Avukat Kudbedin Kaya'nın öldürülmesine ilişkin 11 sanığın yargılanmasına devam edildi

Avukat Kudbedin Kaya'nın, bir restoranda otururken silahlı saldırı sonucu öldürülmesine ilişkin biri firari 11 sanığın yargılanmasına devam edildi.

Bakırköy 22. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmaya, 6 tutuksuz sanık ile tarafların avukatları katıldı.

Duruşmada, avukat Kudbedin Kaya'nın oğlu Navdar Kaya, eşi Hülya Ceylan ve ablası Saadet Bahçeci de hazır bulundu.

Tanık olarak dinlenilen Hakan Cudi Kaynak, olay günü restoranda çocukluk arkadaşları Vedat Gölcük ve Süleyman Daşdağ ile yemek için buluştuklarını, Kudbedin Kaya'nın da yanlarında olduğunu ifade ederek, "Sohbet ettiğimiz esnada silah sesi geldi. Yüzü maskeli birisi ateş ediyordu. Maktulün yüzü kanlar içinde kaldı. Vuran kişinin yüzü gözlerine kadar kapalıydı. Teşhis etmem mümkün değil." dedi.

Bir diğer tanık Vedat Gölcük, Kudbedin Kaya'nın çocukluk arkadaşı olduğunu belirterek, Kaya ile arkadaşları Vedat Gölcük ve Süleyman Daşdağ'la yemek yedikleri esnada olayın yaşandığını, kendisinin de kolundan yaralandığını anlattı. Gölcük, maktul ile yaptığı görüşmelerde tehdit edildiğini söylediğini aktardı.

Tanık Süleyman Daşdağ, maktul Kudbedin Kaya'yı Diyarbakır'dan tanıdığını dile getirerek, "Kudbedin'i 15-20 yıldır görmemiştim. Vedat Gölcük beni davet etti. Hakan Kaynak da vardı. Restoranda yemek yediğimiz sırada pat pat sesleri geldi. Alkollü mekan olduğu için şampanya sesi algıladım. Akabinde yere yatın sesi geldi. Sürünerek mutfağa gittik. Olayın sonrasında hedefin Kudbedin Kaya olduğunu öğrendik. Sırtım dönük olduğu için ateş eden şahsı görmedim." diye konuştu.

Maktul Kaya'nın avukatları, eksikliklerin giderilmesini ve daha önce istenilen raporlarının dönüşünün beklenmesini talep etti.

Mahkeme heyeti, firari sanık Naji Sharifi Zindashti'nin yakalama emrinin ve eksik raporlarının dönüşün beklenmesine karar vererek, duruşmayı erteledi.

İddianameden

Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan iddianamede, avukat Kudbeddin Kaya'nın, 21 Ekim 2017'de Bakırköy'deki bir restorandayken siyah şapkalı, eldivenli, kimliği tespit edilemeyen bir kişi tarafından kulağının arkasında isabet eden kurşunla vurularak hayatını kaybettiği belirtiliyor.

İddianamede, Naji Sharifi Zindashti ile Orhan Ünğan ve İlhan Ünğan'ın husumetli oldukları, bu husumet sonucunda Büyükçekmece'de Devrim Öztunç ve Arzu Zindashti'nin öldürüldüğü ifade edilerek, bu olayı gerçekleştiren kişiler ile İlhan Ünğan'ın öldürüldüğü hatırlatılıyor.

Kudbedin Kaya'nın Bakırköy 12. Ağır Ceza Mahkemesindeki dosyada Orhan Ünğan'ın avukatı olduğu ve bir duruşmada öldürüleceği riskinin olduğuna dair beyanda bulunduğu, bundan 11 gün sonra silahlı saldırıda hayatını kaybettiği dile getirilen iddianamede, sanık Naji Sharifi Zindashti'nin kimliği tespit edilemeyen biri kadın, biri erkek iki kişiye cinayeti azmettirdiği, diğer sanıkların da kimlikleri tespit edilemeyen bu kişilere eylemi rahat gerçekleştirmeleri için sahte belgeler hazırladıkları, bu belgelerin de Zindashti'nin yönlendirilmesiyle verildiği anlatılıyor.

İddianamede, maktul Kudbedin Kaya'yı öldüren kişilerin profesyonel olduğu, olay yerinden kaçtıktan sonra kıyafetlerini değiştirdikleri, kullandıkları çalıntı ve sahte plakalı aracı terk ettikleri anlatılarak, araç ve içindeki belgelerde yapılan incelemelerde, bazı sanıkların parmak izlerinin bulunduğu, aralarında HTS kayıtları ve olayla ilgili mesajlaşmaların yer aldığı aktarılıyor.

İddianamede, firari sanık Naji Sharifi Zindashti'nin "tasarlayarak öldürmeye azmettirme", "resmi belgede sahtecilik" ve "ruhsatsız silah bulundurma" suçlarından ağırlaştırılmış müebbet ile 2 yıldan 8 yıla kadar, diğer 10 sanığın ise "tasarlayarak öldürmeye yardım etme" ve "resmi belgede sahtecilik" suçlarından ayrı ayrı 17 yıldan 25 yıla kadar hapis cezasına çarptırılması isteniyor.