Afrika'da Kurulan "Dostluk" Yolda Bırakmadı

ERSİN TURAN - Karabük Üniversitesi (KBÜ) Edebiyat Fakültesi Türk Dili Bölüm Başkanı Doç. Dr. Enver Kapağan, Uluslararası Öğrenci Sınavı için bulunduğu Somali'nin Hergeisa kentinden dönüşte uçak seferi iptal edilince, büyük bir kadirşinaslık örneği gösteren Somalililer tarafından kiralanan özel uçakla başkent Mogadişu'ya geldi.

KBÜ Rektörü Prof. Dr. Refik Polat'ın görevlendirmesiyle KBÜ Uluslararası Öğrenci Koordinatörü Yılmaz Bacaklı, Uluslararası Öğrenci Koordinatör Yardımcısı Doç. Dr. Enver Kapağan ve Dr. Öğretim Üyesi Mustafa Kundakçı, Uluslararası Öğrenci Sınavı için Somali'ye gitti. Bacaklı, Kapağan ve Kundakçı, kendi aralarında üç bölge seçerek sınav yaptı.

Sınavı Hergeisa'da yapan Kapağan, daha sonra buraya yaklaşık 1500 kilometre uzaklıktaki başkent Mogadişu'ya hareket etmek için havalimanına gitti. Kapağan, burada uçağının seferinin bir sorun nedeniyle iptal olduğu öğrendi.

Mogadişu'ya nasıl gideceği konusunda yetkililerle görüşen Kapağan, Somalilerin kiraladığı 48 kişilik uçakla tek başına başkente gönderildi.

Doç. Dr. Kapağan, AA muhabirine yaptığı açıklamada, orada biri Batılı devletlerin yeraltı ve yer üstü zenginliklerini sömürmeyi amaçladığı Somali, diğeri Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın teşviki ve desteğiyle başlayan eğitim, sağlık ve ticari işlerle onarılan bir Somali gördüklerini söyledi.

Bu güzel emeklerin karşılığı olarak Somalililerin Türk insanına büyük bir saygıyla yaklaştığını vurgulayan Kapağan, bunun en canlı örneğini Hergeisa bölgesinde yaşadığını anlattı.

Kendisine uçak kiralandı

Bunun belki de hayatında bir daha yaşayamayacağı bir olay olduğunu dile getiren Kapağan, Hergeisa'ya gidip sınavı yaptıklarını, sınavdan sonra kendilerini Mogadişu'ya geri getirecek uçağın seferinin iptal olduğunu öğrendiklerini dile getirdi.

Kapağan, bunun üzerine nasıl gitmesi gerektiğini düşündüğünü belirterek, yaşadıklarını şöyle aktardı:

"Bize sordular 'Ne yapalım?' diye. Biz de 'Bizi Mogadişu'ya ulaştırın da nasıl olursa ona siz karar verin.' dedik. Onlar da 'Biz çözeriz.' dediler. Bir taksi ya da otobüsle bizi Hergeisa'dan Mogadişu'ya getireceklerini düşündük fakat bir-iki saat sonra bizi aldılar 'Hocam sizin aracınız hazır, gidelim.' dediler. Bizi havaalanına götürüyorlardı, beni önce bir şaşkınlık kapladı, içim bir tuhaf oldu.

Havaalanına geldiğimizde bizim için uçak kiralandığını öğrendik. Dediler ki 'Hocam sizin için biz uçak kiraladık çünkü Türkiye'nin, Cumhurbaşkanı'nın bize yaklaşımı, rektörünüzün sizi buraya gönderirken bize anlattıkları, (Biz Afrika'yı uzak bir coğrafya değil gönlümüze yerleşmiş bir coğrafya gördük.) sözleri üzerine sizi biz otobüsle ya da taksiyle gönderip tehlikelerle karşı karşıya bırakamayız. En güvenli bir biçimde uçak tuttuk ve sizin bu kadirşinaslığınıza karşı biz de sizleri güvenli bir şekilde Mogadişu'ya göndereceğiz.' dediler. Bizi bir sürprizle uçakla Mogadişu'ya gönderdiler. Kendilerine teşekkür ediyoruz."

Doç. Dr. Enver Kapağan, uçağın kendisine gönüllü bir eğitim kuruluşu tarafından kiralandığını öğrendiğini bildirdi.

Sınava yaklaşık 200 öğrenci gelmesini beklerken 600 öğrencinin girdiğini belirten Kapağan, Somali'nin dışında Azerbaycan, Ürdün, Sudan, Çad gibi birçok ülkede sınavlar yapıldığını söyledi. Kapağan, KBÜ'de 4 bine yakın uluslararası öğrenci olduğunu, bu sene sayının 6 bine çıkacağını düşündüklerini kaydetti.

Tek başına yolculuk yaptı

Hergeisa'dan hava yoluyla Mogadişu'ya tek başına uçakla giden Kapağan, uçakta kendisi, hostesler ve pilotlar dışında hiç kimsenin olmadığını aktardı.

Kapağan, "Benim orada en çok düşündüğüm olaylardan biri de şu oldu; bize uzak coğrafya olarak anlatılan bir Afrika ile bizim yaşadıklarımız... O insanların kendilerine verilen değere karşılık yaptıkları... Oysa bizim zihnimizde Batılıların özellikle yapmaya çalıştığı bir algı... Sanki orada çarşının ortasında bile insanın sağ dönmesinin mümkün olmadığı şeklinde bir algı... Oysa öyle bir şey yok." ifadelerini kullandı.

Türk insanına herkesin saygı gösterdiğini anlatan Kapağan, şunları kaydetti.

"Mogadişu'da gittiğimiz her yerde insanlar aranıyordu. 100 metrede bir belki kontrol noktaları vardı fakat 'Türkiye'den geldik.' dediğimizde hemen hemen hiçbir noktada aranmadığımız gibi sadece saygıyla 'Buyurun sizler buraya ancak iyilik için gelirsiniz, Cumhurbaşkanınız bize hastane açtı, rektörünüz sınav yapmak üzere buralara kadar gönderdi, bizim çocuklarımızı eğitmek için.' şeklinde minnet ve şükran hislerini ilettiler."