9 aylık bebeklerini yaşatmak için evlerini hastaneye çevirdiler - Son Dakika
Güncel

9 aylık bebeklerini yaşatmak için evlerini hastaneye çevirdiler

9 aylık bebeklerini yaşatmak için evlerini hastaneye çevirdiler

İZMİR'de, Hüseyin ve Gülsemin Karakuş çiftinin 9 aylık bebekleri Asel, doğduktan sonra üç kez kalbi durmasına rağmen yaşama tutundu.

06.02.2020 09:42

İZMİR'de, Hüseyin ve Gülsemin Karakuş çiftinin 9 aylık bebekleri Asel, doğduktan sonra üç kez kalbi durmasına rağmen yaşama tutundu. Epilepsi belirtileri gösteren, ancak tam olarak teşhis edilemeyen hastalığı nedeniyle doğduğundan beri nöbet geçiren Asel bebek, ailesinin hastane odasına çevirdiği evde, cihazlara bağlı olarak nefes alabiliyor.

Karabağlar ilçesinde oturan Hüseyin ve Gülsemin Karakuş çiftinin üçüncü çocukları 9 aylık Asel, dünyaya geldiği Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi'nde solunum sıkıntısı nedeniyle Yeni Doğan Yoğun Bakım Ünitesi'nde tedaviye alındı. Epilepsi belirtileri gösteren, ancak tam olarak teşhis konulamayan hastalığı nedeniyle doğduğu günden beri nöbet geçiren bebeğin, tedavisi devam ederken üç kez kalbi durdu ve doktorların müdahalesiyle hayata tutunabildi. Nöbetler nedeniyle beyninde de hasar oluşan Asel bebek, uzun süre yoğun bakım ünitesinde kaldıktan sonra, yaklaşık bir ay önce ailenin talebi doğrultusunda taburcu edildi. Evde daha steril bir ortam oluşturan aile, Asel bebek için bir odayı hastane odasına dönüştürdü. Bebeğin yaşamsal faaliyetlerini sürdürebilmesi için solunum, beslenme gibi birçok cihaz temin eden aile, kızlarının nöbet geçirme ihtimaline karşın gözlerini kırpmadan başında bekliyor. Kızına bakmak için çalıştığı teknoloji firmasından ayrıldığını söyleyen Gülsemin Karakuş, "Artık tam bir doktor gibi oldum. Küçücük bebeğim çok büyük zorluklarla mücadele etti, ama her defasında direndi. Doktorlar her 'Her şeye hazırlıklı olun' dediğinde Asel yaşama tutundu. Şimdi onu yaşatmak için elimizden geleni yapıyoruz ancak neyle savaştığımızı bile bilmiyoruz. Bir an önce Asel'in hastalığının teşhisinin koyulmasını istiyoruz" dedi.

'KIZIMIZI YAŞATMAK İÇİN MÜCADELE EDİYORUZ, BİRİLERİ SESİMİZİ DUYSUN'Kızını yaşatmak için elinden geleni yapacağını söyleyen Gülsemin Karakuş, "Kızım önce Allah'ın izni, sonra doktorlarımızın sayesinde hayatına devam ediyor. Çok zor süreçler yaşadık. Defalarca yoğun bakıma girdi çıktı. Solunum cihazları takıldı, boğazı delindi. Bizimle birlikte o da mücadele etti. Doğduğundan beri bacakları kasılıyor, gözleri seyriyor ve sürekli nöbet geçiriyordu. Bu nöbetlerinin sebebi halen anlaşılamadı. Bazen aniden morarıyordu. Doktorlar bile çok fazla ümitli olmamız gerektiğini söylediler ama biz umudumuzu hiç kaybetmedik. Şimdi evde tamamen steril bir ortam yarattık. Sürekli olarak onun başındayım gözümü dahi kırpmıyorum. Burada eldiven, maske, sonda gibi her türlü tıbbi malzeme de var. Kızımı yaşatmak için mücadele ediyoruz ama birileri sesimizi duysun ve elimizden tutsun istiyoruz. Hem kızımın hastalığı anlaşılsın, hem de devlet büyüklerimiz bize maddi manevi destek olsun istiyoruz" diye konuştu.EVİ HASTANE ODASINA ÇEVİRDİLER, MALİYETİ 60 BİN TL OLDU

Manisa'da bir teknoloji firmasında güvenlik görevlisi olarak çalışan baba Hüseyin Karakuş ise, "Biz kızımı yaşatmak için elimizden gelen her şeyi yapıyoruz ve daha da fazlasını yapmaya da hazırız. Evimizin bir odasını hastane odasına çevirdik. Bunun maliyeti yaklaşık 60 bin TL oldu. Allah razı olsun, en azından 30 bin TL'si devletimiz tarafından karşılanmıştır, gerisini biz ödedik. Asel'in annesi artık çalışamıyor ve biri 16, biri 13 yaşında iki çocuğumuz daha var. Bebeğimizin masrafları çok fazla oluyor, yaklaşık 6 bin TL aylık masrafı var. Ben her ay eşimden dostumdan borç alarak geçiniyorum. Kızım için her şey feda olsun ama maddi bir desteğe de ihtiyacımız var" dedi.


Kaynak: DHA

Son Dakika Güncel 9 aylık bebeklerini yaşatmak için evlerini hastaneye çevirdiler - Son Dakika

Sizin düşünceleriniz neler ?

    SonDakika.com'da yer alan yorumlar, kullanıcıların kişisel görüşlerini yansıtır ve sondakika.com'un editöryal politikası ile örtüşmeyebilir. Yorumların hukuki sorumluluğu tamamen yazarlarına aittir.

Advertisement