Başbakan Yardımcısı ve Hükümet Sözcüsü Bekir Bozdağ, tek tip kıyafet uygulamasına ilişkin, "Adalet Bakanlığımız çalışmasını bitirdi. Şu anda KHK'ya bir düzenleme koyma ihtiyacı var. O düzenlemenin üzerinde de son rötuşlarını yaptı. Önümüzde hazırlıkları süren çalışmalar içerisinde çıkacak KHK'da bu konuda bir düzenleme yer alacak. Ondan sonra da Adalet Bakanlığı bu düzenlemeye göre gerekli çalışmaları yapıp adımları atacaktır." dedi.
Bozdağ, TRT Haber'de katıldığı programda, gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu, soruları yanıtladı.
FETÖ'den yargılanan sanıklara tek tip kıyafet giydirilmesi için yürütülen çalışmaya ilişkin bir soru üzerine Bozdağ, tek tip kıyafet konusunun halkın iktidara dönük talebi olarak ortaya çıktığını, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın da bu talebi haklı gördüğünü ifade ettiğini aktardı.
Adalet Bakanlığının bu konuda bir çalışma başlattığını hatırlatan Bozdağ, "Adalet Bakanlığımız çalışmasını bitirdi. Şu anda KHK'ya bir düzenleme koyma ihtiyacı var. O düzenlemenin üzerinde de son rötuşlarını yaptı. Önümüzde hazırlıkları süren çalışmalar içerisinde çıkacak KHK'da bu konuda bir düzenleme yer alacak. Ondan sonra da Adalet Bakanlığı bu düzenlemeye göre gerekli çalışmaları yapıp adımları atacaktır." diye konuştu.
Ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası alanların, cezalarının bir kısmını hücrede infaz ettiklerini belirten Bozdağ, Türkiye'nin infaz sisteminde hücrenin bulunduğunu, bunun yeni bir uygulama olmadığını kaydetti.
Cezaevi kapasitesinin geliştirilmesine ilişkin ise Bozdağ, cezaevlerinde bir yoğunluk olduğunu, bunu azaltmak için Adalet Bakanlığının attığı adımların bulunduğunu ifade etti.
Bozdağ, tek tip kıyafet uygulamasının yargılamalar sürecinde yapılacağını, mahkumiyetten sonra olmayacağını vurguladı.
"Bakanların Türk toplumuyla bir araya gelmesine izin vermediler"
Almanya ile ilişkiler konusunda ise Bozdağ, Almanya'nın seçim sürecinin ana malzemesinin Türkiye olduğunu, Hollanda ve Avusturya'daki seçimlerde de bu durumun geçerli olduğunu bildirdi.
Bozdağ, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Avrupa Birliği üyesi bazı ülkeler, seçim kampanyası yürütürken Türkiye'yi malzeme yapmadan halktan oy talep etmede kendilerini eksik hissediyorlar. Bu, Türkiye'nin gücünü gösteriyor. Türkiye güçlü bir ülke ve o ülkeler Türkiye'ye karşı sesini yükseltince güçlü bir ülkeye karşı sesini yükselttiği için daha çok oy alacağını düşünüyor. Ama bizi üzen şey şu, seçim kampanyası yapılırken Türkiye'nin haksız yere eleştirilmesi, haksız birtakım muamelelere maruz bırakılması ve Türkiye aleyhine asılsız yorumlar, haberlerle kirli bir algı operasyonu yapılmasıdır. Türkiye ile Almanya ve başka ülkeler arasındaki ilişkiler karşılıklı çıkarlar üzerine bina edilmelidir. Türkiye hiçbir ülkenin iç işine bugüne kadar karışmamıştır. Almanya'nın da iç işine karışmamıştır, başka bir ülkenin de iç işine karışmamıştır. Sadece kendisine karşı adil, objektif olunmasını istemiştir."
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın Türk kökenli Alman vatandaşlara, "Türkiye ile Almanya dostluğunu önemseyenlere oy verin" çağrısında bulunduğunu anımsatan Bozdağ, Türk milletinin birliğini temsil eden Cumhurbaşkanının, bu birliğe mensup olanlara seslenmesinin anayasal bir hak olduğunu kaydetti.
Bozdağ, "Eğer bir ülkenin iç işlerine müdahale edilmesi söz konusuysa, bu uluslararası hukuka aykırıysa, saygısızlıksa bunu Almanya yapıyor. Halk oylaması sırasında yaşadıklarımız... 'Hayır'a çalışanlara kapıları sonuna kadar açtılar. Evet için giden bakanların Türk toplumuyla bir araya gelmesine izin vermediler. Sayın Cumhurbaşkanımızın kendi vatandaşlarıyla bir araya gelip onlarla buluşmasına izin vermediler, terör örgütü elebaşılarından birinin telekonferans usulüyle teröristlere hitap etmesine izin verdiler. Şimdi siz Almanyasınız, Türkiye'nin yerine kendinizi gelin koyun." açıklamasında bulundu.
"Milletin, devletin onurunu korumak hükümetimizin birinci vazifesidir"
Türkiye'nin iç işlerine Almanya Başbakanı Angela Merkel'in ve Alman hükümet yetkililerinin karışmaya hakkının olmadığına işaret eden Bozdağ, Türkiye'nin bağımsız, kendi egemenlik alanları içerisinde her türlü tasarrufu yapma yetkisine sahip bir ülke olduğunu anlattı.
Kimsenin Türkiye'nin iç işlerine karışmasına izin vermeyeceklerini vurgulayan Bozdağ, herkesin haddini ve sınırını bilmesi gerektiğine, bilmeyene sınırını göstermenin, haddini bildirmenin anayasal bir vazife olduğuna işaret etti.
Bozdağ, "Milletin, devletin onurunu korumak hükümetimizin birinci vazifesidir. Bu onuru zedeleyen ne olursa olsun onun karşısında duracağız durmaya da devam edeceğiz. Almanya bu tür açıklamalarla Türkiye'nin ne kadar güçlendiğini, kendisini de bu güçlenmeden ne kadar rahatsız olduğunu ortaya koyuyor." diye konuştu.
Türkiye Almanya ilişkilerinin, birtakım konjonktürel dengelere göre değişmesini doğru bulmadıklarını, "kazan kazan" esasında, iki ülkenin hükümranlık haklarına saygı esasında bundan sonra devam etmesinden yana olduklarını kaydetti.
Siyasetin dostluğa hizmet etmesini istediklerini, seçim ve sandık kaygısıyla, ırkçıların tesiriyle bu dostluğa zarar veren çok şey olduğuna işaret eden Bozdağ, "İnşallah seçim tez zamanda biter de bu yanlışlıklar son bulur." dedi.
Başbakan Yardımcısı Bozdağ, Diyanet İşleri Başkanının da yakında atanacağını bildirdi.
Dünya Şampiyonu olan Milli Güreşçi Rıza Kayaalp'i tebrik eden Bekir Bozdağ, Kayaalp'in çok başarılı olduğunu, Türkiye'ye olimpiyat şampiyonluğunu da getireceğine inandığını vurguladı.
(Bitti)
Son Dakika › Güncel › Başbakan Yardımcısı Bozdağ: (3) - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?