CHP'li Tekin: Elinizde Hangi Belge Varsa Çıkartmazsanız Namertsiniz

Chp Genel Sekreteri Gürsel Tekin, Başbakan Ahmet Davutoğlu'na çağrıda bulunarak, "Sayın Kılıçdaroğlu ile ilgili elinizde hangi belgeler varsa çıkartmazsanız namertsiniz. Palavra konuşmayacaksınız, devletin mekanizmaları elinizde" dedi.

CHP Bolu Milletvekili Tanju Özcan milletvekilliği döneminde yaptıklarını anlatmak için Bolu Kültür Merkezi salonunda 'Büyük Halk Buluşması' adlı program düzenledi. Tanju Özcan salon girişinde partililerle tokalaşırken, salon önünde uzun kuyruklar oluştu. Salon tıklım tıklım dolarken, partililer merdivenlerde ve salonun dışına kurulan ekranlardan Özcan'ı izledi. CHP Genel Sekreteri Gürsel Tekin de programa katılarak Özcan'a destek verdi. Kendisini dinlemek için salonun giriş kapısından 4 bin kişinin giriş yaptığını vurgulayan Özcan, 3.5 yıllık milletvekilliği görevi sürecinde yaptıklarını slayt gösterisi eşliğinde anlattı.

Salonu dolduran partililere seslenen Gürsel Tekin ise, 17 ve 25 Aralık Operasyonu'nda adı geçen bakanların çocuklarını yolsuzluğa bulaştırmalarına tepki göstererek, şöyle konuştu:

"Utanmıyor musunuz? Allah aşkına bu çocuklarınızı bu kirli işlerinizde kullanıyorsunuz? Ondan sonra millete din iman dersi veriyorsunuz. Yolsuzlukların içerisinde en mütevazisi, sınavsız kendi çocuklarını işe sokmalarıdır. Arınç çıktı ve 'Evet var. Sayın Kılıçdaroğlu'na teşekkür ediyorum' dedi. ve hatta 'Benim çocuğa da teklif ettiler. Benim çocuğum da benim gibidir, reddetti. Ben girmem bu işlere' dedi. Biz de teşekkür ettik ve nihayet iktidarda bir bakanın çocuğu kirli işlerin dışında kalabilmiş. Bunun üzerine Davutoğlu boş durur mu? 'Ey Kılıçdaroğlu sen sınavsız 70 kişi aldın' dedi. Kılıçdaroğlu 1997 yılından itibaren anlatıyor; 70'i boşver, sınavsız bana 7 kişi getir ben siyaseti bırakacağım' diyor. Getirebilir mi, getiremez. MİT, bakanlık elinizde niye çıkaramıyorsunuz? CHP'yi kirletemezsiniz. CHP bu söylemlerle kirlenmez."

Tekin, Diyanet İşleri Başkanlığı'nı da 17 ve 25 Aralık operasyonunda yolsuzluklar konusunda sessiz kalmakla suçlarken, "Diyanet İşleri Başkanlığı'nın görevi bu pis işleri afişe etmektir. İnançlarımızın gereği bunları uyarmaktır. Bu Diyanet İşleri ne yaptı biliyor musunuz? Bilirsiniz camilere fetva gönderilir, kazara bir Diyanet İşleri uzmanı 17 ve 25 Aralık'tan önce haram ve yolsuzlukla ilgili bir fetva gönderiyor. Çok güzel bir fetva. Sonra ne oldu biliyor musunuz? 17 ve 25 Aralık oldu diye bunu ortadan kaldırdılar. Böyle bir rezalet olabilir mi? Davutoğlu'na çağrıda bulunmak istiyorum. Sayın Kılıçdaroğlu ile ilgili elinizde hangi belgeler varsa çıkartmazsanız namertsiniz. Palavra konuşmayacaksınız, devletin mekanizmaları elinizde" dedi.

17 ve 25 Aralık operasyonun birinci yıldönümünde bu tarihi 'Yolsuzluk Haftası' ilan ettiklerini açıklayan Tekin, yolsuzlukla ilgili hazırladıkları afişler için kendilerine bilboard verilmediğini açıklayarak, şöyle konuştu:

"Bir ibret olması açısından bu haftayı yolsuzluk haftası ilan ettik. ve dedik ki kendi paramızla billboard yapalım. Bolu'dan Edirne'ye Kars'a kadar vatandaşlar bu kirli oyunların nasıl olduğu ve bir daha olmaması için billboard kullanacağız. Ben bunların film işlerini bildiğim için arkadaşlara 'Yazı yazacaksınız ve yazı ile cevap alacaksınız' dedim. Nihayet 10 gün sonra yazılı cevap geldi. Size şerefimle yemin ediyorum bir su kaç liradır 1 liradır. 1 liralık suya 3 lira fiyat vermişler. Bize gelen fiyat normal billboardlarda 1 lira olması gerekirken 3 lira. Buna da kabul dedik. Bunlar caysınlar diye 3 lira fiyat veriyorlar. İtiraz etmedik ve kabul ettik. Yetkili geldi ve '17 ile 22 Aralık arasında her yer doluymuş' dedi. Sen ne numara çekersen çek ayaklı billboard olur Türkiye'yi dolaşırız." - Bolu