Batı Şeria'daki Yahudi yerleşimcilerin, Filistinli bir bebeğin ölümüne sebep olmasının ardından yaşanan gerginlik devam ederken Filistinliler, kavurucu sıcaklardan kaçmak için yerleşimcilerin yoğunlukta bulunduğu bir bölgedeki kaynak suyunda serinlemeyi tercih ediyor.
Yaz günlerinin sıcağından bunalan Filistinler, Batı Şeria'nın doğusundaki Eriha kentine yakın Fara kaynak suyunda serinliyor. Suyun bulunduğu yerin, Oslo anlaşmasına göre idari ve güvenliği İsrail'e bırakılan yüzde 61 oranındaki C bölgesinde olması ve silah taşıma izinleri bulunan Yahudi yerleşimcilerin varlığı, biraz olsun dinlenmek isteyen Filistinliler için caydırıcılık arz etmiyor. Yahudi yerleşimcilerin de yüzmek için tercih ettiği su birikintisi, Kudüs dağlarının eteklerinde derin bir vadinin doğusundaki Ağvar'a bakan bölgede yer alıyor.
Son günlerde artan hava sıcaklarından bunalarak yüzmeye gelen Doğu Kudüs'ün Cebe bölgesinden 22 yaşındaki İyad Hüseyin, "Su gerçekten çok soğuk. Sıcak bir günün yorgunluğunu alıyor. Cebe'de dinlenecek yer bulamıyoruz. Bu yer de Filistinlilerin. Yahudi yerleşimcilerin buradaki varlığı işgalin dayatması. Yazları arkadaşlarımla buraya geliyorum" dedi.
Suya girmek için gelenlerden İbrahim Ceber, yaklaşık 40 metreküp alana sahip su birikintisinin yakınındaki İsrail doğayı koruma dairesinin 1967 yılındaki işgalden önce inşa edildiğini anlattı
-Birbirlerini gözrmezden geliyorlar
Yahudi ve Filistinli aileler suya giriyor ve birbirlerini görmüyor gibi davranıyor.
Ceber, "Yahudi yerleşimciler her gün buraya gelip uzun saatler kalıyorlar. Biz de kalıyoruz ve onların varlığına rağmen dinlenmek için diretiyoruz. Bazıları ilişkilerimizde normalleşme ve hoşgörü olduğunu ifade etmek istercesine birlikte suya girebileceğimizi söylüyor. Ama biz belirli bir yerde yüzüyoruz. Onlarla kesinlikle konuşmuyor ve birlikte oturmuyoruz" diye konuştu.
Filistin Turizm Bakanlığı Tarihi Eserleri Koruma Genel Müdürü Salih Tavafişe, bakanlığın kaynak suyunu Dünya Kültür Mirası listesine yazdırmaya çalıştığını ifade etti.
Suyun, Batı Şeria'daki 7 bin Filistin kültür mirası arasında ve turistik yerlerinden biri olduğunu belirten Tavafişe, bu suyun yüzde 60'ının kontrolünün İsrail'de olduğunu kaydetti.
"Fara, yürüyüş yolu olarak Filistin iç turizm listesine eklendi" diyen Tavafişe, İsrail'in alanda restore çalışmalarına izin vermediğini, İsrail'e ait olduğu görünümü vermek için Yahudi isimleriyle adlandırmaya çalıştığını söyledi.
Filistin ile İsrail yönetimi arasında 1995'te imzalanan "İkinci Oslo Anlaşması" çerçevesinde Batı Şeria; A, B ve C bölgelerine ayrılmıştı. Yüzde 18'i kapsayan "A bölgesi"nin yönetimi idari ve güvenlik olarak Filistin'e, yüzde 21'lik "B bölgesi"nin idari yönetimi Filistin'e, "güvenliği" İsrail'e devredilirken, yüzde 61'ini kapsayan "C bölgesi"nin "idari ve güvenliği" İsrail'e bırakılmıştı.
Son Dakika › Güncel › Batı Şeria'daki Gerginliğe 'Serinleme' Molası - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?