Denizli Merkezefendi Kaymakamlığı İnsan Hakları Kurulu, eşinden boşanan Yıldıray Sert'i başvurusu üzerine ilginç bir karar verdi. Kurul, mahkemenin çocuğunu ayda 2 kez görüşmesi yolundaki kararını, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesine (AİHS) aykırı buldu. Kurul ayrıca, kararın hukuka uygunluğu yönünden değerlendirilmesi için Denizli Cumhuriyet Başsavcılığı'na, ayrılan eşlerin çocuklarıyla görüşmelerini düzenleyen yasal zorlaştırıcı prosedürlerin yumuşatılması için iki bakanlığa gönderilmesine hükmetti.
HEMRİŞE EŞİNDEN BOŞANDI
Denizli'de yerel dergi sahibi 38 yaşındaki Yıldıray Sert, 12 yıllık hemşire eşi H.S. 'den 6 ay önce boşandı. İzmir Seferihisar Asliye Hukuk Mahkemesi ara kararında Yıldıray Sert'in evliliklerinden dünyaya gelen şu an 11 yaşında olan kızları M.B.S.'yi (11) her ayın ikinci ve dördüncü hafta sonları, dini bayramların ikinci günü, okulların ara tatillerinin ise birinci günü görmesine karar verdi. Boşandığı eşi H.S.'nin mahkeme kararına uymadığını ve çocuğunu kendisine gösterilmediğini iddia eden Sert, Merkezefendi Kaymakamlığı İlçe İnsan Hakları Kurulu'na başvurdu.
KIZINI GÖREMEYİNCE İNSAN HAKLARI KURULU'NA BAŞVURDU
Sert, yaptığı başvuruda, kızının velayetinin annesine verilmesinden sonra çocuğunun durumu, eğitimi ve gelişiminden haberdar olmadığını, iletişim kurmasının annesi tarafından engellendiğini, 2015 yılından beri kızını zorla ve sadece icra kanalıyla görebildiğini belirterek, bu durumun öncelikle kızı ve kendisi açısından, bir insan hakları ihlali olduğunu ileri sürdü. Sert, icra yoluyla kişisel ilişki kurmanın çocuğunun ruh sağlığını olumsuz etkilediğini, parası olmayan ebeveynlerin çocuğunu göremediğini, bunun kendisi için de psikolojik ve ekonomik şiddet olduğunu iddia etti, yaşadığı durumun insan hakları ihlali olup olmadığının rapora bağlanmasını talep etti.
KURULDAN İLGİNÇ KARAR
Kaymakam Şükrü Görücü başkanlığında 11 Mart'ta toplanan 14 kişilik Merkezefendi İlçe İnsan Hakları Kurulu, Sert'in başvurusuna ilginç bir karar verdi. Kurul, kararında yapılan uygulamanın psikolojik ve ekonomik şiddet kapsamında değerlendirilmesini, velayeti elinde bulunduranın karşı taraftan intikam almak amacıyla çocukları kullanmasının, çocuk istismarı olduğunu, AİHS'nin 8. ve 14. maddelerinin ihlalinden doğan insan hakları ihlali olduğuna hükmetti. Kurul ayrıca, icrayla çocuğun teslim alınması için yapılan harcamaların icraya neden olan kişinin ödemesine karar verirken, icra yoluyla çocuk teslimin adliyelerde oluşturulacak çocuk teslim merkezlerinde yapılmasına ve bu merkezlerde pedagog, psikolog, sosyal hizmet uzmanları eşliğinde çocuk teslimin yapılmasına, tarafların bu işlem için harç ve memur yolluğundan muaf tutulmasına karar verirken, 6284 sayılı Ailenin Korunması ve Kadına Şiddetin Önlenmesine İlişkin Kanunun yönetmeliğini hazırlayacak olan Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı'na yazılarak, icra ile çocuk tesliminin yönetmelikte ekonomik ve psikolojik şiddet kapsamına alınması önerisinde bulundu.
KARAR BAKANLIKLARA GÖNDERİLECEK
Merkezefendi İnsan Hakları Kurulu, alınan kararın yapılan uygulamaların kanunlara ve hukuka uygunluğu yönünden değerlendirilmesi için Denizli Cumhuriyet Başsavcılığı'na gönderilmesini isterken, mevcut yasal düzenlemelerin zorlaştırıcı prosedürlerin ortadan kaldırılarak daha pratik ve maliyetsiz hale getirilmesi önerisi için Başbakanlık İnsan Hakları Başkanlığı'na, Adalet Bakanlığı ile Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı'na gönderilmesine karar verdi.
BOŞANMA DAVASI YARGITAY'DA
Kurula başvuran Yıldıray Sert, eşinden yerel mahkemenin kararıyla 6 ay önce boşandığını, karara itiraz ettiğini, davanın Yargıtay'da olduğunu belirterek, "Mahkeme tedbiren kızımın annesinde kalmasına karar verdi. Benim ayda dört gün görme hakkım var. Ben, bunun bir insan hakkı ihlali olduğunu düşünerek İnsan Hakları Kurulu'na başvurdum. Kurul başvurumu haklı buldu. Yaşadığım en büyük sıkıntılardan birisi de kızımı icra yoluyla görme olayı. Her icrada 650 lira masraf yapıyorum. İnşallah yetkili kişiler de bu kararı uygular, tüm babaların ve çocuklarımızın sorunları bitmiş olur. Bir baba olarak çocuğum ayda 4 gün görmek istemiyorum. Annesinin yanında 26 gün kalıp, babasının yanında 4 gün kalması eşitlik değildir. Ben de çocuğumu çok seviyorum. Yarımda daha sık kalmasını istiyorum. Buna bir çözüm bulunmasını istiyorum" dedi.
ANNE-BABALAR ANLAYIŞLI OLMALIDIR
Denizli Baro Başkanı Müjdat İlhan ise Merkezefendi Kaymakamlığı İnsan Hakları Kurulu'nun değerlendirmesinin tavsiye niteliğinde olduğunu söyledi. İlhan, "Yasalarımızdan kaynaklı olarak icra yoluyla çocuğu görmek için ödenen bir masraf var. Ayrıca, bu durumda çocuğun yaşadığı psikolojik, travmatik kayıplar var. Bunların engellenmesi adına çeşitli yasal düzenlemeler yapılmalıdır. Şahsi münasebetlerin icra kanalıyla uygulanması esnasında talepte bulunan kişinin uğradığı hak kayıplarını ortadan kaldırılması için yasal düzenleme yapılmalıdır. İcra yoluyla çocuğu görmek isteyen anne ya da babanın masraf yapmaması gerekiyor. Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı ile Adalet Bakanlığı bu konuda yasal düzenleme yapmalıdır. Anne ve babalar, çocuğun sosyal ve psikolojik olarak iyi yetişmesi için anlayışlı davranmalıdır. Taraflar, kendi yaşadıkları sorunları çocuklara yansıtmamalıdır. İcra kanalıyla çocuk teslimi yapmak herkes için büyük sorun oluyor. Aileler arasındaki olumsuzluklar doğrudan çocuklara yansımamalıdır. Çocuğu görmeyen giden anne ya da babanın yanında çocuğun normal zamanda temas etmediği polis, sosyal hizmet uzmanı görmesi, bu kişilerin varlığı çocuğun psikolojinde olumsuz etkiler yaratıyor" diye konuştu.
Son Dakika › Güncel › Denizli İnsan Hakları Kurulundan Boşanmış Babaları Umutlandıran Karar - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?