Batuhan Yaşar: "Ekonomide Bizi Güzel Günler Bekliyor.. 15.000 Dolar Ne Kadar Uzakta?"

İhlas Haber Ajansı ve TGRT Haber Ankara Temsilcisi Batuhan Yaşar, Türkiye Gazetesi'ndeki köşesinde, "Babacan'ın son döneminde ne oldu?", "Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın yeni dönemde uygulamayı düşündüğü ekonomik sistem ne? Türkiye'yi nasıl bir üst lige taşıyacak?", "Kredi Garanti Fonunu ekonomiye nasıl nefes aldırdı?", "Kişi başına düşen gayrisafi milli hasılanın 15.000 dolarlara çıktığı ne zaman görülebilecek?", "Türkiye, 2019'da dünyanın kaçıncı büyük ekonomisi olacak?" sorularına cevap aradı.

Batuhan Yaşar'ın, "Ekonomide bizi güzel günler bekliyor.. 15.000 dolar ne kadar uzakta?" başlıklı yazısının tamamı ise şöyle:

"Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan artık aynı zamanda AK Parti Genel Başkanı..

Bir başka deyişle de AK Parti Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan..

Bu söyleyişe alışmamız lazım..

Cumhurbaşkanı, pazar günü çıtayı her anlamda oldukça yüksek bir yere koydu..

İlk aşamada 2019'a giden yolda sadece oy oranı olarak değil;

Ekonomi

Dış politika

Demokratikleşme

başlıklarında iddialı hedefler belirlendi

Biz bu yazımızda ekonomiyi mercek altına alacağız..

2023 öncesinde ilk durak 2019..

Ekonomi için yeni yol haritası çıkartıldı..

Babacan'ın son dönemi..

2002'den beri uygulanan politikalarla müthiş bir başarı hikayesi yazıldı.

Türkiye 27 çeyrek üst üste büyüdü. Dünyayı sarsan ekonomik kriz Türkiye'yi teğet geçti.

O günlerde hiçbirimiz Recep Tayyip Erdoğan'a inanmamıştık.

90'lı yılların günlük, hatta saatlik ekonomi politikaları yerine uzun dönemli, hedefleri olan sistemlere geçmeyi başardı Türkiye..

Ama Ali Babacan'ın son döneminde büyümeyi frenleyen, ekonomiyi soğutan tedbirler alındı.

Deyim yerindeyse çok fazla frene basıldı..

Bir de tabii faiz konusu var.. Bir gecede arttırılan yüzde 5'lik faizi Türkiye hala çıkartamadı..

Özellikle son iki yıldır da geçmiş dönemdeki ekonomik uygulamaların bir bölümündeki ciddi yanlışlar yüzünden büyümede bir türlü yüzde 5 yakalanamadı..

Yüzde 3'lere hatta Avrupa'da olduğu gibi yüzde 1'lik büyümelere bile şükredilir oldu..

Büyüme 2002'den beri Türkiye'nin adeta dinamosu olmuştur. İşte bu dinamodaki sıkıntı bir anda birçok sektörü olumsuz etkilemeye başladı..

Ekonomide bir parametre bozulunca hemen diğerlerini de etkiliyor maalesef..

İhracat düştü.. İhracat düşünce şirketler küçülmeye başladı..

İstihdamda sıkıntılar doğdu..

İşsizlikte ciddi olumsuzluklar yaşanmaya başladı..

Enflasyon aynı şekilde.. Gıda fiyatları yüzünden yükselen enflasyon birçok alanı olumsuz etkiledi. Revizyonlar yapılmasına neden oldu.

Emtia fiyatları düştüğü halde enflasyon rakamları hala beklentilerin çok üstünde..

Şimdi soğuk hava depolarının 3 ay içinde bütün Türkiye'de devreye alınması hedefleniyor.. Soğuk zincirinin kurulmasıyla enflasyonun nasıl düştüğünü hep beraber göreceğiz.

Erdoğan ağırlığı ekonomiye verecek..

Aslında pazar günkü kongrede start verilen, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın yeni dönemde uygulamayı düşündüğü ekonomik sistem, temel ekonomik parametreler anlamında Türkiye'yi bir üst lige taşıyacak.

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın, ekonomi yönetimini kısa aralıklarla toplayacağını hep birlikte göreceğiz..

KGF ile ekonomi nefes aldı..

Londra'daki finans kuruluşları Türkiye ile ilgili tahminlerini 2017 Şubat ortasından itibaren değiştirmeye başladılar. Olumluya döndüler.. Niye?

Bu durup dururken olmadı..

Çünkü Türkiye çok akıllı bir hamle yaptı ve Kredi Garanti Fonunu (KGF) devreye aldı.

KGF ile aslında birkaç kuş birden vuruldu..

Büyüme yeniden ateşlendi.

Reel sektör nefes almaya başladı.

Bankacılık sektörü yere daha sağlam basar hale geldi.

Yeni modelin hedefi ve farklı yapılar..

Ekonomideki yeni modelin göbeğinde artık "büyüme ve üretim" var..

Görüldü ki reel sektör ayağa kaldırılınca ekonomi topyekün ayağa kalkıyor.

Üretim desteklenince hem enflasyon düşüyor hem de ihracat ciddi bir şekilde artıyor.

Üretim ve ihracat artınca, istihdam ve büyüme pozitife dönüyor.

Vergi gelirlerinde ciddi sıçramalar görülüyor.

Bütün bunları bir cümle ile özetlemek gerekirse:

Türkiye artık temel ekonomik problemlerini 2019'a kadar çözme arzusunda..

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın yeni dönemde veya 2019'a giden yolda uygulamayı düşündüğü ekonomik sistemin ana başlıklarını bu şekilde aktarmaya çalıştık..

Peki neler mi olacak? İsterseniz kısaca onlara da bakalım..

15.000 dolar uzakta değil..

Büyümede hedeflendiği gibi yüzde 5'ler, 6'lar yakalanırsa 11.000 dolarlar civarında gezen kişi başına düşen gayrisafi milli hasılanın 15.000 dolarlara çıktığını 2019'un ortalarında görmemiz içten bile değil..

Enflasyonda yüzde 5, işsizlikte yüzde 7

Büyüme ne kadar önemli.. Düzenli büyüme sağlandığı takdirde yine 2019 yolunda enflasyonda yüzde 5'leri işsizlikte de yüzde 7'leri görebileceğiz. İşsizlikte nihai hedefin yüzde 5'ler olduğunu bir kez daha hatırlatalım..

Dünyanın kaçıncı büyük ekonomisi?

Dünyada yeni bir ekonomik kriz çıkmadığı sürece, alınan tedbirler sayesinde Türkiye'nin, dünyanın en büyük ekonomileri sıralamasında bir veya iki basamak öne gelmesi bekleniyor.. Kimilerine göre 16, kimilerine göre ise dünyanın 17. büyük ekonomisine sahip Türkiye'yi 2019 yılında 15. veya 14. sırada görebileceğiz.

Londra'dan dikkatle izleniyoruz..

Ekonomik parametreler yukarı yönlü, yani pozitif anlamda revize ediliyor..

Daha güzel olacak inşallah" - ANKARA