Atatürk'ün Vefatının 75. Yılı

Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, ülke ve millet olarak, Atatürk'ün gösterdiği hedefler doğrultusunda daima ileriye baktıklarını belirterek, "Memnuniyetle ifade etmeliyim ki, Türkiye bugün dünyada sözü dinlenen, dostluğu aranan ve uluslararası sorunların çözümünde aktif rol üstlenen bir ülke konumundadır. Türkiye'yi dünyanın en güçlü ülkeleri arasına sokmak için var gücümüzle çalışmaya devam edeceğiz. Atatürk'e ve bizlere cennet vatanı miras bırakan atalarımıza karşı bu en büyük sorumluluğumuzdur" değerlendirmesinde bulundu.

Cumhurbaşkanı Gül, Büyük Önder Mustafa Kemal Atatürk'ün vefatının 75. yılı dolayısıyla mesaj yayımladı.

Gül, mesajında, Cumhuriyetimizin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ü ebediyete intikalinin 75. yılında saygı ve rahmetle andığını ifade ederek, bugün Atatürk'ün aziz hatırasını yad ederken, Türkiye'yi onun gösterdiği muasır medeniyetler seviyesinin üzerine çıkarma hedefi doğrultusunda var güçleriyle çalıştıklarını kaydetti.

Atatürk'ün, barışçı kimliği, reformları, düşünce ve aksiyonlarıyla dünya tarihine yön veren, tüm insanlığın saygı duyduğu bir lider olduğuna dikkati çeken Gül, Türk milletinin kendisine verdiği görevi en iyi şekilde yerine getiren Atatürk'ün, vizyonu, öngörüleri, geniş bakış açısı ve yaptıklarıyla Türkiye'ye sınıf atlattığını vurguladı.

Otoriter rejimlerin güçlendiği bir dönemde, millet egemenliğine dayalı Cumhuriyet'in kurulmasının, Atatürk'ün ve yüce Meclisimizin demokrasiye olan inancını daha o yıllarda ortaya koyduğuna işaret eden Gül, şunları kaydetti:

"Cumhuriyet'in halka dayanan dinamik yapısı yıllar içinde demokrasinin tüm ilke ve kurallarının hayata geçirilmesine imkan sağlamıştır. Cumhuriyetle demokrasiye geçişin temelleri atılmıştır. Kısa hayatına büyük işler sığdıran Atatürk, milletinden aldığı güç ve destekle kendisini Türkiye'yi ileri ülkeler seviyesine çıkarma amacına adamıştır. Dönemin sınırlı imkanlarıyla büyük işler başaran Atatürk, yüce Meclisimizin ve milletimizin katkılarıyla yanmış yıkılmış bir ülkeyi ayağa kaldırmış, Türkiye'yi büyük bir dönüşüm sürecine sokmuştur. Şüphesiz her tarafı işgal edilen yokluklar ve imkansızlıklar içerisindeki bir ülkede bunları yapmak kolay olmamıştır. Binlerce yıldan süzülen birlik ve beraberliğimiz, müstakil yaşama kararlılığımız ve bağımsızlık tutkumuz bu zorlu süreçte en büyük gücümüz olmuştur. Cumhuriyet'ten bugüne dönem dönem sıkıntılar yaşansa da, halkımızın iradesi ve egemenliğine sahip çıkması sayesinde Türkiye, askeri, siyasi ve ekonomik krizlerin üstesinden gelmiş, demokrasinin evrensel standartlarını oluşturmak için ciddi adımlar atmıştır."

Bugün hak ve özgürlükler konusunda önemli mesafeler alan Türkiye'nin bir yandan demokrasisini olgunlaştırdığını diğer yandan da yatırım ve büyük projeleriyle ekonomisini güçlendirdiğini, vatandaşlarının refah seviyesini artırmak için  gayret gösterdiğini belirten Gül şöyle devam etti:

"Ülke ve millet olarak, Atatürk'ün gösterdiği hedefler doğrultusunda daima ileriye bakıyoruz. Memnuniyetle ifade etmeliyim ki, Türkiye bugün dünyada sözü dinlenen, dostluğu aranan ve uluslararası sorunların çözümünde aktif rol üstlenen bir ülke konumundadır. Türkiye'yi dünyanın en güçlü ülkeleri arasına sokmak için var gücümüzle çalışmaya devam edeceğiz. Atatürk'e ve bizlere cennet vatanı miras bırakan atalarımıza karşı bu en büyük sorumluluğumuzdur. Milletimiz binlerce yıldır olduğu gibi birlik ve beraberlik içinde tüm güçlükleri yenecek, örnek bir  ülke olmayı sürdürecektir."

Türkiye'nin bunu sağlayacak imkan ve kaynaklara sahip olduğundan asla şüphe duymadığının altını çizen Cumhurbaşkanı Gül, milletin, dünya tarihine de damga vuran Atatürk gibi bir öndere sahip olduğu için her zaman büyük gurur duyduğuna dikkati çekti.

Gül, Cumhuriyet'in kurucusu, Büyük Önder Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ü, onun şahsında dava ve silah arkadaşlarını, istiklal mücadelesinin tüm kahramanlarını bir kez daha sevgi, saygı, rahmet ve şükranla andı. - Ankara