Başbakan Yardımcısı Nurettin Canikli, cumhurbaşkanlığı hükümet modelinde güçlü yönetim ve istikrarın garanti altına alındığını söyledi.
Kıyı Emniyeti Genel Müdürlüğü Anadoluhisarı Eğitim Tesisinde, Beykoz mahalle muhtarları ve STK temsilcileri ile bir araya gelen Canikli, mevcut yönetim sistemiyle Türkiye'nin olumsuz tablolardan kurtulamayacağını dile getirdi.
Canikli, terör örgütlerinin bu sistemin değişmemesi için çalıştığına işaret ederek, "Bize istihbari raporlar geliyor. DEAŞ terör örgütü de Türkiye'de gizlice kendi taraftarları ile 'hayır" kampanyası yürütüyor." dedi.
Üç terör örgütü ile mücadele ettiklerini vurgulayan Canikli, bunların hepsinin kullanıldığını, hepsinin piyon olduğunu ifade etti.
Canikli, hayır kampanyası yürütenlerin büyük bir bölümünün gayri milli olduğuna dikkati çekerek, sözlerine şöyle devam etti:
"Türkiye'de hayır kampanyasını çok güçlü bir şekilde yürüten CHP ve Sayın Kılıçdaroğlu. O da mı gayrı milli? Evet, o da gayrı milli. Çok net söylüyorum. Bugüne kadar Türkiye'nin menfaatine olan her düzenlemede Kılıçdaroğlu, bunun karşısında oldu. Kılıçdaroğlu'nu, şu anda CHP'yi, maalesef büyük oranda Almanya derin devleti yönetiyor. Bunu açıkça söylüyoruz. Bu biliniyor. Açıktan söylemenin bir mahzuru yok. Onlarla çok yakın ilişki içerisinde. Onların talimatı ile hareket ediyor.
Yani FETÖ'nün sağladığı bir kasetle genel başkan olması sizi yanıltmasın. FETÖ de bir piyondur, onu da yine belli ülkeler kullanıyor, biliyoruz. CHP milli değildir, Almanya derin devleti tarafından kullanılmakta, yönetilmekte ve yönlendirilmekte. Buradan açıkça söylüyorum. Gitsinler dava açsınlar. Açsınlar, her şeyi konuşalım, her şeyi dökelim ortaya."
-"Biz bu sistemle Cumhurbaşkanımıza ilave yetki vermiyoruz"
Başbakan Yardımcısı Canikli, Fırat Kalkanı Operasyonundan önce uluslararası alanda, Türkiye'nin DEAŞ terör örgütü ile yeterince mücadele etmediği yönünde bazı suçlamalar geldiğini anımsatarak, "Bunun kaynağı Sayın Kılıçdaroğlu idi. Sayın Kılıçdaroğlu'nun haksız, gerçeği yansıtmayan, yalan iftiraları aynı şekilde Batı tarafından alındı ve uluslararası alanda Türkiye'ye karşı koz olarak kullanılmaya çalışıldı." dedi.
Bu ülkenin menfaatini düşünen birisinin böyle bir politika içerisinde olmaması gerektiğine işaret eden Canikli, Kılıçdaroğlu'nun ülkeyi karalamaya çalıştığını, ekonomiyi kötülediğini, olumsuz algı oluşturmaya çalıştığını ama bunların hiç birisinin gerçekle alakası olmadığını kaydetti.
Canikli, "Biz bu sistemle Cumhurbaşkanımıza ilave yetki vermiyoruz. 1982 Anayasasında Cumhurbaşkanının zaten yeterince yetkisi var. Yaptığımız sadece, hani aynı yetki cumhurbaşkanı ile başbakan arasında paylaşılmıştı ya, o kavganın nedeni olanını sadeleştiriyoruz, netleştiriyoruz, birleştiriyoruz." değerlendirmesinde bulundu.
Şu anki sistemin şahsi olarak bakıldığında, Cumhurbaşkanı açısından çok ideal bir sistem olduğunu vurgulayan Canikli, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Yetki var, sorumluluk yok. Kenan Evren'e göre dizayn edildiği için yetkileri vermişler, ama sorumsuz. Hiç bir işlemden, sadece vatana ihanetten sorumlu… Bizim ceza mevzuatımızda da vatana ihanet diye bir şey yok işin ilginç tarafı. Dolayısıyla cumhurbaşkanının inanılmaz yetkileri var, daha doğrusu başkanlık ya da yarı başkanlık sistemlerinde, cumhurbaşkanlarına verilen yetkilerin tamamı var. Ama onlardan farkı sorumluluğu yok. Şimdi sorumluluk getiriyoruz, yetkileri aynı kalıyor. Meclis cumhurbaşkanını, cumhurbaşkanı yardımcılarını, bakanları, bir suç söz konusu olduğunda yüce divana gönderebiliyor. Şu anda bu kapalı, bunun önünü açıyoruz."
-"İki kaptan bir gemiyi batırır"
Nurettin Canikli, en çok "Tek adamlık getiriliyor" ifadesinin kullanıldığını söyledi.
İngiltere'de tek adamlık olduğuna işaret eden Canikli, "Demokrasinin beşiği… Hiç kimse İngiltere'de diktatörlük var diyor mu? Yok. İngiltere'de tek adamlık var." dedi.
Canikli, İngiliz Başbakanının tek adam olduğunu, kraliçe ya da başka birisinin yetkileri paylaşmasının söz konusu olmadığını dile getirdi.
Almanya'da Merkel'in tek kadın olduğunu, Fransa'da Cumhurbaşkanının tek adam olduğunu, Amerika'daki başkanın da tek adam olduğunu anımsatan Canikli, "Tek adamlık diktatörlük ise o zaman bunların hepsi diktatör. Olur mu böyle bir şey? Biz de onlara benzer hale getirmeye çalışıyoruz. Dolayısıyla bu da bir safsata." ifadelerini kullandı.
"İki kaptan bir gemiyi batırır." diyen Canikli, işlerin yürümesi için son sözü söyleyecek birilerinin olması gerektiğinin altını çizdi.
Canikli, cumhurbaşkanlığı hükümet modelinde güçlü yönetim ve istikrarın garanti altına alınacağını sözlerine ekledi.
Toplantıda Beykoz Belediye Başkanı Yücel Çelikbilek ile AK Parti Beykoz İlçe Başkanı Mustafa Gürkan da kısa bir söz aldı.
Son Dakika › Güncel › Başbakan Yardımcısı Canikli Muhtarlarla Buluştu - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?