DHA YURT BÜLTENİ - 12

Yunanistan'a kaçmak isteyen 5 FETÖ şüphelisi ile 5 organizatör tutuklandı

Edirne'de Yunanistan'a kaçış hazırlığındayken yakalanan FETÖ/PDY şüphelisi 5 kişi ile bunların kaçışlarını organize eden 2'si Afganistan uyruklu 5 kişi tutuklandı. Edirne İl Emniyet Müdürlüğü Göçmen Kaçakçılığı ve İnsan Ticaretiyle Mücadele Şubesi Müdürlüğü ekipleri, İstanbul'dan gelen şüpheli iki aracı Havsa ilçesi otoyol gişelerinde durdurdu. Polis, araçlarda bulunan toplam 10 kişiyi gözaltına aldı. Yapılan araştırmada, G.B., A.D., N.C., M.Ş ve R.S.'nin FETÖ/PDY şüphelisi oldukları ve Yunanistan'a kaçış hazırlığı yaptıkları, diğer şüpheliler, M.E., M.S., Y.G. ile Afganistan uyruklu A.S. ve B.A.'nın da şüphelilerinin kaçışına organizatörlük yaptığı tespit edildi.Emniyette sorguları tamamlanan 10 şüpheli, Sultanı 1'inci Murat Devlet Hastanesi'nde sağlık kontrolünden geçirildikten sonra adliyeye sevk edildi. Mahkemeye çıkarılan şüphelilerin tümü, tutuklanarak cezaevine gönderildi.

Görüntü Dökümü--------------Şüphelilerin hastaneye getirilmesi-Şüphelerden detaylar-Şüpheliler hastanede-Şüphelilerin çıkarılması-Detaylan

Haber-Kamera: Ali Can ZERAY/EDİRNE,

===================================

Anne ve babasına kızıp, dövüp sokağa attıklarını söylemiş (2) - Yeniden Isparta'nın Yalvaç ilçesinde, anne babasının kendisini dövüp, sokağa attığını öne süren Polat Ç.'nin (12), ahırda çalıştırılmasına kızdığı için yalan söylediği ortaya çıktı. Jandarma tarafından gözaltına alınan anne-baba serbest bırakılırken, küçük çocuğun kolundaki kırığın ise inek tepmesi nedeniyle meydana geldiği öğrenildi.Yalvaç'a bağlı Hüyüklü beldesinde dün akşam yaşanan olayda, Polat Ç., teyzesinin yanına gidip, jandarmayı aradı. Anne-babasının kendisini dövdüğünü ardından da sokağa attığını iddia etti. Hastaneye götürülen çocuğun sol kolunda kırık olduğu belirlendi. Jandarma anne-babayı gözaltına alıp, karakola götürdü.UZMANLAR AİLEYLE GÖRÜŞTÜPolat Ç., daha sonra ise jandarmaya, evlerinin ahırında bulunan ineğin koluna teptiğini bu nedenle kırık oluştuğunu söyledi. Çocuk, anne-babasına kendisini ahırda çalıştırdıkları için kızdığını bu nedenle de yalan söylediğini ifade etti.  Aile ve Sosyal Politikalar İl Müdürlüğü'ne bağlı Yalvaç Sosyal Hizmetler İlçe Müdürlüğü uzmanları, çocuk ve anne-babayla ayrı ayrı görüştü. Polat Ç. aynı yönde anlatımlarda bulununca, anne-baba savcılık talimatıyla serbest bırakıldı.'BENİM ÇOCUK DÖVECEK HALİM Mİ VAR'Tepkiler nedeniyle çocuklarını da alıp başka bir beldedeki yakınlarının yanına giden baba Mutlu Ç., DHA muhabirine, "Üç ay önce kırılan sol bacağımdan ameliyat oldum. Halen çalışamaz durumdayım. Ortaokul öğrencisi oğlumda karaciğer yetmezliği var. Bu nedenle 95 kiloya kadar ulaştı. Doktorlar, sürekli hareket etmesi gerektiğini söyledi. Ben de evdeki günlük işlerde çalıştırıyorum. Ben çocuklarım dünyaya geldiğinde dünyanın en mutlu insanıydım. Kim evladına kötü muamele eder? Bacağımdan dolayı çalışamıyorum, en büyük çocuğum olan Polat'a annesine yardım etmesi konusunda ısrar ediyorum. Hem ev işlerine yardımcı oluyor hem de sağlığı için hareket etmiş oluyor. Benim çocuk dövecek halim mi var? Asla bir dövme olayı yok" dedi.'BİR SÜRÜ HAKARETE UĞRADIM'Yaz döneminde baldızıyla aralarında husumet başladığını da aktaran Mutlu Ç., "O günden bu yana kafayı bize taktı. Çocuğun aklına girdi; 'Seni alırlar sosyal hizmetlerde güzelce yetiştirir, okutur sonra memurluğa atanırsın' diyormuş. Çocuğu brandanın altına saklamış, jandarma geldiğinde çıkarmış. Hastaneye gittiklerinde pansuman yapan sağlık görevlisi fotoğrafını çekip, sosyal medyada yayınlamış. Bir sürü hakarete uğradım. Pazartesi günü bu konuyla ilgili hukuki hakkımı arayacağım. Ben çocuğumu dövmedim de kovmadım da" diye konuştu.'İNTİKAM İÇİN YAPTIM'Okul öncesi ve sonrasında, annesine yardım için 30 büyükbaş hayvanın bulunduğu ahıra girdiğini anlatan Polat Ç. de şöyle konuştu: "İnek beni tepti. Babam, annem beni ahırda çalıştırdıkları için kızıyordum. Babamla annemden intikam almak için teyzemin yanına gidip, jandarmayı aradım. Beni ahırda çalıştırmayacaklarına söz versinler şikayetimi geri çekeceğim."

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ--------------Yalvaç Devlet Hastanesi dış plan görüntüRÖP 1: Mutlu Ç. (baba)RÖP 2: Polat Ç. (çocuk)Aileden görüntü

HABER- KAMERA: Nurettin ARKAN/YALVAÇ (Isparta),

==================================

Müge Dağıstanlı'nın babası yaşamını yitirdi

Posta Gazetesi Magazin Müdürü Müge Dağıstanlı'nın babası Güngör Abdullah Dağıstanlı (79), Antalya'da evinde düşmesi sonucu yaşamını yitirdi. Muratpaşa ilçesi Fener Mahallesi Astur Manolya Sitesi'nde yalnız yaşayan Güngör Abdullah Dağıstanlı'yı göremeyen komşuları, saat 13.30 sıralarında evine gitti. Zili çalan komşuları, kapıyı açan olmayınca giriş kattaki eve pencereden girdi. İçerden aldıkları anahtarla kapıyı açan komşuları, Güngör Abdullah Dağıstanlı'yı banyoda yerde hareketsiz buldu. İhbar üzerine adrese polis ve sağlık ekipleri sevk edildi. Sağlık ekiplerinin yaptığı kontrolde Dağıstanlı'nın yaşamını yitirdiği belirlendi. Yapılan incelemenin ardından Dağıstanlı'nın cansız bedeni, otopsi yapılmak üzere Antalya Adli Tıp Kurumu'na götürüldü. Dağıstanlı'nın banyonda ıslak zemin nedeniyle kayıp düştüğü, buna bağlı olarak da yaşamını yitirdiği belirtildi.

Görüntü Dökümü--------------Olay yerinden görüntü-Polisin inceleme yapması-Evi gelen komşulardan görüntü-Evden genel görüntü-Binadan genel görüntü-Polisin eve giren komşunun ifade alması-Dağıstanlı'dan opak görüntü

Haber- Kamera Bülent TATOĞULLARI/ANTALYA,

==================================

Devrim'in mühendislerinden Vardar'ın son ropörtajı: Neden stop ettiği belli değildir Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın dün tanıtımını yaptığı yerli otomobilin ardından Türkiye'nin ilk yerli otomobili Devrim'in mühendislerinden Kemalettin Vardar'ın 2016 yılında ölmeden 1 ay önce o dönemde yaşanılanları anlattığı röportajı yeniden gündeme geldi. Vardar, projenin detaylarını anlatırken, "Esas katkıda bulunması gerekenlerin hiçbiri bu projeye destek vermedi. Olmaması gereken herkes de burnunu soktu. Bu araba neden stop ettiği belli değildir. Çünkü incelenmemiştir. O arabanın motorunu yapan Rıfat Serdaroğlu'ydu, O sırada da kullanan kendisiydi. Araba stop edince bir şey diyemeyince 'benzin bitti' diyor. Başka bir şey söylemesi de mümkün değildi. Proje başarısız olunca 1 milyon 400 bin lirayı ziyan etmiş vatan hainleri oldukö demişti.Türkiye'nin ilk yerli otomobili 'Devrim'i üreten mühendisler arasında yer alan ve 2016 yılında hayatını kaybeden Kemalettin Vardar'ın ölmeden 20 gün önce Sanayi Odası'nın basın bürosuna verdiği röportaj, dün Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından tanıtımı yapılan yerli otomobilin ardından yeniden gündeme geldi. Röportajda, ilk yerli otomobil Devrim'e destek vermesi gereken kesimin karşı çıktığını aktaran Vardar şunları kaydetmişti:  "Otomobilinin 1959'un sonlarından başlayarak Türkiye'de otomobil imalatıyla ilgili birtakım şeyler yapılmaya başlandı. Çeşitli organizasyonlar otomobil imalatı konusuna öyle veya böyle katkıda bulunmaya çalıştılar. Esas katkıda bulunması gerekenlerin hiçbiri bu projeye destek vermedi. Olmaması gereken herkes de burnunu soktu. Makine Mühendisleri Odası olması gerekiyordu. Ama Makine Mühendisleri Odası tam tersi karşı görüş alarak, bu projeye karşı durdu. Yani Türkiye'de otomotiv üretimine karşı durdu. Bununla ilgili zabıtlar incelendiğinde o kesim otomobil üretimine karşıydı. Destek olmadı hatta bir miktar da köstek oldu. Başka kuruluşlar bu projeye müdahil olmaya çalıştılar. Onlar da maalesef işi iyileştirip destekleyecekleri yerde onlar da karşı çıktılar. En çok karşı çıkması beklenen ithalatçı kesim en son ana kadar ağzını bile açmadı. Bütün çalışmasını da perde arkasından el altından yaptı. Esas belimizi büken bütün şeyleri de onlar beslediler ve hazırladılar. Ortaya çıkıp muhalefetlerini doğrudan ifade etmediler.ö'1 MİLYON 400 BİN LİRAYI ZİYAN ETMİŞ VATAN HAİNLERİ OLDUK'Bir anda hayallerin yoktan var edilerek gerçeğe dönüştüğünü söyleyen Kemalettin Vardar, "Ben hayatımda araba kullanmamış, araba motoru yapmamış, sökmemiş bir adamım. Araba motoru yapmak için görevlendirilmiş bir haldeyim ve ortada araba yok. Şaka gibi geliyor insana ama şaka değil. Alçıdan modeller yapıldı, birebir modelden beton kalıplar yapıldı. Bunların hepsi yoktan var edilen ve hayal edilen şeyler. Genç insanların böyle bir üretime girmesi cesaret etmesi onu tamamlaması ve bitirmesi aslında bir mucizedir. Ama rezil olduk. Gün sonunda 1 milyon 400 bin lirayı ziyan etmiş vatan hainleri olduk. O günlerde çektiklerimizi görseydiniz, vardığımız sonucu görseydiniz. O zaman bizi daha iyi anlardınız. Biz Devrim arabasıyla tecrübe yapmak için çıktığımızda kaputa sarılıp ağlayan insanlar vardı. Hiçbir şeyimiz yoktu hepsini elle yaptık. Sonunda karşılığında bir teşekkür edilmesi gerekirdi değil mi? Ama hayır, vatan haini olduk biz. Hala da öyleyizö dedi.'BENZİN BİTTİ HİKAYESİ TAM BİR YÜREK ACISI'Devrim arabasının tamamlanıp, dönemin Cumhurbaşkanı Cemal Gürsel'in test sürüşü esnasında, otomobilin bir anda durmasını anlatan Kemalettin Vardar, şöyle konuştu: "Benzin hikayesi tam bir yürek acısıdır. Cemal Gürsel geldi arabaya bindi bir süre gittikten sonra araba orada stop etti. Bu iş tam anlamıyla bir fiyasko haline getirildi. Ama çok şükür ne kadar basın varsa hepsi de bu suçlamayı bir marifetmiş gibi herkesin karşısında ifade etmekten hiç korkmadılar. Devrim'den bahsedildiği zaman bana söylenen şey, 'hani şu sizin benzin koymayı unuttuğunuz araba değil mi?' demiyorlar mı benim cinlerim tepeme çıkıyor. Bu araba neden stop ettiği belli değildir. Çünkü incelenmemiştir. Stop eden arabada kullandığımız motor, benzin tıkanıklığı yapan yani boğulan bir motordu. O arabanın motorunu yapan Rıfat Serdaroğlu'ydu, O sırada da kullanan kendisiydi. Araba stop edince bir şey diyemeyince 'benzin bitti' diyor. Başka bir şey söylemesi de mümkün değildi. Normalde araştırmamız lazımdı bu araba neden böyle oldu diye. Ama böyle olmadı kimse arabanın yanına gitmedi. Allah kahretsin bu arabayı deyip gittiler. Elimizdeki ödeneği de iptal ettiler. Kimse o arabanın stop etme nedenini aramadı, araştırmadı. Bu hadise araştırılmadığı için kenarda hazır bekleyen güçler var o zaman el ovuşturdular.ö'DEVRİM'DEN SONRA 400 TANE DİZEL ELEKTRİKLİ LOKOMOTİF İMAL ETTİK'Vardar, Devrim otomobili projesinin başarısız olmasının ardından, ekibin yılmadan çalışmaları devam ettirdiğini ve lokomotif ürettiğini anlattığı röportajını şöyle bitiriyor:  "Biz o projenin ardından dizel elektrikli lokomotif imal ettik. Maliyetinin yüzde 76'sı yerli olmak kaydıyla 400 tane dizel elektrikli lokomotif ürettik. Gençlere şunu söylemek istiyorum. Okullarda çok büyük bir eksikliğimiz var. Yabancılardan gelen her türlü belgeyi, bilgiyi, ürünü hayranlıkla peşin yargıyla kabulleniyoruz. Bu korkutma teziyle yetiştirilen bir nesil olduk biz. Olmaz denilen şeyi yaptık. Olabilir diye saldırdık lokomotif yaptık.ö

Görüntü Dökümü-------------Devrim'in mühendislerinden Kemalettin Vardar'ın röportajı

HABER: KONYA,

==========================================

Kartalkaya'da yılbaşı rezervasyonları yüzde 95'i buldu

Bolu'nun kayak merkezi Kartalkaya'da yılbaşı rezervasyonları yüzde 95'i buldu. Otel yöneticileri yılbaşı gecesi doluluk oranının yüzde 100 olmasını bekliyor. Köroğlu Dağları zirvesindeki 2 bin 200 rakımlı Kartalkaya kayak merkezindeki otellerde yılbaşına sayılı günler kala rezervasyonlar yüzde 95'i buldu. Müşterilere yılbaşını da kapsayan paketlerin sunulduğu otellerdeki doluluk oranının, yılbaşı gecesi 100 olması bekleniyor. Kartalkaya'da yılbaşını geçirecek tatilciler için otellerde özel programlar hazırlandı. Otellerin restoranlarında müzik eşliğinde geç saatlere kadar eğlenecek olan tatilciler, yeni yıla kar üzerinde yakılacak ateşin etrafında dans ederek, girecek.Kartalkaya'da bulunan iki otelin genel müdürü olan Yusuf Avcı, yeni yılda tatilcilere farklı sürprizlerle karşılayacaklarını belirterek, "Yeni yıla bu sene çok daha farklı gireceğiz. Hem hafta sonu tatiliyle hem de pazartesiden sonra yılbaşı tatilini birleştirip daha uzun bir tatil olacak şekilde ikili paket yaptık. Bugün birinci paket, ayın 30'unda ikinci paket olarak girişleri yapıyoruz. Kar yaklaşık 1,5 metre var. Bütün pistlerimiz açık. Aydınlatma sistemi olduğu için gece kayağı da yapmayı planlıyoruz. Aynı zamanda kar partileri yapmayı planlıyoruz. Doluluk oranımız yüzde 95 şuanda. Yeni yılda farklı sürprizler, farklı eğlenceler hazırladık." diye konuştu.Kayak merkezine yılbaşı tatilini hafta sonu tatiliyle birleştirenler de akın etti. Kış tatili sevenler kayak yapmanın keyfini yaşadı. Kartalkaya'da kayak okulunun sahibi Tuğhan Kırbaç, "Şu anda Dorukkaya bölgesinde bütün pistler açık. Çok iyi seviyede kar varö dedi.

Görüntü Dökümü--------------Kayak yapanlar-Snowboard akademisi sahibi Tuğhan Kırbaç ile röportaj-Dorukkaya ve Kaya Palazzio otellerinin müdürü Yusuf Avcı ile röp.-Detaylar

Haber-Kamera: Murat KÜÇÜK/ BOLU,

==========================

Yoğun kar yağışı nedeniyle kayıp çiftçiyi arama çalışmaları durduruldu

Mersin'in Erdemli ilçesi Musabozulduğu Yaylası'nda 5 gün önce kaybolan Ali Kaçar'ı (63) arama çalışmalarına bölgedeki yoğun kar yağışı nedeniyle ara verildi.Mersin- Karaman il sınırındaki 2 bin 200 rakımlı Musabozulduğu Yaylası'nda 23 Aralık günü Ali Kaçar ve beraberindeki 3 kişi, yoğun kar yağışı sırasında yollarını kaybedince kayboldu. İhbar üzerine çalışma başlatan jandarma, AFAD ve Mersin Büyükşehir Belediyesi ekipleri, 3 kişiyi buldu, ancak Ali Kaçar'a ulaşılamadı. Ali Kaçar'ı arama çalışmalarına, bölgedeki yoğun kar yağışı nedeniyle ara verildi. Arama çalışmalarına hava koşullarının uygun olması halinde tekrar başlanacağı bildirildi.

Mehmet DOĞANER/ERDEMLİ (Mersin), -

==================

Düzce'de kediler yarıştı

Düzce'de, bir alışveriş merkezinde düzenlenen 'Kediler Buluşuyor' etkinliğinde kediler en uykucu, en oyuncu ve en meraklı gibi karakteristik özelliklerine göre yarıştı.Düzce'de bir alışveriş merkezi ile Düzce Hayvanları Koruma Derneği işbirliğinde 'Kediler buluşuyor' etkinliği düzenlendi. Alışveriş merkezinde düzenlenen etkinlikte kediler herkesin ilgi odağı oldu. 14 kedi düzenlenen yarışmada en süslü, oyuncu, uykucu, enerjik, meraklı, tüylü, titiz, konuşkan, asabi ve uyumlu kedi gibi karakterlerini belirten dallarda yarıştı. Tüm kediler farklı karakterlerine göre birinci seçilirken, mama hediye edildi. Yarışmada görme engelli sokak kedisi ile sinir sistemini etkileyen gençlik hastalığına yakalanan ve yürümekte zorlanan kedi yarışmanın ilgi odağı oldu.Fırfır isimli görme engelli kediyi çöpte bularak sahiplenen Selen Piroğlu, "3 yıldır birlikteyiz. Biz gece vakti çöpte bulduk. Çöpün kenarına koymuşlar. Gözleri enfeksiyonluydu. İlk başta tedavisini yapmaya çalıştılar ama gözleri kurtulamadı. Kurtulamayınca ameliyatla alınmak zorunda kaldı. Biz bu süreçte çok düşündük. Uyutun diyenler oldu. Ama biz buna karşı çıktık. Biz çoğu şeyi göze alarak sahiplendik. Mamasını biz vereceğiz, kumuna biz götüreceğiz diye aldık. Ama hiçbir problemi olmadı. Kimse görmediğine inanmıyor. Kumuna kendisi gidiyor. Mamasını kendisini buluyor. Evde çok hareketli, kapıları bile açabiliyor. Hayvan satın alınmasına çok karşıyım. Bu tip olaya ortak olunmasına çok karşıyım. Hayvanları ürettikleri ve sattıkları yerler çok kötü, sahiplenmek daha iyi. Aslında engelli kedilerin diğer kedilerden hiçbir farkı yok. İnsanlar engelli kedi sahiplenirken akıllarında soru işareti olmamalı. Daha ilgili, daha ilgiye muhtaç. Sürekli tepemizde ve sevgi istiyor.ö dedi.Naime isimli engelli kediyi sahiplenen Aslı Yiğit, "Ben veteriner teknikeriyim. Bir klinikte çalışıyorum. Naime küçükken para karşılığında cins kedi diye alınıp sonra gençlik hastalığı diye bir hastalık nedeniyle terk edilmiş. Geldiğinde ağzı ve burun kısmı yara içindeydi. Tek başına yaşamını idame ettirmezken hastalıktan kurtuldu. Gençlik hastalığı gerçekten çok zor bir hastalık. Ama hastalık sinir sistemine yerleştiği için şu an zor yürüyor. Mesela tuvaletini yapıyor ama kapatamıyor. Her şeyi ile ilgilenmek zorundayız.ö diye konuştu.Düzce Hayvanseverler Derneği Başkanı Dursun Altuntaş ise, "Kedilerin güzellikten öte karakteristik özelliklerine göre bir yarışma düzenledik. Bizde hayvanseverler derneği olarak kendilerine destek olduk. Özellikle engelli kediler bizi çok etkiledi. En özel ve en güçlü kedi kategorisinde ödüllendireceğiz. Slogan olarak söylediğimiz bir söz var. Satın alma sahiplen. Ne yazık ki insanlarımız bir hevesle alıyorlar. Çok sevimli görüp alıyorlar. Sonra bu cins kediler sokakta da yaşayamayan kediler oluyor.ö dedi.

Görüntü Dökümü-------------Kedilerden görüntüEngelli kedilerin görüntüsüKedi sahiplerinin görüntüsüSırasıyla röportajlar ve detaylar

HABER-KAMERA: Tezcan SOLMAZ/DÜZCE,

======================