, ellerinde "kadın gökyüzüdür", "kadın anadır", "kadın Anadoludur", "kadın direniştir", "kadın yaşamdır" yazılı pankartlar taşıdı. Meydandakilere karanfil dağıtan kadınlar, oluşturdukları çemberden ellerindeki dövizlerle sırayla öne çıkarak kadınlara dair cümleler kurdu.

Cankurtaran, burada yaptığı açıklamada, 8 Mart'a Dünya Emekçi Kadınlar Günü değil Dünya Kadınlar Günü dediklerini, çünkü kadının kadın olmaya başladığı ilk günden itibaren zaten emekçi olduğunu ifade etti.

"Kadın umaydır, kadın doğurandır" diyen Cankurtaran, şunları kaydetti:

"Evinde çocuğunu eğiten, iş yerinde üretime katkı sağlayan, her alanda düzenleyici olan kadın her yerde emekçidir. Kadının fıtratında zaten yok etmek yoktur, var etmek, çoğaltmak vardır. Kadının bu doğasını yok etmeye çalışanlara karşı CHP olarak her zaman mücadelemizi devam ettireceğiz. Kadınlar olarak sadece kadın haklarını savunarak değil, kadın bilincinin doğru yerleşmesi için eğitimde öncü olacağız. Dünyaya barışın gelmesi için evinde barışı öğreten olacak, barışı, huzuru öğreterek barışı getireceğiz."

CHP Kadın Kolları Genel Başkanı Fatma Köse de Türkiye'de kadının çağdaş ve özgür birey olması konusunda Mustafa Kemal Atatürk'ün öncü olduğunu, 1923 yılında Latife Hanım'ı yasama dönemi açılışı nedeniyle yapılan oturumu izlemesi için TBMM'ye getirerek o dönemin koşullarında büyük bir çığır açtığını söyledi.

Köse, kadının gördüğü şiddetle, uğradığı haksızlıklarla, çileli koşullarıyla değil toplum içindeki başarısıyla, fedakar duruşuyla, yeni nesillerin yetişmesindeki önemiyle anılacağı bir Türkiye için çalıştıklarını dile getirdi.

Güçlü kadın, güçlü toplum, haksızlığa ve şiddete kurban edilen kadınlar için 9 Mart'ta tüm kadınları oturma eylemine davet eden Köse, şöyle konuştu:

"Tüm çabamız, kadınların insan hakları temelinde siyasi ve sosyal bilincinin geliştirilmesi, toplumun bu gelişimi benimsemesi ve içselleştirmesi. Kadının ayak seslerinin duyulmadığı, kadının eliyle yoğurmadığı hiçbir mücadele başarıya ulaşmamıştır. Bu nedenledir ki kadın omuzundaki yükün farkında olarak tüm anaç tavrıyla sorunlu tüm kesimlerin sorumluluğunu kucaklamaktadır. Bunun için 'Özgecan Yasası' bir an önce TBMM'den çıksın istiyoruz. Bizim insanca, eşit, özgür, mutlu ve barış içinde yaşamak hakkımızdır. Hak ettiklerimiz için mücadeleye devam edeceğiz."