AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Ahmet Davutoğlu seçim beyannamesinin satırbaşlarını açıkladı. Başkanlık sistemi beyannamede, "Demokratik denge ve kontrol mekanizmalarının öngörüldüğü bir yönetim modeli" olarak tanımlanıyor.
Davutoğlu "Yeni Türkiye Sözleşmesi 2023" adı verilen belgeyi AK Parti'nin seçim beyannamesinin ve adaylarının tanıtıldığı toplantıda açıkladı. Davutoğlu seçim beyannamesinde başkanlık sisteminin nasıl yer alacağına dair ipuçlarını da bu sözleşmeyi tanıtırken verdi.
Davutoğlu beyanname ile birlikte, yine beyannamede yer alan maddelerden satırbaşları içeren Yeni Türkiye Sözleşmesi'ni açıkladı.
Davutoğlu darbe dönemlerindeki müdahaleler nedeniyle parlamenter sistemin özünden uzaklaştırıldığını savundu:
"Darbe dönemindeki müdahaleler sonucu parlamenter sistem özünden uzaklaştırılmış, Cumhurbaşkanlığı makamıyla yetkileri sınırlandırılmakla birlikte, Başbakanlık makamıyla yetki çatışması yaşanmıştır. Yürütme erkinin yeniden düzenlenmesine ihtiyaç vardır. Yetki sorumluluk dengesinin açıklıkla ortaya konması, hesap verilebilirlik açısından bir zarurettir. 2014'te Cumhurbaşkanı'nın halk tarafından seçilmesiyle birlikte idari yapının başkanlık sistemi yönünde yapılandırılması yetki karmaşasının giderilmesi için gerekli görmekteyiz."
Davutoğlu başkanlık sisteminde denge ve kontrol mekanizmalarının etkin şekilde işletileceğini söyledi, tüm partilere katkı çağrısında bulundu:
2014'te milletimiz bundan sonra da kendi yöneticilerini hiçbir baskı olmadan seçmeye devam edecektir. Başkanlık sistemini yasama ve yürütmenin müstakil olarak etkin olduğu, demokratik denge ve kontrol mekanizmalarının öngörüldüğü bir yönetim şekli olarak tasavvur ediyoruz. Bütün kesimleri bu yeni yapılandırma sürecine katkı vermeye davet ediyoruz. Yürütme de yasama ve yargı gibi anayasal denetime açık olacak."
BEYANNAMEDEKİ BAŞKANLIK MODELİ
Davutoğlu'nun Yeni Türkiye Sözleşmesi'nde satırbaşlarını verdiği başkanlık modeli AKP beyannamesinde "Yönetim Modeli ve Başkanlık Sistemi" şu şekilde yer aldı:
"Yeni anayasa ile Türkiye'nin katılımcılığı ve çoğulculuğunu esas alan ve etkili işleyen bir hükümet modeline kavuşturulmasını elzem görüyoruz. Yeni anayasa çalışmaları, Türkiye'nin 2023 ve sonrasına yönelik kalkınma hedeflerine ulaşmasını kolaylaştıracak, etkin ve sağlıklı bir yönetim modeli arayışını da içerecektir."
Beyannamede parlamenter sistemin demokratik gerekleri karşılamaktan uzak olduğu savunuldu:
"Parlamenter sistemin normatif ilkelerine aykırı olarak mevcut sistem, Cumhurbaşkanlığı makamına, vesayetçi aktörler adına hükümeti denetleme misyonu biçmiş, cumhurbaşkanı ile başbakan arasındaki ilişkiyi etkin ve eşgüdümlü bir yönetime imkân sağlayacak hukuki ve kurumsal dayanaklardan yoksun bırakmıştır."
Beyannamede cumhurbaşkanının halk tarafından seçilmesi sağlanarak, bu makamın vesayetçi misyonundan arındırıldığı belirtildi, ancak bunun cumhurbaşkanları ile başbakanlar arasında kriz üretme potansiyelini tamamen ortadan kaldırmadığı vurgulandı, bu olası sorunun başkanlık sistemiyle ortadan kalkacağı belirtildi:
"Son sekiz yıl boyunca, AK Parti siyasi vizyonunun öngördüğü birlikte çalışma ahlâkı ve millete hizmet şuuru sayesinde, cumhurbaşkanları ile başbakanlar arasında uyumlu bir çalışma sağlanarak, mevcut sistemin kriz üretme potansiyeli kontrol altında tutulmuş ve eski dönemlerde rastlanan siyasi veya ekonomik krizlerin yaşanmasına izin verilmemiştir. Ancak mevcut sistem, cumhurbaşkanı ve başbakanın farklı siyasi geleneklerden gelmeleri durumunda, kriz üretme potansiyelini taşımaya devam etmektedir. AK Parti olarak, mevcut sistemin siyasi tarihimizdeki vesayetçi kurgusunu da göz önünde bulundurarak, Cumhurbaşkanı'nın doğrudan halk tarafından seçilmesinin oluşturduğu bu yeni durumun yol açabileceği muhtemel yönetim sorunlarının başkanlık sistemiyle aşılacağına inanıyoruz."
TARTIŞMALARA YANIT
Beyannamede başkanlık sisteme yönelik eleştirilerde "demokratik ülkelerin bu modelle yönetiliyor olmasının" gözlerden kaçırılmaya çalışıldığı savunuldu.
"Bu çerçevede, tartışmayı kişiselleştirmeden, siyasal geleneğimizdeki tecrübelerden de yararlanarak, yeni Türkiye vizyonumuza uygun bir sistem arayışını sürdürmek ve çözüm bulmak zorundayız.Hükümet modellerinin tartışılacağı zemin kuşkusuz demokratik bir anayasal zemin olacaktır. AK Parti olarak, demokratik bir perspektifle yapılandırıldığında, parlamenter sistemle başkanlık sistemi arasında demokrasiye uyum açısından bir fark bulunmadığı kanaatindeyiz. Nitekim her iki sistemin de olumlu örneklerine rastlanabileceği gibi olumsuz örneklerine de rastlanabilir. Ancak bir yandan vesayetçi bir şekilde kurgulanarak, demokratik doğasından koparılmış parlamenter sistemin yol açtığı siyasal istikrarsızlıklar, öte yandan Yeni Türkiye vizyonumuzun ihtiyaç duyduğu etkin ve dinamik yönetim dolayısıyla, başkanlık sisteminin daha uygun bir yönetim modeli olduğuna inanıyoruz."
Beyannamede başkanlık sistemi modelinin Türkiye'nin siyasal tecrübesine ve gelecek vizyonuna daha uygun olduğu vurgulandı:
"Milletimizin teveccühüyle hazırlayacağımız özgürlükçü ve insan odaklı yeni anayasa ile seçimlerin istikrar üretebildiği, yasama ve yürütmenin müstakil olarak etkin olduğu, demokratik denge ve kontrol mekanizmalarının öngörüldüğü, toplumsal farklılıkların siyasal temsilinin sağlandığı, ademi merkeziyetçi bir idare sisteminin güçlendirildiği, karar alma süreçlerinin hızlandığı, her türlü vesayetin engellendiği yeni bir siyasal sisteme geçebiliriz. Bu çerçevede öngördüğümüz başkanlık sistemi, Türkiye'nin AK Parti iktidarında geçirdiği demokratik dönüşümü nihai sonucuna erdirerek, 2023 ve sonrasına yönelik kalkınma hedeflerine ulaşmasını kolaylaştıracak bir çerçeveye sahip olacaktır. Bu unsurlarıyla başkanlık sisteminin, Türkiye'nin siyasal tecrübesine ve gelecek vizyonuna daha uygun olduğuna inanıyoruz."
Son Dakika › Güncel › AK Parti'nin Başkanlık Sistemi - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?