Mehmet Ali Şahin: Eksiklerimiz Var

AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Karabük Milletvekili Mehmet Ali Şahin, Soma'da meydana gelen maden faciasının ardından tartışma konuşu olan yaşam odasına ilişkin, "Bizde yaşam odaları yapmaya mani bir hüküm yok ama zorunlu değil. Bu konuda büyük tecrübeler yaşamış ülkelerde maden ocaklarında bulunan yaşam odalarını yapmak mecburidir" dedi.

Mehmet Ali Şahin, Soma'da maden ocağını işleten kuruluşun başkanının daha önce yaptığı açıklamada, '500 kişilik yaşam odası yaptık' dediğini ancak dün yaptıkları basın toplantısında bunun gerçek olmadığının ortaya çıktığını söyledi.

"O İFADENİN HİÇBİR TUTARLILIĞI YOKTUR"

Bu olaydan hareketle daha ne gibi yeni tedbirler almalıyız ki, bu tür olay ve kazalarla karşılaşmayalım diyen Şahin, "Bu bağlamda yaşam odalarının zorunlu hale getirilmesi tartışılacak ve konuşulacak. Biz 2012 yılında İş Sağlığı Güvenliği yasası çıkarttık. Benim Meclis Başkanı olduğum 2010 yılında maden sektörünün sorunları için bir araştırma komisyonu kurulmuştur. Bu araştırma komisyon çok kıymetli bir rapor hazırladı ve öneriler getirdi. Nitekim bu olayın meydana geldiği Soma'daki maden ocağında da parlamentodan giden milletvekili arkadaşlarımız çalışma yaptılar. Oradaki izlenimlerini önerilerini bu rapora yansıttılar. Nitekim biz 2012 yılında İş Sağlığı Güvenliği yasasını hazırlarken bu raporlardan da yaralandık. 28 Nisan 2014'de mecliste maden sektörünün sorunları ile bir araştırma önergesi verilmişti ve biz AK Parti olarak buna ret oyu kullanmıştık. 'Bu komisyon kurulsaydı bu olay meydana gelmezdi' diye değerlendirmede bulunuyorlar. 15 gün önce 'bir komisyon kurulmuş olsaydı bu olay meydana gelmezdi' şeklindeki ifadenin hiçbir tutarlılığı yoktur. Kaldı ki, bu komisyon 2012 yılında kuruldu, tespitlerini yaptı.

"EKSİKLİKLERİMİZİ GİDERMELİYİZ"

Aşağı yukarı yeniden kurulsa bile aynı sonuçlara varacaktır. Bu sadece siyasi bir tavır ve ciddiye alınacak bir husus değildir. Tabi bu kazadan alınacak çokça dersler var. Savcılık soruşturuyor. Bu olayın meydana gelmesinde kimlerin hatası var, ihmali var bunlar değerlendiriliyor. Çalışma bakanlığı müfettişleri de idari yönden inceliyor. Bunun sonucunda işlem yapılarak, belki bazı kişilerle ilgili dava açılacaktır. Ocağı çalıştıranların sorumluluğu var mı yok mu bir takım değerlendirmeler ortaya konulacaktır. Madencilik sektöründe dünyada gelişmiş ülkeler farklı tedbirlerle ölümleri en aza indirmenin tedbirlerini büyük ölçüde almış. Bizim de mutlaka eksikliklerimiz varsa bunları çok kısa sürede tamamlamalıyız. 2012 yılında çıkan yasa bu konuda önemli bir adım atmıştır. Ancak uygulamada bir takım aksaklılar olabilir yeni bir yasadır. Hem bu eksiklikleri gidermeliyiz hemde yeni ihtiyaçları bu yasaya ilaveler yapmak suretiyle karşılamalıyız" dedi.

"KOMİSYON BU KAZALARI ÖNLEME GİBİ BİR SORUMLULUK İÇERİSİNDE DEĞİL"

Meclis Araştırma komisyonların nihayetinde bir durumun tespitini yaptığını da belirten Şahin şunları söyledi: "Nitekim maden sektörünün sorunları ile ilgili bu tespit TBMM Başkanlığınca daha önce kurulan bir komisyonca zaten yapılmış. Tekrar tekrar bunları yapmanın pratikte bir anlamı yok. O araştırma önergesinin görüşüldüğü gün önerge veren CHP'li milletvekili arkadaşımız Soma'daki ya da maden ocaklarındaki olumsuzluklardan bahsetmedi. 1 Mayıs'ı neden Taksim'de yaptırmıyorsunuz konusunu işledi. Yani onu konuşmak için verilen doğrudan gündeme alınma önergesiydi. 15 gün önce bir komisyon kurulsaydı bu olay meydana gelmezdi demenin hiçbir mantığı yok. Kaldı ki, bu komisyon maden ocaklarına gidip bu kazaları önleme gibi bir sorumluluk içerisinde değil. Bu beyanları siyasi tavırlar olarak değerlendiriyorum. Hükümeti eleştirecek yol bulmak için söylenen sözlerdir."

"CUMHURBAŞKANI ADAYIMIZ NETLEŞMEDİ"

Soma'daki maden kazası ile siyaset geri plana iletildiğini belirten Şahin, şunları söyledi: "Biz AK Parti olarak cumhurbaşkanı adayımız netleşmedi. Bu konuda istişare çalışmaları devam ediyor. Asıl vatandaşlarımızın ne düşündüğüdür. Büyük kongre delegeleri, İl Başkanları, MKYK üyeleri ve Belediye başkanları ile istişare yaptık, onların bu konudaki yaklaşımlarını aldık. Ama en önemlisi halk ne düşünüyor. Cumhurbaşkanlığı seçiminde sandığa giderek oy kullanacak olan vatandaş ne düşünüyor. Bu konu ile ilgili çok geniş kamuoyu araştırması yaptık. Bunun sonuçlarını bekliyoruz. Bu sonuçlar geldikten sonra bir değerlendirme yapacağız. Muhalefet de kuşkusuz Cumhurbaşkanlığı seçiminde bir veya birden fazla adayla halkın karşısına çıkacak. Bu onlarında görevidir. Kendilerinin nasıl bir aday tespiti yapacakları tamamen kendi takdirleridir. Sayın Bahçeli'nin eski Cumhurbaşkanlarımızdan Demirel'i ziyaret ettiği başka ziyaretleri olacağı kamuoyuna intikal etti. Bu onların takdiridir. Biz kendi adayımızı belirlemeye çalışıyoruz. Onlar da kendi aday ve adaylarını belirlemeye çalışıyor. Nihayetinde sandıkta 10 Ağustos'ta halkımız karar verecektir."